Hoppala! Saldırı münferit olmaktan çıktı. Asker istemeyenler kervanına şimdi de yanlış hatırlamıyorsam en son olarak ANAP'ta görülen Sn. Emin Şirin efendi de katılıverdiler.Sn. Emin Şirin'i nereden hatırladığımı bulmak için hafızamı olağanüstü zorladım. İsim bana hiç de yabancı değildi. Bu kişi herhangi bir yolsuzluğa mı karışmıştı? Hayır! Bir densizlik mi etmişti? Hayır! Vatan ve Millet adına bir büyük iş mi başarmıştı? Hayır! Yüzlerce menfi veya müspet soru sordum kendi kendime, cevap hep hayır oldu sayın Emin Şirin için hafıza-i beşerimde! Hatırladığım tek şey geçenlerde bir TV ekranında TBMM'deki mebusların şecereleri hakkında verilen malumata göre; Emin efendinin AKP'den Meclise seçildiği, daha sonra istifa ettiği yolunda aklımda kalan kırıntılardı. Demek ki şimdilerde okyanus ötesinden ve Brüksel'den AKP'ye iktidar alternatifi olarak toplum mühendislerince organize edilen hareket doğrultusunda Prens Mumcu'nun partisine ilhak olmuşlar. Beyefendi Şirin hazretlerinin askerimiz hakkındaki naçiz fikirlerini öğrendikten sonra 'yakışır' diyorum!Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür!Sonunda hafızamın derinliklerinden Emin Şirin efendiyi nereden hatırladığımı bulup çıkardım. Tabii ki hamamda değildim ve "buldum, buldum" diye bağırmadım elbette! Tabi sn. Emin Şirin TV'deki bir canlı yayın esnasında sevgili zevcelerini boşayan bir mebus olarak aklımda kamışlardı! Boş ol, boş ol, boş ol derlermiş eskiler ya işte tam da bunun gibi bir vakay-ı komik haldi! Çok güldüğümü hatırlıyorum. Boşadıkları sevgili eşleri mi? Hani hangi taşı kaldırsanız altından çıkan bir hanım efendi var. Duayen bir gazeteci... Ekümeniklik iddiasındaki Patrik Bartelomeos'un yılmaz savunucusu! Dinlerarası diyalog havarilerinin koruyucusu! AB kervanında başı çeken sevdalılardan. Gazete yöneticisi. Bir zamanlar Demirel'e olan yakınlığı ile bilinen çok nazlı bir hanımefendi! PKK'yı ABD'de yardım kuruluşu olarak yasallaştıran raportör Musevi asıllı Henry Barkley ile sıkı fıkı dost olan gazeteci hanım. Canım eski milletvekili. Merve Kavakçı olayının baş kahramanı Nazlı Ilıcak hanımefendi hazretlerinden başkası değildi!..Şimdi sayın Şirin de, sn. Tosun gibi Muhafız Alayı'nın TBBM kampusundan çekilmesini talep etmişlerdir. Talep etmekle kalmamışlar sn. Genelkurmay Başkanlığı'nın bildirisine de çok kızdıklarını beyanla kendilerine tepeden bakılamayacağını dile getirmişlerdir. Beyefendi Şirin hazretleri öyle çok kızmışlar, öyle çok kızmışlar ki olayı saygısızlık olarak dile getirmekten de kendilerini alamamışlardır.Peki hiçbir şirin yönüne tesadüf edemediğimiz, vatanım ve milletim adına hal ve hareketlerinden emin olamadığımız, hatta son sözleriyle bizleri kaygılar içinde bırakan sayın Mebusum siz acaba saygının en ufak bir zerresini hak ediyor musunuz acaba? Sn. Emin Şirin 9 Aralık 2005 günü akşam saatlerinde ajanslara düşen bu talihsiz demecinizi kalabalık bir mekandaki bir TV ekranında duyduğumda, orada hazır bulunan halkımızın hakkınızda söylediklerini duymanızı çok isterdim. Sözlerinin bırakın nefreti onun da çok ötesinde duygularla karşılandı. Sizin için söylenenleri bu sütunlara taşımayı inanın çok isterdim. Ama bunun için yeterince argo ve küfür gramerinden yoksun olduğumu beyan etmeliyim!Şirin olmayan sn. Emin Şirin; acaba o asker oradan çekilirse yerinde kimi görmek istersiniz? Cumhuriyetin Payitahtı Ankara'ya ve TBMM kampusuna Türk askeri çok yakışıyor. Türk olmakla iftihar eden bizler istiyoruz ki, o asker hep orada olsun! Cenab-ı Allah O askeri oldukları mekandan eksik etmesin. O askerin Atatürk'ün Başkenti Ankara dışına çıkarıldığını Rabbim göstermesin. Allah Türk Milletini ve onun kutsal ordusunu ilelebet daim ve kaim eylesin!Sen ve senin gibilere gelirse bu kabil düşünce ve sözlerinizle O kutsal Meclise hiç yakışmadığınızı belirtmek isterim! Bir şikayetim pardon bir serzenişim de sn. komutanlarımdan olacak ki; size bu kadar yüz niye verdiler bilmek hakkımızdır! Eğer demokrasi diyeceklerse, okyanus ötelerinden Amerikan Think-tank kuruluşlarınca hazırlanan ve NGO'larca ülkemizi yok etmek için kullanılan "PROJECT DEMOCRACY" planı uyarınca dile getirilen bu kabil sözlerin tahribatı milletimiz üstünde çok büyük olmaktadır. Şu anda en güvenilir kurum olan göz bebeğimiz Ordumuza karşı yapılan bu saldırılar planlı ve programlıdır.Son söz... Ey şirin oğlan gel bu yoldan vazgeç!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Bekaroğlu / diğer yazıları
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (48) / Yazı dizisi / 07.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (47) / Yazı dizisi / 06.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (46) / Yazı dizisi / 05.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (45) / Yazı dizisi / 04.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (44) / Yazı dizisi / 03.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (43) / Yazı dizisi / 02.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (42) / Yazı dizisi / 01.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (42) / Yazı dizisi / 28.02.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (41) / Yazı dizisi / 27.02.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (40) / Yazı dizisi / 26.02.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (47) / Yazı dizisi / 06.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (46) / Yazı dizisi / 05.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (45) / Yazı dizisi / 04.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (44) / Yazı dizisi / 03.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (43) / Yazı dizisi / 02.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (42) / Yazı dizisi / 01.03.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (42) / Yazı dizisi / 28.02.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (41) / Yazı dizisi / 27.02.2006
- Yahudi fanatizmi ve İsrail (40) / Yazı dizisi / 26.02.2006