Suriye'den özür dileyecek mi?

Çaylak Marcon, sinsi Trump'ın verdiği görev neticesinde Esad'ı vururuz, vuracağız derken vurdular. 
Avrupa halkları, siyasileri ve medyası bile Suriye'deki kimyasal silah kullanıldı, iddialarına mesafeli yaklaştı. Hemen sazanlaşmadı. Ama ne hikmetse bizimkiler hele oltada ABD patentli yem görünce gözleri kapalı atladılar. 
Oysa Allah'ın (c.c) emrini Irak'ta, Libya'da, 7 yıldır Suriye gündeminde olduğu gibi bu iddialar ortaya atıldığında yine hatırlattı, uyardık. 
Ne diyordu Yüce Allah (c.c); "Ey iman edenler! Eğer bir fasık size bir haber getirirse onun aslını araştırın. Yoksa bilmeden bir kavme sataşırsınız da yaptığınıza pişman olursunuz." (Hucurat 6) 
Haberi getiren kâfirdi. Bu habere inananlar ise bizimkiler. Haber yalan çıktı. Merak ettiğim yukarıdaki ayetin ikinci bölümünde geçen 'pişman olursunuz' bölümüne sadık kalarak, pişman olacaklar mı?  
Evet, Suriye'de kimyasal silah kullanıldı, iddiası yalan çıktı. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nün (OPCW) Lahey'deki merkez ofisinde 7 Nisan'da, Suriye'nin Doğu Guta bölgesindeki Duma ilçesinde yaşandığı iddia edilen 'kimyasal saldırı' tanıklarının katılımıyla basın toplantısı düzenlendi. 
Toplantıya, Duma'da kimyasal saldırının olduğu iddia edilen gün hastaneye getirilerek üzerine su döküldüğünü anlatan Hasan Diaba adlı çocuk ve ailesi dahil 17 Suriye vatandaşı katıldı.
Aynı örgüt, ABD ve müttefiklerinin, zehirli kimyasal maddeler bulunduğu gerekçesi ile Suriye'de vurduğunu tesislerden biri olan Barza Araştırma Merkezi'nde kimyasal silah depolanmadığını açıkladı.
İngiltere Lordlar Kamarası üyesi Caroline Cox, Suriye'ye gittiğini, parklarda, sokaklarda insanlarla konuştuğunu, insanlarda Esad sevgisi gördüğünü ve dünyaca ünlü İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin, ülkedeki gerçekleri aktarmadığını söyledi.
Bu yalanı dünyaya servis edenler Beyaz Miğferler adlı sözde bir yardım örgütü. Kimdirler, diye bir bakayım, dedim. Şöyle bilgiler çıktı karşıma; 
Beyaz Miğferler, eski bir İngiliz subayı officer ve şimdi Blackwater-Academi ile birleşerek Constellis Holdings'e dönüşmüş bir özel yüklenici kuruluş olan Olive Group içindeki bir paralı asker olduğu kabul edilen James Le Mesurier tarafından kuruldu. Finansörleri ise hepinizin tanıdığı George Soros. 
Ama gel gör ki, başta AKP iktidarı olmak üzere bu millete nasıl bir aşı yapıldıysa PKK-YPG'ye 5,000 tır silah veren, ülkemizi alenen tehdit eden ABD'ye hala dost, Esad'a ise ne yaparsa yapsın düşmandır, gözüyle bakılıyor. ***
çiniz serinledi mi?
Katledilen Filistinliler içini serinletiyor mu? Bu soruyu kime sorduğumu tahmin etmişsinizdir?  Mübarek gecenin sabahında Haçlı Müslüman topraklarına bomba yağdırıyor ve İHH başkanı çıkıp, 'bu bombardıman içimizi serinletmedi' diyor. 
30 Mart'tan bugüne Filistinliler, dünyanın dikkatini çekmek, haklarını savunmak için ' Büyük Dönüş Yürüyüşü' adı altında silahsız eylemler düzenliyor.
Nedir toprak günü? 30 Mart 1976'da İsrail, Filistinlilerin topraklarına el koyuyor. Filistinliler bu gaspa razı olmuyorlar ve greve gidiyorlar. İsrail vahşetini sergiliyor ve Filistinlileri katlediyor. 
O günden bugüne 30 Mart direnişin simgesi oluyor ve toprak yürüyüşü, adı altında Filistinliler haklarını istiyor.
30 Mart Cuma gününden bu yana yine haklarını istemek için gösteriler düzenliyor. İsrail ise katlediyor. 
5 Cuma geçti ve İsrail askerleri çocuk, kadın, yaşlı, gazeteci olmak üzere 45 Filistinliyi katletti, 6 binden fazla gösterici yaralandı. Yaralılardan 1673'ü, İsrail askerlerinin kullandığı gerçek mermilerden dolayı?
Haliyle başta İHH başkanına ve Filistin üzerinden siyaset yapanlara soruyorum; içiniz serinledi mi?