Stratejik düşmanımızı tanımak

Bir ülkenin bekasını ilgilendiren devlet politikası, günübirlik iktidarlara göre değişmez. Hükümetler devlet politikasına hizmet etmek durumunda olmalıdırlar. İktidarların başarısı, devletin 'kızıl elmasına' hizmet ettiği oranda olmalıdır. İktidarda olanın da muhalefet yapanların da kırmızı çizgisi devletin 'kızıl elması' olmalıdır.

ABD'de başkan kim seçilirse seçilsin Ortadoğu politikası veya İsrail'in menfaatlerine hizmet edeceği gerçeği değişiyor mu? Seçilen başkanların başarı göstergesi, Ortadoğu ve İsrail politikalarıyla değerlendirilmiyor mu?  

Siyasi aktörlerin en temel görevi, dünyadaki ekonomik, siyasi ve teknolojideki gelişmeleri yakinen takip ederek, uluslararası birlikteliklerin kuruluş felsefelerinin geçerliliğini sorgulayarak veya farklı yere evrileceğini ön görerek; ülkenin menfaatleri doğrultusunda eski dostlukları yeniden gözden geçirerek veya stratejik yeni dostluklar inşa ederek başarılı olmaktır. Bunu başarabilen siyasi hareket, aynı zamanda devletin bekasına da hizmet etmiş olur.  

Başarının olmazsa olmazı ekonomik tam bağımsızlıktır. Bireyin ekonomik bağımsızlığı, gelir dağılımındaki adaletin sağlanması, devletlerin ülke kaynaklarını borçlanmadan işleyebilmesi, istediğini yapabildiği gibi istemediğini de yapmama iradesini gösterebilmesi, caydırıcı güce sahip olabilmesi, ancak ekonomik tam bağımsızlıkla mümkün olabilir.  

Ekonomik tam bağımsızlığın sağlanması mevcutta uygulanan kapitalist ekonomi sistemiyle asla mümkün değildir. Bunu bütün dünya devletleri yaşayarak öğrenmiştir.  

Siz ne kadar iyi niyetli, dürüst, başarılı hatta donanımlı olursanız olun kapitalist sistem sonunda sizi kendisine benzetecektir. Sizi dönüştürerek sonunda hırsız, tefeci, yalancı, küresel güçlere uşak yapacaktır. Kendinize ait doğrularınız zamanla efendinizin doğrularına dönüşecektir. Süreç sizi, gönüllü veya değil efendinizin savunucusu yapacaktır. Daha kötüsü ise, her dediğini yerine getirseniz bile sizinle işini gördükten sonra veya konjonktür değiştiğinde sizin celladınız olacak gerçeğidir. Ortadoğu'daki stratejik dostlukların finaline baktığınızda bu acı gerçeklerle tanışırsınız.  

Yeni bir sisteme ihtiyacın olduğu aşikardır. Bu sistem 2005 yılında doğmuştur ve sömürüye baş kaldıran milletlerin umudu olmuştur. Kabul edersiniz etmezsiniz, beğenirsiniz beğenmezsiniz, efendiniz müsaade eder etmez, gizlemeye devam edersiniz etmezsiniz o sizin bileceğiniz bir şey, ne yaparsanız yapın, Prof. Dr. Haydar Baş "Milli Ekonomi Modeli" ile tam bağımsızlığın adresi olmaya devam edecektir. Mazlumun hakkını iade edecek, zalime hattını bildirecek bu model dünyanın geleceğidir.  

Türkiye özeline gelirsek, Türkiye'nin geleceği Milli Ekonomi Modeli'ni (MEM) parti tüzüğüne olduğu gibi alan BTP'dir. Hüseyin Baş bu sistemin kucağında dünyaya gelmiş dünyanın en genç siyasi lideridir. Dinamik enerjisiyle, tertemiz geçmişiyle, uygulayacağı MEM sistemiyle, hiçbir iradeye minnet duymadan ve kendisine diyet ödettirecek hiçbir angajmana girmeden, milletin vereceği yetkiyle koltuğun hakkını vermek için siyaset yaptığının biz yakinen şahidiyiz. Ekonomik bağımsızlığımızı bize kazandıracak, Türkiye'yi yeniden tam bağımsız yapacak lider BTP lideri Hüseyin Baştır. Babası, değerli Haydar Baş hocama olan borcumuzu geleceğimiz adına Hüseyin Baş'a sahip çıkarak ödeyelim. Yarın Hocamla bir araya geldiğimizde yüzüne bakacak yüzümüz olsun.

Selam ve dua ile...