Sultan'ın Sarayı

Yabancı basın cumhurbaşkanlığının yeni resmi konutu Ak Saray'ı, 'Sultan'ın Sarayı' olarak adlandırıyor.Bunun birkaç tane nedeni var;1- Bu saray için 1.3 milyar TL gibi rekor bir bütçe harcandı.2- Saray inşaata yasak bir bölgede yapıldı.3- Türkiye'yi yönetenlerin lükse olan hevesi.4- Türkiye dünyanın en zengin, en büyük, en güçlü devleti olmadığı halde Ak Saray dünyanın en büyük devlet başkanı konutu.5- Erdoğan için başka saray ve konutlar da bakımdan geçirilerek hazırlanıyor.6- Ak Saray inşaat projesi bizzat Erdoğan'a ait.7- Saray'da ucuz hiçbir şey yok. Kullanılan mermerler bile dünyanın en pahalısı?Bütün bunlardan sonra bu konutu yaptıran Erdoğan'a 'Sultan' diyen yabancı basına katılmamak mümkün mü?Dünya üzerinde diktatör diye eleştirilen, ülkelerinin tüm zenginliklerini kendi malları gibi gören ve harcayan liderler bile milletten korktukları için kendilerine bu büyüklükte bir saray yaptırmamışlar. Diktatörler bile korkarken bizimkilerin böyle bir korkusu da yok?Sanki Türkiye'nin bütün sorunları bitti, milletin vergisiyle toplanan paraları harcayacak yer kalmadı da sıra Ak Saray'a geldi!Yapılan masraf ortaya çıkıp, tepkiler gelmeye başlayınca da 'Bu sarayın gerçek sahibi millet' deniliyor.Oysa milletin sahip olduğu hiçbir şey yok.İradesini AKP hükümetine ipotek ettikten bu yana gerçekte millete ait olan her şey hükümetin eline geçmiş durumda.Millete ise Soma'da ve Ermenek'te olduğu gibi evlatlarının cenazesini beklemekten başka bir şey maalesef kalmadı.Esad değil IŞİD hedefAmerika'nın Ankara eski büyükelçilerinden Robert Pearson, Esad rejiminin tehdit olduğuna katılmakla birlikte Suriye'de öncelikli mücadelenin IŞİD'e karşı verilmesi gerektiğini söylemiş. Bu görüşünde Pearson yalnız değil.ABD yönetimi açısından da öncelik başta IŞİD olmak üzere Nusra gibi terörist örgütler.Esad'ın yönetimden indirilmesi artık ABD'nin işine gelmiyor.Çünkü Esad'ın terörist guruplardan dolayı etkisinin azaldığı Suriye bölgelerinde IŞİD ve Nusra gibi örgütler oluşan boşluğu doldurarak kendilerine alan sağladılar. Buralarda palazlandılar.ABD yeni IŞİD'ler istemiyor.ABD'nin yeni IŞİD'ler istememesinin bir nedeni de bir tanesini kontrol etmek ve kullanmanın kolay olması, çok olduklarında kontrolden çıkabilmelerinin muhtemel olmasıdır belki.Bu bağlamda şimdi Esad'la mücadele önceliğimiz değil diyen ABD, yakında önceliğimiz Esad'la işbirliği diyebilir.Dünya buna hazır, ama Türkiye değil.Suriye konusunda ABD'nin ve Batılı diğer devletlerin geldiği noktaya en zor gelecek iki isim, Erdoğan ve Davutoğlu. Suriye konusunda yaptıklarıyla artık geçmişte kalan Suriye politikasına kendilerini hapseden Erdoğan ve Davutoğlu, isteseler de istemeseler de bugün ABD'nin geldiği noktaya gelmek zorundalar.Yoksa bedeli Türkiye öder.Gerçi Ak Saray'ın bedelini ödettikleri gibi faturayı millete kesmekte Erdoğan'ın da Davutoğlu'nun da üstüne yok.