'Müslüman olanlar haydi namaza!'

Bismillahirrahmanirrahim?Ya Rabbi! Bize Senin razı olmayacağın tek bir kelimeyi bile yazmayı nasip eyleme. Bu benim Yeni Mesaj Gazetemizdeki ilk yazım. Bana bu fırsatı veren Prof. Dr. Haydar Baş Hocamıza ve çok kıymetli ekibine sonsuz teşekkürlerim ile sözlerime başlamak istiyorum. Allah hepinizden razı ve memnun olsun.Sene 2014... Peygamber Efendimizden (s.a.a.) 1400 yıl sonra bile etrafımızda öyle güzel insanlardan öyle güzel kokular alıyoruz ki adeta bizi o dönemlere götürüyorlar. Allah bize bu hissiyatı yaşatanlardan razı olsun ve ayırmasın.Hepimiz elhamdülillah Müslümanız ve İslam dinimizin direği olan namazımızı Allah'ımızın emrettiği üzre dosdoğru kılmaya çalışıyoruz. Peki, etrafımızdaki insanları namaza nasıl davet ediyoruz? Onları bu davetle namaza teşvik mi ediyoruz yoksa uzaklaştırıyor muyuz?Geçen gün yaşadığım bir hadise beni öyle derinden etkiledi ve düşünmeye sevk etti ki, siz değerli okuyucularımız ile paylaşmak istedim.Vakit ikindi vakti? Ezan okunmuş? İçinde bulunduğum ortamda birbirinden kıymetli kardeşlerimiz Allah'ımızın rızasını nasıl kazanırız telaşı ile çalışmaktalar. Bu insanlar donanımlı Müslümanlar olması hasebi ile "namaza davet etmek de donanımlı bir nida ile olmalı" diye düşünmüş olsa gerek ağabeyimiz, her kapıyı tek tek dolaşarak şu ses ile seslendi kardeşlerimize: "Müslüman olanlar haydi namaza!"Tabii ki hepsi Müslümandılar. Tabii ki hepsi namazlarını kılıyordu. Bunu hem davet edilenler, hem de davet eden çok iyi biliyordu. Ama bu davet sıradan bir davet değildi. İnsanı iç âleminde derin düşüncelere götüren bir davetti. Bu davet, "Müslümansan gel namaz kılalım" demekti. Bu davet, "Müslümansan Müslüman gibi yaşa" demekti.Bu davet, "Namaz kılıyorsan Müslümansın" demekti.Bu davet, "Müslüman olanlar namaz kılar" demekti.Bu davet, "Beş vakit duyduğumuz ezanlar hayatın tek gerçeğine davet eder" demekti.Bu davet Allah'ın (c.c.) huzuruna davetti."Korkutmayın, müjdeleyin" hadis-i şerifini ne de güzel uygulayan bir davetti bu.Aklıma İmam Gazali'nin bir cevabı geldi. "Namaz kılmayan kâfir olur mu?" sorusuna, "Namaz kılmayan kâfir olmaz. Ama kâfirler de namaz kılmaz" cevabını veriyor. İşte bu cevapta da aynı koku yok mu?Demek ki Allah, her dönemde bizleri Peygamber Efendimizin (s.a.a.) ve ashab-ı kiramın kokusunu almaktan mahrum bırakmıyor. Yeter ki davete icabet edelim.Allah'a emanet olun...