İki bin altı yılının on birinci ayının bitimine günler kala Anadolu coğrafyası bir haçlı seferine daha maruz kaldı. Bu coğrafyada bin yıldan beri Tevhid inancının bayraktarlığını yapmış olan Müslüman Türk milletinin torunları modern bir haçlı seferi ile karşılaştı.Türk milleti haçlı saldırılarına yabancı değildi, bundan önce gerçekleşen onlarca haçlı saldırısının nasıl püskürtüldüğünü, ehli salip karşısında nasıl tek bilek ve tek yürek olunduğunu dedelerinden dinlemişlerdi.Bu gün bu topraklarda yaşayan insanlar, dedelerinin kanları ile sulanarak vatan kılınmış ve devralınmış olan bu toprakların bekçileri son haçlı seferinde şaşırıp kaldılar. Haçlı seferinin başlayacağı haberi bu topraklara ulaşır ulaşmaz, daha öncekilerin aksine nerdeyse her haneden, her işhanından tezahüratlar yükselmeye başladı. Yaklaşmakta olan bu tehlikeye karşı ahaliyi uyarmakla görevli olan bir çok televizyon ve gazete ekranlarından ve sayfalarından haçlıların bayraklarını sallamaya başladılar.Nice acı günler görmüş, babasını ve amcalarını yedi cephede yedi düvelle savaştığımız yıllarda şehit vermiş, kardeşlerinin haçlı işgal orduları tarafından Ankara önlerinde şehit edilmesine bizzat şahit olmuş iki büklüm hacı amca bir ikindi namazından çıkarken aynı safta namaz kıldıkları oğulları, torunları yaşındaki cemaatle dertleşmek istemiş, başlamakta olan bu son haçlı seferi ile ilgili bir hazırlıkları olup olmadığını sormuş. Sorduğuna da soracağına da bin pişman olmuş. Bakmış ki, bunlar da tezahüratçılar arasında.Camiden çıkmakta olan cemaatten bir grup, yaşlı hacı amcaya hatırlatmalar yapmışlar; sen demişler eski zamanlarla şimdiki modern zamanları birbirine karıştırma. Şimdiki haçlılar, eskileri gibi değil, kırmazlar, dökmezler. Hem duymadın mı, bunlar hakkında üstad şöyle demiştir, hocaefendi böyle demiştir. Hiç endişelenme, bu sefer ki haçlı seferinden biz kârlı çıkacağız.Kaşlarını çatmış, bastonunu kaldırmış ve şöyle demiş yaşlı hacı amca; şu anda Irak'ta Müslümanları katledenler eskiden kalma canavar haçlılar mı yoksa bu günün modern haçlıları mı? Bunlar hakkında size kim ne demişse yanlış demiş. Tarihte tek örneksiniz, bizim tarihimizde düşmanın gelişine alkış tutan bir nesil olmamıştır. Düşmanın bayrağını sallayan, işgal ordularının gelişine sevinen bir topluluk Müslüman Türk'ün tarihinde hiç olmamıştır. Sizi kimler kandırdı, hangi mektepte okudunuz, üstadınızın, hocanızın boynu altına kalsın.Son haçlı seferinde; haçlılara tezahürat yapanlar cami cemaatından çıkmış, namazdan çıkmış evlerinin balkonlarına, camlarına haçlı bayraklarını asmışlar, haçlılara sevgi ifade eden cinsten manşet atan gazeteleri daha çok almaya başlamışlar. Son haçlı seferinde haçlılar bir direnişle karşılaşmadıkları gibi, her kesimden, her meslekten, her yaş gurubundan çılgınca alkışlayanlarla karşılaşmışlar. Haçlılar bir sonraki haçlı seferi için daha büyük umutlarla dolarak hatta kalplerinin yarısını buralarda bırakarak çekip gitmişler.Vatan, bayrak, bağımsızlık, ırz, namus gibi kutsal dertleri olanlara duyurulur.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Gazze’de katliam sonlandı mı? / 27.04.2024
- Milletin ‘not etmeleri’ daha farklı oluyor / 26.04.2024
- Tüketilen sadece kaynaklar mı? / 25.04.2024
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Milletin ‘not etmeleri’ daha farklı oluyor / 26.04.2024
- Tüketilen sadece kaynaklar mı? / 25.04.2024
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024