Piyango kime çıkacak?

İstanbul mu?
Ankara mı?
Bursa mı, yoksa Erzurum mu?
Gaziantep ya da Kilis mi?
Belki de Şanlıurfa?
Yoksa Kahramanmaraş mı?
Şanslı (!) ilimiz hangisi?
Oradan Avrupa Birliği'ni daha iyi mi sıkıştırabilelim diye Edirne ve Kırklareli de mi olabilir?
Yok artık?
Yılbaşı piyangosundan bahsetmiyorum elbette.
Halep'ten çıkarılan ve Fırat Kalkanı harekâtına eklemlenecek olan binlerce muhalif, Türkiye'ye geldiğinde hangi ilimize yerleştirileceğini soruyorum?
Bu da nereden çıktı diye mi soruyorsunuz?
Şuradan çıktı;
Halep'i ele geçiren Suriye ordusunun, El Bab ya da İdlip gibi kentlere yöneleceğinin işaretleri geliyor.
Yakında buralardaki Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensubu muhalifler karşılarında ülkenin tüm stratejik noktalarını ele geçirmiş olan Suriye ordusunu bulacaklar.
O zaman ne olacak?
ÖSO unsurlarını kaderlerine mi terk edilecek?
Bu pek mümkün değil.
Peki, ne yapılacak o zaman?
Bugün Halep'te Rusya'yla masaya oturup, muhaliflerin ve sivillerin Suriye'nin İdlip gibi kentlerine tahliye edilmesinde anlaşan Türkiye, yine araya girerse bu muhalifler bizim başımıza kalabilir.
Türk ordusuna yavaş yavaş Türkiye'ye dönüş yolunun gözüktüğü bir konjonktürde bu silahlı gruplar Türkiye'ye sokulmak isteniyor olabilir.
İşte yukarıda bu muhalifleri misafir edecek şanslı ilimiz neresi olacak diye soruyorum.
Türkiye, bu bağlamda Halep'teki gelişmeler ışığı altında artık Suriye'den elini, eteğini çekmeli.
Suriye'nin iç işleri Suriye'ye bırakılmalı.
Yoksa üstümüze kalacak birkaç bin muhalif, 3 milyon Suriyelinin oluşturduğu sorunlardan çok daha büyüğünü başımıza sarabilir.