Türkiye'nin en çok ziyaret edilen kalesi

Antalya'nın incisi Alanya'nın sembolü haline gelmiş görkemli Alanya Kalesi, sadece tarihi önemiyle değil, aynı zamanda eşsiz manzarasıyla da ziyaretçilerini büyüleyen bir açık hava müzesidir. Yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu tarihi yapı, günümüzde hem yerli hem de yabancı turistlerin akınına uğrayan, bölgenin en önemli cazibe merkezlerinden biridir.

Tarihin Derinliklerinde Bir Yolculuk

Alanya Kalesi'nin tarihi, Helenistik döneme kadar uzanmaktadır. Ancak kalenin günümüzdeki ihtişamlı görünümünü kazanması, 13. yüzyılda Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad döneminde gerçekleşmiştir.

Sultan Keykubad, Alanya'yı ele geçirdikten sonra mevcut yapıları güçlendirmiş ve stratejik önemini artırmak amacıyla kaleyi yeniden inşa ettirmiştir. Bu dönemde kale, sadece askeri bir üs değil, aynı zamanda sultanın ikametgahı ve önemli bir ticaret merkezi olarak da kullanılmıştır.

Kale surları, yaklaşık 6.5 kilometrelik bir alanı çevrelemekte olup, üzerinde 140 burç ve 400'e yakın sarnıç bulunmaktadır. İç içe geçmiş üç bölümden oluşan kale, zaman içinde Bizans, Roma, Osmanlı gibi farklı medeniyetlerin izlerini taşımaktadır.

Ziyaretçiler, kalenin labirent gibi sokaklarında yürürken tarihi dokuyu yakından hissedebilir, Selçuklu dönemine ait Kızılkule, Tersane ve Süleymaniye Camii gibi önemli yapıları keşfedebilirler.



Göz Kamaştıran Manzara

Alanya Kalesi'nin en etkileyici özelliklerinden biri de bulunduğu konum itibarıyla sunduğu nefes kesen manzaradır.

Denizden yaklaşık 250 metre yükseklikteki bir yarımada üzerinde yer alan kale, Alanya Körfezi'nin turkuaz sularını, Toros Dağları'nın heybetini ve Alanya şehir merkezinin canlılığını panoramik bir şekilde gözler önüne serer.

Özellikle gün batımında kaleyi ziyaret etmek, gökyüzünün ve denizin renk cümbüşüne tanık olmak unutulmaz bir deneyim sunar.

Keşfedilmeyi Bekleyen Zenginlikler

Alanya Kalesi içerisinde ziyaret edilebilecek birçok tarihi yapı ve mekan bulunmaktadır:

Kızılkule: Selçuklu denizciliğinin sembolü olan bu sekizgen kule, hem mimarisi hem de tarihi önemiyle dikkat çekicidir. İçerisinde Alanya tarihi hakkında bilgi veren bir müze de bulunmaktadır.

Tersane: 13. yüzyılda inşa edilen Selçuklu tersanesi, denize açılan beş gözlü yapısıyla dönemin denizcilik faaliyetleri hakkında önemli bilgiler sunar.

Süleymaniye Camii: Kanuni Sultan Süleyman döneminde yeniden inşa edilen bu tarihi camii, Osmanlı mimarisinin güzel bir örneğidir.

İç Kale: Kalenin en yüksek noktasında yer alan İç Kale, Bizans döneminden kalma kilise kalıntıları ve Selçuklu sarayının bazı bölümlerini barındırır.

Damlataş Mağarası: Kalenin batı yamacında yer alan bu mağara, astım hastalarına iyi geldiği düşünülen özel atmosferi ve sarkıt-dikitleriyle ünlüdür.



Ziyaretçiler İçin Pratik Bilgiler

Alanya Kalesi'ne ulaşım oldukça kolaydır. Şehir merkezinden yürüyerek veya teleferik, otobüs ve taksi gibi toplu taşıma araçlarıyla kaleye çıkmak mümkündür.

Kale içerisinde yeme içme tesisleri ve hediyelik eşya dükkanları da bulunmaktadır. Kaleyi tam anlamıyla gezmek ve tarihi atmosferi solumak için birkaç saat ayırmak tavsiye edilir. Rahat ayakkabılar giymek, özellikle yaz aylarında şapka ve su bulundurmak ziyaretinizi daha keyifli hale getirecektir.