İran'daki deprem felaketinin ardından ABD'nin bu ülkeye yoğun biçimde insani yardım göndermesi, Washington-Tahran ilişkilerinde yumuşama olup olmayacağı sorusunu gündeme getirdiIlımlı ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, Tahran ile diyalog kurulmasından yana olduğunu açıklarken, Washington yönetimindeki şahinler, İran'a karşı sertlik politikasında ısrar ediyor. İran'da son ay içinde iki önemli gelişme oldu. Birincisi Tahran, Avrupa'nın baskısıyla nükleer enerji tesisini denetime açmayı kabul etti. İkincisi, onbinlerce kişinin ölümüne yol açan son deprem felaketinin ardından Tahran yönetimi, ABD de dahil olmak üzere İsrail dışındaki ülkelerin yardım göndermesini kabul etti. Böylece, Tahran'ın "büyük şeytan" olarak nitelendirdiği ABD, Başkan Bush'un "şer ekseni üyesi" şeklinde değerlendirdiği İran'a büyük miktarda yardım malzemesi ve uzman yolladı. Sonuçta 20 yılı aşkın bir süredir ilk defa, yardım taşıyan Amerikan savaş uçakları İran'a iniş yaptı. Bütün bu gelişmeler, Washington'da "acaba ABD-İran ilişkilerinde bir yumuşama olabilir mi?" sorusunu gündeme getirdi. Ilımlı Dışişleri Bakanı Colin Powell, the Washington Post gazetesinde yayınlanan demecinde, İran ile yeniden diyalog kurulmasından yana olduğunu söyledi. Powell, İran'dan son haftalarda gelen işaretleri de "cesaretlendirici" olarak nitelendirdi. Ancak, başını Pentagon'daki sivil yöneticilerin çektiği Amerikan yönetimindeki Şahinler, İran'ı, nükleer programından dolayı büyük tehdit olarak görmeye devam ediyor ve sertlik yanlıları, İran ile yumuşamaya kesin dille karşı çıkıyor.