logo
25 MAYIS 2025

Tarihten ders alınmazsa...

05.09.2023 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde yayımlanan 02-09-2012 tarihli yazısıdır
 
Bilindiği gibi Türkiye Roma Antlaşması, Katılım Ortaklığı Belgesi ve Kopenhag Kriterleri ile birlikte AB'ye üyelik sürecine girmiştir. 
 
Bu süreçte AB'ye tam üyelik vaadiyle Türkiye, hemen her sahada ciddi dayatmalara maruz kalmıştır ki, bu tablo 1920'lerin manzarasını hatırlatmakta, daha açık bir ifadeyle Avrupa 82 yıl sonra AB adı altında Sevr'i hortlatmaya çalışmaktadır.
 
11 Aralık 1999'da gerçekleştirilen Helsinki Zirvesi'nde Türkiye'ye resmi olarak aday ülke statüsü tanındı ve AB müktesebatına uyum bağlamında çıkarılacak kanun ve yönetmelikleri belirleyecek bir program (Ulusal Program) hazırlamakla yükümlü kılındı.
 
Helsinki Zirvesi, Yunanistan'a 1920'deki Sevr Antlaşması ile elde edemediklerini günümüzde elde etme yolunda bir kapı aralamıştı. Şöyle ki Sevr'e göre "Trakya ve Batı Anadolu Yunanistan'a verilecekti." 
 
Yunanistan bugün Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinde Kıbrıs ve Ege konularını gündeme getirerek kağıt üzerinde Türkiye'yi haklarından vazgeçirmenin peşindedir. AB'nin bu konudaki tavrı, "Eğer Kıbrıs meselesi halledilmezse konu Lahey Adalet Divanı'na gider" yönündedir. 
 
Bu noktada Türkiye Yunanistan'ın isteklerini kabul etmekle Lahey Adalet Divanı'na gitmek gibi iki seçenek arasında bırakılmaktadır. Sevr Antlaşması, "Devletin askeri kuvvetini her bakımdan sınırlıyordu." 
 
AB'ye uyum sürecinde Türkiye'den "Türk ordusunun kısmen terhisi" istenmekte ve Kıbrıs'taki Türk askerleri "işgal" gücü olarak tanımlanmaktadır. 
 
Mondros Antlaşması ile "haberleşme ağı İtilaf Devletleri'ne devredilirken", aynı şekilde bugün Telekom'un yabancılara satışından söz edilmektedir. Hatta bu uygulamaya geçilmiştir bile.
 
Yine Mondros'ta "Demiryolları tamamen İtilaf Devletleri'nin denetiminde olacak"tır denilirken; günümüzde THY'nin özelleştirilmesi ve yabancı şirketlere devri söz konusudur.
 
Sevr Antlaşması ile azınlıklara Türklerden çok daha geniş hak ve yetkiler tanınmıştır. 
 
Bugün ise Kopenhag Kriterleri "azınlık" kavramını etnik köken esasına dayalı olarak tanımlamaktadır ki, bunu kabul etmemiz TC Devleti olarak 'parçalanmamız' demektir. Kaldı ki 1920 Sevr'i "Bağımsız Ermenistan ve Özerk bir Kürdistan" kurulmasını karara bağlıyordu.
 
Bütün bu hakikatleri tarihin ışığı altında değerlendirdiğimizde ise şu manzara ile karşılaşıyoruz:
 
Kırım Savaşı'ndan sonra 1856'da imzalanan Paris Antlaşması'na göre,
 
* Osmanlı Devleti bir Avrupa devleti sayılıyordu.
 
* Avrupa hukukundan yararlanması sağlanıyordu.
 
* Ayrıca toprak bütünlüğü Avrupa tarafından garanti ediliyordu.
 
1956' da Osmanlı'ya bu garantiyi veren Avrupalı devletler, 1919'a gelindiğinde Osmanlı topraklarını sömürgeleştirmek ve Türkleri tarih sahnesinden silmek için harekete geçmişlerdir.
 
Bugün yaşadığımız gelişmeler 1919''un şartlarından farklı değildir. Yine bağımsızlığımızı savunduğunu iddia eden ancak AB'ye üyelik vaadiyle bizi bölüp parçalamaya çalışan bir Avrupa ile karşı karşıyayız.
 
Bu itibarla geçmişten ders almak suretiyle günümüzdeki olayları tahlil etmek mecburiyetindeyiz. Nereden bakılırsa bakılsın KTO, Kopenhag Kriterleri, Roma Antlaşması, 1920 yılının Sevr maddeleriyle tam bir paralellik arz etmektedir.
 
Sevr'in üzerinden henüz bir asır bile geçmemişken ve dünün İtilaf Devletleri günümüzün AB ülkeleri adını almışken, Avrupa'nın bize iyi niyetli yaklaştığını düşünmek ancak hayalperestlik olabilir.
 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
Gazze'de soykırım devam ediyor
Can kaybı 53 bin 939'a yükseldi
Aksaray'da kaza yeri savaş alanına döndü
2'si silahla 8 kişi yaralandı
Türkiye adeta uyuşturucu pazarına döndü
4 günde 5 milyar TL değerinde uyuşturucu ele geçirildi
Trafikte ceza yağıyor
534 bin 508 araca/sürücüye işlem yapıldı
Free İmamoğlu soruşturması
CHP'lilerin köprüye astığı pankart indirildi
Galatasaray kazanmaya devam ediyor
Şampiyon Galatasaray deplasmanda Göztepe’yi 2 golle geçti
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya'yı ziyaret edecek
Putin ile de görüşecek
Öğretmenler Milli Eğitim Akademisi'nden istihdam edilecek
Öğretmen atamalarına bir bariyer daha!
10 çocuğundan 9'unu kaybetti
Gazzeli kadın doktorun büyük acısı
Bu ne vurdumduymazlık!
Özgür Özel Gazze'ye dikkat çekti
İsrail'in siber saldırısı olabilir!
Elektrik kesintileri Fransa'ya sıçradı
Sürpriz buluşma
Erdoğan, Şara ile görüştü
İsrail ölüm kusuyor
Son 24 saatte 79 şehit daha
İfade veriyorlar
İBB'ye 4. dalga operasyon
Şizofreni nedir, tedavi edilebilir mi?
Bugün Dünya Şizofreni Günü
Gazze'de soykırım devam ediyor
Can kaybı 53 bin 939'a yükseldi
Aksaray'da kaza yeri savaş alanına döndü
2'si silahla 8 kişi yaralandı
Türkiye adeta uyuşturucu pazarına döndü
4 günde 5 milyar TL değerinde uyuşturucu ele geçirildi
Trafikte ceza yağıyor
534 bin 508 araca/sürücüye işlem yapıldı
Free İmamoğlu soruşturması
CHP'lilerin köprüye astığı pankart indirildi
Galatasaray kazanmaya devam ediyor
Şampiyon Galatasaray deplasmanda Göztepe’yi 2 golle geçti
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya'yı ziyaret edecek
Putin ile de görüşecek
Öğretmenler Milli Eğitim Akademisi'nden istihdam edilecek
Öğretmen atamalarına bir bariyer daha!
10 çocuğundan 9'unu kaybetti
Gazzeli kadın doktorun büyük acısı
Bu ne vurdumduymazlık!
Özgür Özel Gazze'ye dikkat çekti
İsrail'in siber saldırısı olabilir!
Elektrik kesintileri Fransa'ya sıçradı
Sürpriz buluşma
Erdoğan, Şara ile görüştü
İsrail ölüm kusuyor
Son 24 saatte 79 şehit daha
İfade veriyorlar
İBB'ye 4. dalga operasyon
Şizofreni nedir, tedavi edilebilir mi?
Bugün Dünya Şizofreni Günü
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.