Siber savaş nedir?
21. yüzyılın savaş alanı artık yalnızca tankların, uçakların veya askerlerin bulunduğu fiziksel alanlarla sınırlı değil. Devletler, şirketler ve hatta bireyler, siber uzayda da çatışıyor. Bu dijital savaş alanında bilgi, kod ve algoritmalar silah olarak kullanılıyor. Peki, bu yeni nesil çatışmanın adı olan siber savaş nedir ve neden bu kadar önemli hale geldi?
21.06.2025 18:19:00 / Güncelleme: 21.06.2025 18:22:28
Bayram ÇOŞGUN
Bayram ÇOŞGUN





Siber savaş, bir devletin başka bir devletin bilgi sistemlerine, altyapısına, kamu hizmetlerine ya da savunma birimlerine zarar vermek amacıyla dijital araçlarla gerçekleştirdiği saldırılardır. Bu saldırılar doğrudan ekonomik, politik veya askeri sonuçlar doğurabilir. Genellikle bu tür saldırılar devlet destekli hacker grupları aracılığıyla gerçekleştirilir ve faillerin kimliği çoğu zaman gizli kalır.
Neden Gündemde?
Son yıllarda yaşanan bazı önemli olaylar, siber savaşın ne denli yıkıcı olabileceğini gösterdi:
Rusya-Ukrayna Savaşı (2022–): Savaşın başlamasından önce ve sonra Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik siber saldırılar gerçekleştirdiği bildirildi. Elektrik kesintileri, kamu sistemlerinin çökmesi ve bilgi kirliliği yaratma gibi dijital müdahaleler yaşandı.
Stuxnet (2010): ABD ve İsrail tarafından İran'ın nükleer tesislerine yönelik geliştirildiği düşünülen Stuxnet adlı zararlı yazılım, siber silahların potansiyelini tüm dünyaya gösterdi. Bu yazılım fiziksel altyapıya zarar verebilen ilk dijital saldırı örneğiydi.
SolarWinds Saldırısı (2020): ABD'deki birçok federal kurum, Rusya bağlantılı bir grup tarafından hedef alındı. Bu saldırı, tedarik zinciri üzerinden yapılan siber savaşın ne kadar geniş çaplı olabileceğini gösterdi.
Siber Savaşın Unsurları
Devlet Destekli Hacker Grupları: Genellikle belirli devletlerin çıkarlarını korumak amacıyla çalışan, iyi finanse edilen ve teknik olarak yetkin ekipler.
Yapay Zeka ve Otomasyon: Saldırıların daha karmaşık ve otomatik hale gelmesini sağlıyor.
Dezenformasyon Kampanyaları: Sosyal medya platformları üzerinden toplumlar arasında güvensizlik yaratmak için kullanılıyor.
Altyapı Hedefleme: Enerji santralleri, ulaşım sistemleri, finansal ağlar gibi hayati öneme sahip altyapılar hedef alınıyor.
Siber savaş, klasik savaş hukukunun ötesine geçtiği için etik ve hukuki boşluklar yaratıyor. Bir saldırının kimin tarafından yapıldığını kanıtlamak zor olduğu için, hesap sorulabilirlik sınırlı kalıyor. Aynı zamanda yapay zekâ destekli saldırıların artması, insan kontrolünün dışında gelişebilecek yıkıcı senaryoları gündeme getiriyor.
Siber savaş, artık sadece bir teknoloji meselesi değil; ulusal güvenlik, ekonomi, siyaset ve toplum düzeniyle doğrudan ilişkili bir alan. Devletlerin savunma stratejilerinde dijital yeteneklere öncelik vermesi kaçınılmaz hale geldi. Bireyler için de dijital farkındalık ve siber hijyen her zamankinden daha önemli. Çünkü bu savaş, sadece cephelerde değil; evlerimizin içindeki cihazlarda da sürüyor.
Neden Gündemde?
Son yıllarda yaşanan bazı önemli olaylar, siber savaşın ne denli yıkıcı olabileceğini gösterdi:
Rusya-Ukrayna Savaşı (2022–): Savaşın başlamasından önce ve sonra Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik siber saldırılar gerçekleştirdiği bildirildi. Elektrik kesintileri, kamu sistemlerinin çökmesi ve bilgi kirliliği yaratma gibi dijital müdahaleler yaşandı.
Stuxnet (2010): ABD ve İsrail tarafından İran'ın nükleer tesislerine yönelik geliştirildiği düşünülen Stuxnet adlı zararlı yazılım, siber silahların potansiyelini tüm dünyaya gösterdi. Bu yazılım fiziksel altyapıya zarar verebilen ilk dijital saldırı örneğiydi.
SolarWinds Saldırısı (2020): ABD'deki birçok federal kurum, Rusya bağlantılı bir grup tarafından hedef alındı. Bu saldırı, tedarik zinciri üzerinden yapılan siber savaşın ne kadar geniş çaplı olabileceğini gösterdi.
Siber Savaşın Unsurları
Devlet Destekli Hacker Grupları: Genellikle belirli devletlerin çıkarlarını korumak amacıyla çalışan, iyi finanse edilen ve teknik olarak yetkin ekipler.
Yapay Zeka ve Otomasyon: Saldırıların daha karmaşık ve otomatik hale gelmesini sağlıyor.
Dezenformasyon Kampanyaları: Sosyal medya platformları üzerinden toplumlar arasında güvensizlik yaratmak için kullanılıyor.
Altyapı Hedefleme: Enerji santralleri, ulaşım sistemleri, finansal ağlar gibi hayati öneme sahip altyapılar hedef alınıyor.
Siber savaş, klasik savaş hukukunun ötesine geçtiği için etik ve hukuki boşluklar yaratıyor. Bir saldırının kimin tarafından yapıldığını kanıtlamak zor olduğu için, hesap sorulabilirlik sınırlı kalıyor. Aynı zamanda yapay zekâ destekli saldırıların artması, insan kontrolünün dışında gelişebilecek yıkıcı senaryoları gündeme getiriyor.
Siber savaş, artık sadece bir teknoloji meselesi değil; ulusal güvenlik, ekonomi, siyaset ve toplum düzeniyle doğrudan ilişkili bir alan. Devletlerin savunma stratejilerinde dijital yeteneklere öncelik vermesi kaçınılmaz hale geldi. Bireyler için de dijital farkındalık ve siber hijyen her zamankinden daha önemli. Çünkü bu savaş, sadece cephelerde değil; evlerimizin içindeki cihazlarda da sürüyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.