Şimdi biz soruyoruz: Nereden vereceksiniz?

Aralık ayı denince ilk akla gelen, 'asgari ücret ne olacak?' sorudur. Sonuç daima iktidarın istediği gibi olur, sendika başkanları üzüntülerini dile getirir. Hepsi lüks makam araçlarına binerek, akıllı evlerine döner. Vatandaşa ise şükür tavsiyesi kalır. 

Bugüne kadar hep böyle oldu. Ama itiraf edeyim 19 yıllık tek parti iktidarı Aralık aylarını çok iyi idare etti.

Ya geçmişi örnek verdi, ya simit-çay endeksi ortaya koydu, ya yüzdelik kıyaslamalara girdi. Hiç biri tutmadığında CHP üzerinden, din, iman üzerinden bir gündem yaratarak bugünlere geldi.

Peki, muhalefet ne yaptı? Özetle laf. Yok, başka bir şey yapmış olsaydı emin olun her şeyin ortada olduğu bir ülkede bir parti 19 yıl iktidarda kalamazdı. Yani muhalefet, kendini halka inandıramadı diğer ifadeyle halk inanmadı.

Bu yılki Aralık ayına gelirsek! Hükümetin mazereti hazır; 'Seferberlik halindeyiz'.

Evet, aynen öyle! Son bir kaç aya kadar ekonomide pik yaptık, 'Türkiye'nin önlenemeyen yükselişini yaşıyoruz' diyen iktidar şimdi ekonomik seferberliği başlatmış durumda.

Gerçi bir açık da verdiler. Sayın Erdoğan; "Ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya kalan bazı ülkelere bütçe desteği vermeye çalışıyoruz" cümlesini kurdu.

Sendikalar bu sözleri ilgili bakanın önüne koyar mı, bilmem ama hükümetin de, muhalefetin de bu sistemde yapabilecekleri pek bir şey de yoktur. 

Kapitalizm bataklıktır. Tabi her bataklığın sahipleri vardır, bataklıkta beslenen, yaşam alanı edinen canlılar da vardır ama gerçek şu ki, vatandaşa, emekçiye, insanlara o bataklıktan umut bile çıkmaz.  

Hem insanımızı o bataklıktan çıkarmak, hem de o bataklığı kurutmak isteyen bir lider çıktı içimizden; Prof. Dr. Haydar Baş.

Koalisyon hükümeti döneminde 184 TL olan asgari üret ve 'yoksulluğu bitireceğiz' diyerek yola çıkan bir AKP vardı. İktidar oldular. 2003'te 225, 2004'te ise 318 TL'ye çıkardılar asgari ücreti.

Diğer taraftan aynı yıllarda, 'iktidara geldiğimizde asgari ücret 2 bin TL olacak' diyen bir lider ve partisi BTP vardı.

184 lira nerede 2 bin lira nerede! Türkçe yazayım; Prof. Dr. Haydar Baş'ın bu çıkışı herkesi afallatmıştı. Kimsenin inanası gelmiyordu.

Sayın Baş, gitti bu vaadini noterden tasdik ettirdi. Dünya siyasetinde seçim vaadini resmileştiren ve hukuk yolunu açan tek lider oldu. 

Öte yandan, neden 2 bin TL, sorusunun cevabını (ülkemizdeki açlık ve fakirlik oranları) açıkladı ve bu vaadini nasıl gerçekleştireceğini de noktasına kadar anlattı.   

2005'te Sayın Baş, Milli Ekonomi Modeli'ni dünyaya tanıttı, ülkemizdeki asgari ücret taahhüdünü de 5 bin TL olarak güncelledi. Neden? Çünkü ülkemizin yoksulluk ve fakirlik rakamları daha da kötüye gidiyordu.

2018'de ise asgari ücreti zamanın şartlarına göre güncelleyerek, 'iktidar olduğumuzda 10 bin TL asgari ücret vereceğiz' dedi.

2005'ten bugüne dünya ülkeleri, siyasetçiler, akademisyenler koşarak Sayın Baş'a geldiler. Modeli sorguladılar, nasıl ve niçinlerini öğrendiler, gittiler.

Benim vatandaşım ise hiç sormadan, zekâsını ortaya koyup; nasıl verecek, sorusunu sormaya yeltendi. 

Bu sorunun vebali olacak ki, 2005'te 350 TL, 2006'da 380 TL, 2007'de 419 TL, 2008'de 503 TL, 2009'da 546 TL, 2010'da 599 TL, 2011'de 658 TL, 2012'de 739 TL, 2013'de 803 TL, 2014'de 891 TL, 2015'de 1.000 TL, 2016'da 1.300 TL, 2017'de 1.404 TL, 2018'de 1.603 TL, 2019'da 2.020 TL ve 2020'de 2,324 TL'ye talim ediyoruz.

2021'de asgari ücret ne olacak? 

TÜRK-İŞ araştırmasına göre 2020 Kasım ayında; dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2.516,67 TL.

Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 8.197,62 TL.

Bekâr bir çalışanın 'yaşama maliyeti' ise aylık 3.073,63 TL olmuştur' deniliyor.

İlginçtir bu yıl ortaya rakam konulmadı. Hükümetin kafasındaki rakam bilinmiyor. Sendikalar ise rakam telaffuz etmekten kaçınarak, 'insanca yaşamak' kavramını ortaya atıyorlar.

Ya muhalefet? 

Muhalefet liderleri birçok rakam ortaya attılar. Bu rakamları ben, iktidarı zora sokmak için dile getirdiklerini düşünüyorum. Neden mi?

Nedenini BTP lideri Hüseyin Baş'ın sosyal medya hesabından yaptığı değerlendirme ile vereyim;

"İyi Parti: 3.000

CHP: 3.100

HDP: 4.000

SP: 8.800

E hani bizdik marjinal? 

O zaman size yıllardır bize sorduğunuz ve cevabını çok iyi bildiğimiz bir soru: Nereden vereceksiniz?

Biz veririz ama siz veremezsiniz. Çünkü sistem yanlış!"