RECEP BAHAR/İSTANBUL İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi'nin önceki akşamki aylık olağan toplantısında sanayinin sorunları masaya yatırıldı. 'Sanayimizin Rekabet Gücü Açısından Ticaret Hayatımız ile Ekonomimizdeki Son Gelişmeler' konu başlıklı oturuma Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı da katıldı. Toplantının sunuşunda konuşan İSO Meclis Başkanı Zeynep Bodur Okyay, reel sektörün dış borcunun 122 milyar doları aştığına işaret ederek, sanayicinin finansman ihtiyacı içinde olduğunu ifade etti. Türkiye'de her 100 kişiden 20.5'inin sanayide çalıştığına işaret eden  Bodur Okyay, şunları söyledi: "Ancak Mayıs ayından bu yana sanayi yatırımlarında yavaşlama var. Öte yandan bu sene üniversitelerin mühendislik kontenjanları yüzde 7, Fen-Edebiyat kontenjanları ise yüzde 30 azaldı. Tercihler serbest mesleklere ve kamunun talep ettiği alanlara yöneliyor. Bu coğrafyanın Almanya olma iddiamız var ama bu gidişatla bu mümkün değil." Temel sorunlar yerli yerindeİSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da sanayi üretiminde bir yavaşlama eğilimi olduğuna işaret ederek, "Ocak-Mayıs döneminde yüzde 4.7'lik bir artış yaşansa da Nisan ve Mayıs aylık değişimleri, ikinci çeyrekte sanayi üretimimizin hafifte olsa ivme kaybettiğine işaret ediyor. Özellikle sermaye malı üretimindeki yüzde 5.7'lik düşüş oldukça dikkat çekici. Öte yandan cari açığın daralma eğilimine rağmen halen yüksek seviyede olması, enflasyonun beklenen hızda geriletilememesi, işsizliğin yüzde 9-10 bandında takılıp kalması gibi göstergeler büyümenin 'kalite' sorununun ortadan kalkmadığını göstermektedir" şeklinde konuştu. Sanayiden kaçış varİSO Meclis Toplantısı'nda Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'nın konuşmasının ardından çeşitli sektörlerden sanayicilere söz verildi. İlk olarak söz alan İSO Meclis Üyesi M. Serol Acarhan, sanayiden başta gayrimenkul olmak üzere dışarıya çok para aktığına işaret ederek, Tüketiciyi Koruma Hakkındaki Kanun ile karşılıksız çeke hapis cezasının kaldırılmasını değerlendirdi. Acarhan, şunları söyledi: "Sanayiciyi kim koruyacak? Ben makine yağları alanında çalışıyorum. Müşteri, aldığı yağı kullandıktan sonra iade ediyor ve 'bu benim yasal hakkım' diyor. Kanunlar ahlaksızlar hesaba katılarak çıkarılıyor. Karşılıksız çek konusunda da cezalandırıldık: Şimdi dolandırıcılar piyasada kol geziyor. Sanayiciler olarak bizlerin korunmaya ihtiyacı var zira sayımız az kaldı."Taşeronluk üçkağıtçılık olduMetal Yapı ve Yapı Parçaları Sektörü adına söz alan İSO Meclis Katip Üyesi Serdar Urfalılar  ise inşaat yapı malzemecilerinin taşeronlara mal sattığına işaret ederek, "Taşeronlar her yeni inşaat projesinde yükümlülüklerinden kaçmak için yeni bir şirket kuruyor ve borçlarını ödemekten kaçıyor. Ana müteahhitler ise bir şey yapamayacaklarını söylüyor" dedi. Hazır Beton ve Mermer Sektörü adına konuşan İSO Meclis Üyesi Adem Genç ise "Piyasada  'ödememe' üzerine kurulmuş şirketler cirit atıyor. Çekte hapis cezasının kaldırılmasından bu yana çekler kağıt parçasına döndü. Kanunların boşluklarından yararlananlara yol vermemeliyiz. İflasın ertelenmesi hakkı da mal kaçırmaya dönüştü" şeklinde konuştu. Deniz Taşıtları Sektörü adına konuşan İSO Meclis Üyesi Celal Çiçek "Gördüğünüz gibi sanayicilerin morali bozuk. Bu bozukluk dünyadaki ekonomi durumundan da kaynaklanıyor" dedi. Karşılıksız çeke yaptırım gelmiyorGümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, İSO Meclis Toplantısı'nda sanayicilerin 'karşılıksız çeke yaptırım gelsin' talepleri karşısında, benzer şikâyetlerin Başbakan Erdoğan'a da iletildiğini ancak Çek Kanunu'nda bu yönde bir değişikliğin gündemde olmadığını kaydetti.  Sanayiden konuta kaçış yaşanıyorBaşbakan Yardımcısı Ali Babacan önceki gün yaptığı konuşmada Türkiye'de sanayi yatırımlarının düştüğüne işaret ederek, "Yüksek gelir ve getiri olduğu için gayrimenkule yoğun ilgi var" dedi. Türkiye'nin üretim ve ihracatının fason ağırlıklı olduğunu ifade eden Babacan, şunları söyledi: "Özel sektörün sabit sermaye yatırımı harcamaları iç açıcı değil. Bu gelecekteki büyüme rakamları açısından bizi kaygılandırıyor. Sektörler arasında dengesizlik var. Son dönemde özellikle gayrimenkul sektörüne yöneliş var. Hele hele dışarıdan sağlanan krediyle lüks alışveriş ve konut... Bu, Türkiye'yi çıkmaza sokabilir."