Siyasi paradoksa dair birkaç dipnot

AKP'de kazan fokurduyor. Bazı vekiller, kendi üsluplarınca parti içi demokrasi atışmalarına başladılar.R. T. Erdoğan, devletin tüm iplerini yani Yasama, Yürütme ve Yargı erklerini "cumhurun başkanı" olarak elinde tutacağını seslendirirken ses çıkartmayanlar, aynı Erdoğan, partinin de iplerini eline alma manevrası yapınca, basıyorlar yaygarayı?AKP'li kimi kurmay ve vekiller, devlet için "demokratik krallık"ı "farz", partiye sıra gelince ise "haram" görmeye başladılar.Erdoğan, kongrede size sıcak külü yutturur? Siz de anlarsınız, kaçıncı derecede bir kürek mahkumu olduğunuzu?!* * * Partilerde, tabansız kriz fırsatçıları vardır. Seçim sonrası ekranlarda onlar boy gösteriyor.Türk siyaset tarihinde ilk defa, "uniter devlet yapısı"nın ve "vatanın bölünmez bütünlüğü"nün korunması bağlamında, iktidar stepnesi müstesna, tüm muhalefet partileri her türlü takdirin üstünde bir "büyük uzlaşı" gerçekleştirdi.Hacı Bektaş Veli'nin nefesi ve M. Kemal Atatürk'ün Milli Mücadele yıllarındaki birlik ruhuyla adeta aslan ile ceylanlar, kurt ile kuzular buluştu, cem oldu.Milletimiz takdir etti, edemedi; ayrı konu? Sadece bu buluşma ve uzlaşma bile, devlet ve milletimizin geleceği adına umutlanmak ve sevinmek için yeterli iken; kriz fırsatçısı siyaset kabz-ı malları, istifa yaygaralarıyla bindikleri dalı kesmeye çalışıyorlar.En hayati Çankaya seçimi sürecinde, denizde ve havuzda boy verenlerle kahve fokurdatarak AKP'ye örtülü ve oransal destek sağlayan bu kabz-ı mallar, ekran figüranları oluverdiler.AKP'nin parçalanma sinyalleri verdiği süreçte, kendi partilerini kendi elleriyle parçalamaya çabalıyorlar? Böylece seçimde AKP'ye sağladıkları örtülü desteği, seçim sonrasında dalgalanmaya ve alabora olmaya başlayan aynı AKP'ye bilerek veya bilmeyerek veriyorlar.Allah, bunlara bir çuval akıl versin de, siyasi akıl ve basiretten ne kadar yoksun olduklarını anlasınlar!* * *2005 yılında BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'yle buluşan ve uygulamaya geçen Rusya, artık eski Rusya değil? Dünya âlem bunu öğrendi.Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçtiğimiz günlerde, Rusya'ya yaptırım uygulayan ülkelerden "gıda, tarım ürünü ve ham madde" alımını bir yıllığına yasakladı. Amerika ve Avrupa'ya öyle bir "tarım resti" çekti ki, batının ayakları titriyor.Geçtiğimiz Kasım ayında KKTC'de 8'incisi düzenlenen Milli Ekonomi Modeli ve Tarım kongresini hatırlıyor musunuz?Prof. Dr. Baş "Kıymetli dostum Prof. Dr. V. Lisiçkin'le konuştum. KKTC'nin mağduriyetini ortaya koyduk. Sayın Lisiçkin "Kıbrıslı kardeşlerimizin yetiştirdiği ürünleri biz Rusya'da pazarlayacağız" sözü verdi. KKTC bu ana kadar ne kadar tarım ihracatı yapıyorsa, Rusya ile temiz bir iş yaparsanız bunu 10 katına çıkarabilirsiniz" diye konuşmuştu.Rusya Devlet DUMA'sı İktisad Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Lisichkin ise "DUMA'da artık kanunları, Milli Ekonomi Modeli'ndeki öneriler çerçevesinde hazırlanıyor. Rusya, MEM'i tümüyle hayatına geçiriyor. Haydar hocamızla konuştuk, KKTC'nin tarım ürünlerini de Rusya olarak biz alacağız" demişti. Haziran ayının ortasında ise İstanbul'da Rusya Devlet DUMA'sı erkânı LDP Heyeti ile BTP arasındaki tarihi protokol imzalandı.Tarım başta olmak üzere Rusya'nın ekonomi kapıları Türkiye'ye açıldı. Ankara'dakiler Amerikan aklıyla, Rusya ve Suriye başta olmak üzere komşularına sırtını döndüğü süreçte, BTP'nin çığırı Türkiye ve Rusya ilişkilerinde yeni bir dönem başlattı.Prof. Dr. Baş ve BTP, devlet gücüyle yapılabilecek işler yaptı, yapıyor? Millet ise, hakkı sahibine teslim etmediği için alçak sürünmeye devam ediyor.Haydar Baş beyi konjonktüre göre "askerin adamı, Amerika'nın adamı, Ergenekoncu, Selamcı" diye yaftalarla setretmeye çalışan İslamcı kılıklı Türkiyeli BOP böcekleri, Rusya süreciyle birlikte kendisini "Rusçu" diye yaftalamaya tevessül ediyorlar. Prof. Dr. Baş ise "Haydar Hoca, Rusçu oldu diyorlar. Rusya benim dediğimi yapıyor; aptal oğlum? Rusya, benim dediklerimi hayatına geçiriyor. Sen dinden çıktın, o dine giriyor" tespitiyle maskelerini düşürüyor.İtler ürüdü, kervan yürüdü; Rusya, kapılarını Türkiye'ye açtı.Rusya Tarım Bakanı Nikolay Fyodorov, Türkiye'den öncelikli olarak sebze, meyve ve geleneksel tarım ürünleri ithalatını artırmak istediklerini açıkladı.Haydar hocayı yaftalamaya kalkışan Türkiyeli BOP böcekleri ise, şimdi Rusya kapısından önlerine atılacak kemiklere üşüşmek üzere sıraya girdiler.Türk milleti, bu gerçekleri görmezse, hangi kapı açılırsa açılsın iflah olmaz.