Eski güllere karşı ilgi, II. Mahmut döneminden itibaren azaldı
Avrupa'da "çiçeklerin kraliçesi" olarak kabul edilen, İslam ülkelerinde ise "Peygamber'in terinden oluştuğuna" inanılan gül, Osmanlı döneminde de özel bir ilgi gördü. O dönemde birçok ünlü kişi özel bahçelerinde yetiştirdikleri çeşitlerle iftihar ederken, bazıları zamanla halk düzeyine kadar inerek büyük bir üne sahip oldu. Eski güllere karşı olan ilgi, Sultan 2. Mahmut döneminden itibaren azalmaya başlarken, o dönemde yetiştirilen eski güllerin yerini, Avrupa'dan getirilen yeni çeşitler aldı. 18. yüzyılın başlarında çeşitleri 2 bine kadar yükselen, ancak tamamen yok olan İstanbul lalesi gibi bir zamanlar Anadolu bahçelerini süsleyen gül çeşitleri de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.
'Eski bahçe gülleri'
Prof. Dr. Baytop'un araştırmasına göre, 18. yüzyılda 25 kadar olan orijinal gül çeşidinin sayısı bugün 10 civarına kadar inerken, bazı çeşitler tamamen yok oldu. Osmanlı döneminde yetişen ve bugün bazıları yok olan süs gülleri türleri arasında, "Acem gülü", "Beyaz gül", "Çardak gülü", "Frenk gülü", "Hafız gülü", "Kan gülü", "Kayısı gülü", "Kırmızı gül", "Mayıs gülü", "Mısır gülü", "Mis gülü", "Muska gülü", "Nasır gülü", "Rana gülü", "Sadberk gülü", "Sakız gülü", "Sarı gül", 'Şam gülü", "Tarçın gülü", "Van gülü", "Yediveren" ve "Ziba gülü" bulunuyor. Öte yandan, o dönemde yetiştirilen ve bazıları Avrupa'dan getirilen türlerin melezleri olan eski bahçe gülleri ise şu isimleri taşıyor: "Ahmediyye Gülü", "Anadolu Gülü", "Beyaz Gül", "Çay Gülü", "Fındık Gülü", "Frenk Gülü", "Hoşab Gülü", "Japon Gülü", "Katmerli Sarı Gül", "Kırk Kandil Gülü", "Köpek Gülü", "Layemut Gülü", "Mayıs Gülü", "Menekşe Gülü", "Misk Gülü", "Okka Gülü", "Sarı Gül", "Siyah Gül", "Şam Gülü", "Tevrizi Gülü", "Van Gülü", "Yağ Gülü", "Yeşil Gül" ve "Zeybek Gülü"
Osmanlı gülleri Avrupa'da ün salmıştı
Prof. Dr. Baytop'un araştırmasına göre, o dönemde gül meraklıları tarafından yüzlerce gül çeşidi, Avrupa ülkelerinden getirilerek İstanbul'da yetiştirilirken, Türkiye'ye has özel türler de Avrupa'ya götürülmüştü. Osmanlı güllerinin Avrupa'da ün salması üzerine, o dönemde François Crepin adlı araştırmacı, Anadolu'dan toplanmış olan gül örnekleri üzerinde çalışarak sonuçlarını, 1891-1893 yılları arasında yayınladı. P. Mandenova adlı araştırmacı ise Türkiye'de yetişen yabani gül türlerini inceledi. Meşhur çiçek ressamı P.J. Redoute de, Türkiye'de yetişen bazı gül çeşitlerinin, olağanüstü güzellikte resimlerini yaptı.
Eski bahçe güllerinden bazılarının özellikleri
Ahmediyye Gülü
Ahmediyye yolu ile ilgili kişilerin evlerinin bahçelerinde yetiştirilen; yalınkat ve beyaz renkli olan bu gülün, Anadolu'nun yerlisi olmadığı ve İran üzerinden Türkiye'ye getirildiği ve Selçuklular döneminden bu yana yetiştirildiği belirtiliyor
Anadolu Gülü
Beyaz veya açık pembe renkli olan bu gülün, Kuzey ve Doğu Anadolu Dağları'nda yetiştiği kaydediliyor.
Beyaz Gül
En eski gül çeşitlerinden biri olan yarı veya tam katmerli beyaz gül, eskiden Isparta bölgesinde gül yağı elde etmek ve gül bahçelerini soğuk ve rüzgardan korumak için bahçenin rüzgar alan kısımlarında yetiştiriliyordu.
Çay gülü
Katmerli ve değişik renklerde olan bu tür adını, taze yaprakları ezildiği zaman çay gibi kokmasından alıyor.
Fındık gülü
Katmerli pembemsi ve beyaz renkte olan bu tür, Isparta gülünden 3 kat daha fazla uçucu yağ taşıması nedeniyle yağ gülü olarak büyük bir değere sahip bulunuyor.