* Türkiye'ye cihan devleti olmak yetmez. Sadece milletimizin değil bütün insanlığın can-mal-namus-din ve vicdan emniyetinin teminat altında olması için Türkiye'nin bir kainat devleti olması lazımdır.

* Milli ekonomi modeli küresel sömürü ağının hakim olduğu günümüz dünyasında yegane kalkınma modeli olduğu gibi, küresel güçlere karşı verilen ekonomik mücadelenin de adıdır.

* Milli ekonomik mantıkta devletin çok güçlü olması lazımdır. Devlet babadır. Tarihimizde biz devlete hep babalık vasfını vermişizdir. Ne zaman ki babalık vasfını verdiğimiz o devleti, liberal anlayışla, Batılıların borç, dış yardım tuzağına düşürdük, bir baktık ki o baba küçüldü, küçüldü koskoca imparatorluk bir anda ortadan kayboldu.

* 1923-1938 yılları arasınta "Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur" diyerek öyle bir Türkiye vücuda geldi ki tarifi mümkün değildir. İnsan bu kadar kendine güvenirse elbette ki o neticeyi alır. Bugün kendinden kaçan insanın yapacağı şey kendine dönüp de kendine itimat etmesidir. Ey Türk Gençliği'ni bol bol okumasıdır.

* Adam Smith'e, Keynes'e, sol ekonomik sisteme hodri meydan diyorum. Atatürk'ün 1923 ila 1938 yılları arasında ortaya koyduğu milli modele evet diyoruz.

* Vatan, bayrak, sancak, asker, milli ve manevi değerler her türlü tartışmanın üzerinde tutulmalıdır.

* Bu milletin bir tek dayanağı ve de savunmasının teminatı vardır o da ordusudur. Ordumuzun da bir tek dayanağı, kaynağı ve derinliği vardır ki o da milletin kendisidir.

* Ben, Türk Milletiyim. Türk Devletiyim, Türk Askeriim, Türk polisiyim, Türk çiftçisiyim, Türk çöpçüsüyüm. Ben bu milletin kendisiyim. O'nu her zaman korumaya ve kollamaya mecbur ve de memurum.

* Bugün dünyada zulüm, haksızlık, yalan, kan davası, rüşvet varsa bu milletin silahlı kuvvetlerinin tasarrufu kendi hudutlarından çıkamadığı için vardır. Bizim Japon sınırlarından Viyana kapılarına kadar at koşturduğumuz dönemlerde dünyada adalet, fazilet, iffet, merhamet, şefkat kısaca insanlık hakimdi. Onun için bizim ordumuzun dünyanın en büyük, en güçlü ordusu olmak durumundadır.

* Bir ülke ancak kendi insanının emeği, çalışması ve zekasını devreye koymak suretiyle uygulanacak bir milli kalkınma modelini hayata geçirerek gelişmiş ülkeler kervanına katılabilir.

* Yabancı ülkelerin plan ve programı ile bu toprakları yönetmeye, işlemeye kalkmak marabacılığı, yarıcılığı kabul etmek, başkasının tahakkümüne girmek demektir.

* IMF, emperyalist bir mantıkla vazifesini yapmakta, ekonomik sahada kendine bağımlı bir Türkiye için çalışmaktadır... Siyasi iradeden beklenilen, bu mandacı zihniyetten bir an evvel kurtulup, tamamen milli projeleri hayata geçirmeleridir.

* Siyasetçi fundamentalist değil dindar, şövenist değil milliyetçi, mandacı değil ulusalcı olmalıdır.

* Biz, Türkiye'nin bütün meselelerini biliyoruz. ve bu meseleleri hallederiz. Bundan hiç kimsenin tereddüdü olmasın. Bunu söylerken ifrada gitmiyorum. Bunların en iyisi bizim milletimizin sadakası olamaz. Ben bu konuda iddialıyım. Hangisi gelirse gelsin, bu konuda konuşmaya, tartışmaya hazırım. Ben bu işi biliyorum. Çok da iyi biliyorum. Ben tutulmuş, kiralanmış adam değilim.

* Kafamıza akıl koyalım. Bu milletin ilminin, irfanın zekatı, sadakası batı dünyasını elli defa satın alır.

Adem BİRİNCİ