Yandaş kanallardan biri Genelkurmay Başkanı Özel'i ordu içersinde paralel yapıya göz yummakla suçlayıverdi. Biliyorsunuz bu iktidar birine "paralelci" dedi mi onun için alarm zilleri çalmaya başlamış demektir. Başka sebeplerden görevden aldıkları havuz medyasında ekmeklerini "paralel düşmanlığından kazananların" bile "Paralelcilikle" suçlanması, demek istediğimizin anlaşılması bakımından yeterlidir sanırız.İyi de, yere göğe koyamadıkları Özel ne yapmıştı da birdenbire "Paralelci" oluvermişti? Genelkurmay Başkanı'nın günahı büyüktü, o, "Ülke bütünlüğü kırmızıçizgimizdir" deyivermişti. Ufukta böyle bir tehlike görmese Sayın Özel hiç bu sözü söyler miydi? O bu sözü söyler söylemez yandaş havuz medya ve ekranları, "Sen böyle bir mesaj veremezsin, bu siyaset yapmaktır" diye bir yıpratma harekâtına giriştiler. Yani Türkiye siyaset eliyle bölünse bile ülkesinin toprak bütünlüğü için istihdam ettiği ordusu ses çıkartmamalıydı. Ama "ses çıkartıyordu" işte?Öyleyse "haddi bildirilmeli, defteri dürülmeli"ydi. Bunun da en kestirme ve en sonuç alıcı yolu "paralel yapının generali" olmakla suçlanmaktı, işte bugün yapılan odur.Çünkü Türkiye gerçekten bölünüyor.AKP'nin derdi, "millet ikna olana" ve "bir seçim daha kazanana" kadar bu bölünmeyi gözden saklayabilmek?Muhalefetin ilgili komisyonda, "Bu gidişat bölgede bağımsız bir Kürdistan devletinin kurulma sürecini hızlandıran bir gelişme midir?" sorusuna Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun cevabı ibretliktir:"Kürtlerin kendi aralarında birleşerek büyük bir Kürdistan kurmaları sinyallerini biz görmüyoruz."Oysa PKK ile Barzani kol kola vermiş, toprakları, bankası ve bütün kurumları teşekkül etmiş olan devlet için sıra orduya gelmiş diyerek "Büyük Kürdistan Silahlı Kuvvetleri"nin temellerini atmaya başlamışlar. Bunun böyle olduğu nereden malum?Başbakan Ahmet Davutoğlu Irak'a gitti. Ne olduysa orada oldu. Bu ziyaretteki gelişmeleri Kürt kızı, Türk milliyetçisi ve bu çizgisinin bedelini Silivri Cezaevinde ödemiş gazeteci Müyesser Yıldız açık istihbarat kanallarından takip etmiş:?Mesut Barzani, France-24'e verdiği demeçte, şunları söylüyordu: "Kürt milleti kendi kaderini tayin etme hakkına sahiptir. Süreç devam ediyor. Belki takvim biraz gecikebilir, ama asla bu hakkımızdan geri dönmeyeceğiz. Kürt halkı çok yakın zamanda kendi kaderini tayin edebilecek." "Yine bu arada Barzani'nin Sözcüsü Safeen Dizayi, Türkiye'nin peşmergeyi eğiteceğini, bunun müjdesini(!) Davutoğlu'nun vereceğini açıklayıp, "Eğitimin ilk adımı Kuzey Irak'ta, kaç kişi olacağı teknik konular" diyordu. (?)Bir haber daha; İhlas Haber Ajansı, bir dönem PKK'nın Merkez Komite üyeliğini yapan Dr. Süleyman kod adlı Sait Çürükkaya'nın Almanya'dan Erbil'e geçerek, peşmergeye savaş eğitimi vermeye başladığını duyurdu. Çürükkaya kim; 1993'te Bingöl'de 33 erimizin katliamında adı geçen biri. Geçtik. Peşmergenin çoğunluğunun PKK'lılardan oluşmasını, başlarına Almanya'dan bir PKK'lı gönderiliyor olması ve Türkiye'de TSK'nın, Peşmergeyi eğitmesi planları yapıyor."Yani Mehmetçiğe, "Düşmanını eğit" baskısı yapılıyor.Görünen o ki, "kırmızıçizgi" kararlılığı sürdüğü sürece 17-25 dolaplarını ortaya çıkaran polislerin başına gelen PKK dolabını deşifre eden Özel'in de başına gelecek? Onun için Özel bu olup bitenlere "Kumpas" diyor başka bir şey demiyor. Gerçekten de bu bir "kumpas"?ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden de zaten,"Türkiye'ye ihtiyacımız var!" diyor.Haçlı için Türkiye bir "ihtiyaç maddesi". En çok ihtiyaç duyduğu ise, TSK! Ya onların adına ölmesi için, ya Türkiye bölünürken sessiz kalması için?TSK'yı, PKK'yı eğit baskısı altında tutan hükümetin Başbakanı Davutoğlu, Güneydoğu'da kamu otoritesinin kalmadığını söylüyor. Bölgede kamu otoritesi niye yok? Asker'e süreç zarar görmesin kamuflajı ile "PKK'yı silahlı görsen de, sırtını dön" talimatı verildiği için yok. Sen biryandan "Bölgede kamu otoritesi yok" diyerek PKK'ya, "otoriteyi sağla" diyeceksin diğer yandan vatanında kamu otoritesini sağlamakla görevli Türk Silahlı Kuvvetleri'ni buralardan çekip PKK'lıların eğitimi için Irak'ın kuzeyinde görevlendirmek için baskı yapacaksın. "Hayır" diyen Genelkurmay Başkanı'na ise yandaş kanallarında "Paralelci" sopası gösterteceksin? Kamu otoritesi, kömür ocaklarında cesetleri çürüyen madencilerin sesini keserken, kamu otoritesi Ankara'da İstanbul'da mesela bir protestocu "hırsız var" derken, kamu otoritesi vatandaş yeşili korumak için nöbet tutarken "destan yazıyor!" da, Güneydoğu'da nasıl oluyor da aynı güvenlik güçlerinin önünde PKK silahlarıyla resmigeçit yapıyor, şehirlerin etrafına belediye dozerleri ile siperler kazıyor?Ey millet uyan artık!
Hasan Demir / diğer yazıları
- Artık yeter! / 02.11.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015