Sosyal medyadan seçtiklerim

2019'un son gününde ülkemiz gerçeklerine sosyal medyanın dokundurmalı bakışı ile bir bakalım. 

Ekonomi 

"Korsanlar, kürek mahkumlarına ölmesin, kürek çekmeye devam etsin diye yemek verirler. Bir ülkenin vatandaşı aldığı maaş ile aybaşını zar-zor getiriyorsa kürek mahkumundan farkı yoktur. Bu ülkeyi korsan sisteminden, ülke insanını da kürek mahkumu olmaktan kurtaracak olan tek kişi Milli Ekonomi Modeli sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'tır. Görene, köre ne!" (Yusuf Kırtorun)

Kapitalizm

"Bireyler bankalara, devletler merkez bankalarına, merkez ve özel bankalar da küresel finans merkezlerine borçlandırılır. Onun için kapitalizmde para, borcun karşılığıdır. Simit Sarayı, AVM, Göz Dünyasına vs. verilecek paranın borcu millete, sefası ise firma sahiplerine yazar… (Harun Kayacı)

İnanç

"Gaziantep'te bir vatandaş, "110 bin cami, 110 bin imamın ülke ekonomisine günde 15 kilo süt veren inek kadar katkısı yoktur" dedi. Bu söze köpüren imamlardan 1 tanesi ama sadece 1 tanesi bile, "Erdoğan bize, Allah gibi geliyor" diyen AKP'li vekile ses çıkarmadı!" (Vatandaş)

İstanbulluların Ekrem İmamoğlu bakış açısı

Karşıt görüş: Uğursuz İmamoğlu geldi, yağmur yağmıyor, İstanbul susuz kaldı. Allah böyle hesap sorar. 

Yandaş görüş: İmamoğlu çok uğurlu adam, havalar mis gibi, bu sayede ısıtma gideri yok, doğal gaz faturası yok. Bu Allah'ın bir lütfü." (Vatandaş)

Çarpık düzen

"Vergi rekortmeni kurumlar. Almanya; Volkswagen, Daimler (Mercedes), BMW, E.ON Enerji, Deutsche Telecom, İemens

Türkiye; Merkez Bankası, Ziraat Bankası, İş Bankası, Yapı Kredi Bankası, Garanti Bankası, Vakıflar Bankası." (Alper)

Kanal

"ABD'nin serbestçe giremediği tek yer neresidir? Cevap; KARADENİZ

Peki, serbestçe girmesi için ne lazım? Yeni bir kanal. O kanalı kim yapmak istiyor? AKP

EY ABD!" (Akın Aydın)

"Tanker bir yalıya çarptığında verdiği hasar 1 milyon lira olsa…

Eğer boğazda 75.000 kaza olursa, maliyeti ancak kurtarırız bu hesapla…

Boğazda yaklaşık 600 yalı var. Bu da demektir ki; Tankerlerin her yalıya 125'er defa çarpması gerekir! Kanal İstanbul bu sebeple çok önemlidir." (Murat Muratoğlu)

Vatandaş

"Benim vatandaşım çöpten rızık topluyorsa, pazarlardan atık topluyorsa, meydanlar, "açız" diye bağırıyorsa, ev kirası, elektrik, suyu ödeyemiyorsa, % 25'i açlık sınırı, % 50'si yoksulluk sınırı altındaysa ülkeyi bu hale mevcut hükümet getirmiştir." (Recep Tayyip Erdoğan, 2002)

Bahsi geçen vatandaşlar, 'açız' diye bağırıyor, 'geçinemiyorum' diye intihar ediyor." (Akın Aydın)

İnternet medyası

B2Press Online PR Ajansı, verilerine göre Türkiye'de 2019 yılında en çok yayınlanan ilk 5 haber şöyle;

1-Barış Pınarı Harekatı ile ilgili 219.585 haber yapılmış.

Sonuç ne oldu? Cevabı bizzat Sayın Erdoğan defalarca açıkladı; 'İmzalarına sahip çıkmadılar. Verdikleri sözleri yerine getirmediler.'

2-İstanbul Yerel Seçimleri ile ilgili 201.332 haber yapılmış.

Sonuç? 'Hiç bir şey olmadıysa da kesin bir şey oldu' mantığıyla gidilen ikinci seçimde 13 bin fark bir anda 800 bine çıktı. Ekrem İmamoğlu her fırsatta 'isterseniz bir daha seçim yapalım', kartını masaya koyuyor.

3-İstanbul'da Yaşanan Depremler ile ilgili 38.187 haber yapılmış.

Sonuç? O deprem geçti. Aynen öncekiler gibi. Olacak depremden sonra yine açıklamalar, planlar, projeler anlatılır sonra diğer depremi bekleme süreci başlar.

Öyle olmadı mı? Kaç ay oldu, yıkılıp yeniden yapılması gereken okullar bile olduğu yerde duruyor. Herhalde  bütün kazmalar, Kanal İstanbul'a tahsis edildi.

4-ABD'den Türkiye'ye Yaptırım açıklamaları ile ilgili 24.725 haber yapılmış.

Sonuç? Yaptırımlar onayladı. Trump imzaladı. Ama biz hala dostuz (!) müttefikiz (!).

5-"Geleceğe Nefes" Fidan Dikim Projesi ile ilgili 20.061 haber yapılmış.

Sonucu baharda göreceğiz. Bakalım kaçı tuttu ya da tutmadı.

Espri ile bitirelim,

Recep Tayyip Erdoğan: "Siyasette en sevmediğim şey yalandır."