Saray Bosna Üniversitesi "İUS"un 1. başarılı yılı

Geçen yıl Saray Bosna (Sarajevo)da, Türk müteşebbislerinin bir üniversite kuruluşundan kısaca bahsetmiştim. O zamanlar bazı kimseler bu kuruluşu biraz kuşkuyla karşılamışlardı. Genellikle Balkanlar'da etnik çatışmalar çok sık olmaktadır. Oradaki din ve etnik ayırımların ve büyük güçlerin menfaat bölgeleri mevcuttur. Almanyaİngiltere-Fransa-İtalya ve Rusya'nın menfaat çatışmaları Balkanlar'da açıkça görülmektedir. Bunlar son zamanlarda ABD menfaatleri de eklenmiş durumdadır. Bunun yanında Osmanlı'nın varisi olarak bilinen Türkiye ise Balkanlar'daki duruma canlı olarak katılmak zorundadır. Çünkü, oralarda 500 küsür yıl kalan Osmanlı'nın izlerini süren 20.000 kadar tarihi eser kalmış ve onun yanında birçok devlet içinde Türk ve Müslüman azınlıkları yaşamaktadır. Bazı Devletlerde ise Müslümanların çoğunlukta olduğunu görmekteyiz. Bunlar Bosna Hersek ile Arnavutluk devletleridir. Makedonya'da ise şu anda bile Müslümanlar ve Hıristiyanlar neredeyse başabaş gelmektedir.

"İUS"un kuruluşu

İngilizce tedrisat yapan "İUS" -İnternational University Of Sarajevo- adını taşıyan üniversitemiz geçen yıl çalışmaya başladı ve halen hazırlık sınıfında yaklaşık olara 60-65 öğrenci mezun olmakta ve fakültelere girme hakkını kazanmaktadır. Üniversite kurmak ciddi bir iştir. İyi bir üniversitenin kurulması için ciddi çalışmaların ve organizasyonun yanısıra bilgili, tecrübeli, sermayesi geniş olan ve tüm bunların dışında tükenmez azimli ve sebatkar insanların uzun vadeli ve fedakarane çalışmaları olmalıdır. İnançlı insanların meydana getirebileceği bir iştir, bir çalışmadır. Kazancı değil, hizmeti ön plana koyanları yapacağı bir husustur. Hizmeti ve halka sevgiyi ön plana koyanların yapacağı bir iştir. Tüm bunların da ötesinde o bölgeye ve Türkiye'ye faydalı olmaya çalışanların yapacağı bir özelliktir! Çünkü Üniversite bir irfan kurumudur, uzak diyarlarda Türklere-Bosnalılara ve tüm dünyaya faydalı insanların yetiştirilmesine vesile olacak sıcak bir yuvadır!

Balkanlar'ın coğrafi özellikleri

Avrupa'nın güneydoğusunun en karışık bölgesini oluşturmaktadır. Balkanlar etnik yapıların en çarpıcı şekilde yerleştiği bir Avrupa bölgesidir. Balkanların yapısı zaten Dağlık- Ormanlık -Kayalık ve Ovalardan ibarettir. İsmine tam laik bir arazi yapısı mevcuttur. O yapıda olan bölgelerde yaşayan insanlar, genellikle birbirinden ve toplu yaşam, toplu kültür ve teknolojik gelişmelerden biraz uzak kalmaktadır. Böylece bu insanlar daha fazla aile bağlılıkları-soy bağlılıkları ve gelenek-göreneklerle ön plana çıkmaktadır...

Ayrıca Balkanlar'da, İnanç-Din-Etnik Yapı ve diğer özellikler bütünüyle ön plana çıkmaktadır. Yaşam tarzları ve hayata bakış açıları kendilerine özel karakterdedir. Balkanlar'da 450-500 yıllık bütünleşme, sadece Osmanlı zamanında olmuştur. Ama ondan sonra ayrılıklar ön plana çıkmıştır.

Zamanımızda da Balkanlar, genel kültürün ve genel toplu yaşamın dışında kalmaktadır. Kısacası kapalı toplum karakteri onlarda ön planda olmaktadır.

Balkanlar'daki bitmeyen, tükenmeyen sürtüşmeler, çarpışmalar ve saldırılar, biraz geçmişinden biraz da mozaik yapısından dolayı husule gelmektedir. Balkanların coğrafyasına baktığımızda, etnik yapı bakımından ne kadar karışık oldukları açıkça görülmektedir. Çünkü hiçbir Balkan devletinin iç yapısında homojenlik bulunmamaktadır.

Mesela Arnavutluk'tan başlayalım: Arnavutluk içinde yaşayan Arnavutların bir misli daha fazlası, ülkenin sınırları dışında, Kosova'da, Makedonya'da ve Yunanistan'da yaşamaktadır.

Sırplar ve Sırbistan - Karadağ Devleti'nde de benzeri durumlar mevcuttur. Sırbistan idaresi altında bulunan Kosova'da 1.500.000 civarında Müslüman Arnavut yaşamaktadır. Diğer taraftan sancak kesiminde de 400.000 kadar Boşnak Müslüman mevcuttur. Orada da devamlı olarak sorunlar oluşmaktadır.

Hatta son Kosova çatışmalarından sonra NATO müdahalesiyle ancak sorun çözülebildi. Şu anda da BM askerleri orada görevli olarak bulunmaktadır.