logo
27 NİSAN 2024

Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek

09.03.2024 00:00:00

 

Türkiye'nin dört bir yanından yükselen sesler, ülkenin karşı karşıya olduğu ekonomik sıkıntıların boyutunu ve vatandaşların bu durum karşısındaki beklentilerini açıkça ortaya koyuyor. Artan yaşam maliyetleri, yüksek enflasyon ve ekonomik istikrarsızlık, toplumun geniş bir kesimini olumsuz etkiliyor. Emekliler, sabit gelirli aileler, esnaf ve işverenler, mevcut ekonomik koşullar altında giderek artan bir mağduriyet yaşamaktadır.

Vatandaşlarımız, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor; evlerine ekmek götürmenin mücadelesini veriyor. Çarşıda, pazarda boş sepetler dolmuyor; maaşlar, temel ihtiyaçları karşılamaya yetmiyor. Bu zorluklar, toplumun genelinde bir huzursuzluk yaratmakta, vatandaşlarımız, ekonomik sorunlara ve sosyal problemlere kalıcı çözümler aramaktadır. Güvenlik, insani şartlarda yaşamak, özgürlüklerin korunması gibi temel beklentiler, günümüz Türkiye'sinde yankı bulan çağrılardır.

Ekonomik sıkıntılar sadece vatandaşların günlük yaşamını etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda sosyal ve politik atmosferi de şekillendiriyor. Yerel seçimlerde ve genel seçim atmosferinde, vatandaşlarımızın tercihleri, mevcut ekonomik koşulların bir yansıması olarak görülebilir. Seçmenler, mevcut yönetimden ve muhalefetten umduğu çözümleri bulamamış, alternatif arayışlarına yönelmiştir. Bu çerçevede, vatandaşlarımızın sesine kulak vermek, onların beklentilerini anlamak ve bu beklentilere cevap verecek politikaları geliştirmek, tüm siyasi aktörlerin öncelikli sorumluluğu olmalıdır. Ekonomik sıkıntılara pratik, uygulanabilir ve hızlı çözümler sunmak, yalnızca ekonomik bir zorunluluk değil, aynı zamanda sosyal bir adalet meselesidir.

Türkiye'nin ekonomik krizi, derinlemesine ve çok boyutlu bir sorun olarak karşımızda duruyor. Vatandaşlarımızın çözüm bekleyen çığlıkları, siyasi liderlerin ve politika yapıcıların dikkate alması gereken bir uyarıdır. Ekonomik istikrarın sağlanması, sosyal adaletin tesisi ve vatandaşlarımızın refahının artırılması, ancak gerçekçi, kapsayıcı ve sürdürülebilir politikalarla mümkündür. Bu süreçte, her bir vatandaşımızın sesine kulak vermek ve onların beklentilerini karşılamak, geleceğimizi şekillendirecek en önemli adımdır.

Bu ekonomik sorunlar dün olduğu gibi bugünün de konusu. Neden bugün bunları yazıyoruz. Çünkü vatandaş seçim dönemi hatıra gelir, bir şekilde oyu alınır, ardından nadasa bırakılır. Bu ayın sonunda yapılacak yerel seçimler münasebetiyle halkımız yeniden hatırlandı. Özellikle oy deposu olan ev hanımlarımız, emeklilerimiz ve sabit gelirlilerimiz. Şimdi yapılan bu kesime yönelik algı yönetmek ve ağızlarına bir parmak bal çalmak. Ardından olacaklar 'aynı tas aynı hamam' kabilindendir.

Oysa mesele enine boyuna masaya yatırılmalı ve artık kronikleşmiş bu sorunlar çözülmelidir.

Vatandaş, artan enflasyon, işsizlik ve hayat pahalılığı karşısında ezilirken, çözüm arayışları da hız kazanıyor.

Peki, ekonomideki sorunlar nedir ve vatandaş bu sorunlara karşı ne bekliyor?

Yüksek enflasyon: Yıllık enflasyon şubat ayı TÜİK enflasyon rakamlarına göre yüzde 67'yi aşmış durumda. Ancak gerçek enflasyonun çok daha yüksek olduğu ve ENAG' a göre yüzde 122'lere yaklaştığı ifade ediliyor. Bu durum, vatandaşın alım gücünü önemli ölçüde düşürüyor.

Artan işsizlik: İşsizlik oranı resmi olarak yüzde17'ye yakın. Ancak, bu rakamın da gerçeği yansıtmadığı ve gerçek işsizliğin çok daha yüksek olduğu biliniyor.

Hayat pahalılığı: Gıda, giyim, barınma gibi temel ihtiyaçların fiyatları sürekli artıyor. Vatandaş, temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanıyor.

Vatandaş insanca yaşayabilmek için bu sorunlara karşı tabi olan haklarını istiyor.

Ekonomide istikrar: Vatandaş, öncelikle ekonomide istikrar ve öngörülebilirlik istiyor. Fiyatların sürekli artmasından ve geleceğe dair belirsizlikten bıkmış durumda.

Alım gücünün artması: Vatandaş, alım gücünün artmasını ve temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek kadar maaş ve geliri olsun istiyor. İş imkânlarının artması: Özellikle gençler, işsizlik sorununa çözüm bekliyor. Yeni iş imkânları ve işsizlik sigortasının iyileştirilmesini istiyorlar. İşte seçim sürecinde seçmene dayatılan denenmiş olan siyasiler ve partileri bu sorunları çözecek liyakatte değiller. Bu sorunların köklü çözümü ancak Prof. Dr. Haydar Baş Hocamıza ait olan Milli Ekonomi Modeli (MEM) ve Sosyal Devlet Milli Devlet projeleri ile mümkündür. Bunu yapabilecek lider BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş ve kadrosudur. Parti programında, ekonomiyi düzeltmeye yönelik birçok somut çözümler yer almaktadır. MEM ile dışa bağımlılıktan kurtularak, kendi kendine yeten bir ekonomi hedeflenmektedir. MEM'in uygulanması ile adil gelir dağılımı gerçekleşecektir. Asgari ücretin ve emekli maaşlarının yükseltilmesi, yoksullukla mücadele edilmesi gibi konuların çözümü gerçekleşecektir. Tüketim eksenli bir model olan MEM ile vatandaşın alım gücü arttıkça üretim ve istihdam da artacaktır. Sonuç olarak seçmeni Bağımsız Türkiye Partisi'ne destek vermeye çağırıyoruz. Yerel seçimler, yerelden genele ülkemiz için bir umut ve kurtuluş kapısı olmalıdır.

 
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
Hüseyin Baş'tan tasarruf çağrısı
'Örtülü ödenekten, Saray'dan başlasın'
3 maaşlı eski bakan, Bilim Kurulu Üyesi!
Yeşilay kime çalışıyor?
Bakan'dan asgari ücret açıklaması
'Ekonomi denge işidir'
'Bedeli ben ödedim, hesabı siz tutacaksınız'
Asker selamıyla gitti!
Muş'ta tedirgin eden görüntü
Aniden ortaya çıktı
İsrail Gazze'de tüm yaşam alanlarını yok ediyor
Su kuyularının yüzde 70'i tahrip oldu
ABD üniversitelerinde İsrail karşıtı eylemler genişliyor
Protestolara işçi sınıfı da dahil oldu
UNRWA çalışanlarının soruşturmaları askıya alındı
İsrail iddialarını kanıtlayamadı
İYİ Parti'de seyircisiz kurultay günü
4 adaydan son mesajlar
500 milyar liralık ekonomi oluşturması bekleniyor
Esnafın gözü düğünlerde!
Özgür Özel hiç bu kadar övgü almamıştı
Kılıçdaroğlu, yandaşların hedefinde
'Saray daveti' tartışması sürüyor
AKP’ye suç ortağı bir CHP mi?
Otoyolda benzin yüklü tanker paniği
Yol kapatıldı evler boşaltıldı
Esrarengiz kazazede
Ölmemiş, yüzerek kaçmış!
Lokanta ve kafelerle ilgili tebliğ Resmi Gazete'de
KDV'ye hassas ayarlama
Hüseyin Baş'tan tasarruf çağrısı
'Örtülü ödenekten, Saray'dan başlasın'
3 maaşlı eski bakan, Bilim Kurulu Üyesi!
Yeşilay kime çalışıyor?
Bakan'dan asgari ücret açıklaması
'Ekonomi denge işidir'
'Bedeli ben ödedim, hesabı siz tutacaksınız'
Asker selamıyla gitti!
Muş'ta tedirgin eden görüntü
Aniden ortaya çıktı
İsrail Gazze'de tüm yaşam alanlarını yok ediyor
Su kuyularının yüzde 70'i tahrip oldu
ABD üniversitelerinde İsrail karşıtı eylemler genişliyor
Protestolara işçi sınıfı da dahil oldu
UNRWA çalışanlarının soruşturmaları askıya alındı
İsrail iddialarını kanıtlayamadı
İYİ Parti'de seyircisiz kurultay günü
4 adaydan son mesajlar
500 milyar liralık ekonomi oluşturması bekleniyor
Esnafın gözü düğünlerde!
Özgür Özel hiç bu kadar övgü almamıştı
Kılıçdaroğlu, yandaşların hedefinde
'Saray daveti' tartışması sürüyor
AKP’ye suç ortağı bir CHP mi?
Otoyolda benzin yüklü tanker paniği
Yol kapatıldı evler boşaltıldı
Esrarengiz kazazede
Ölmemiş, yüzerek kaçmış!
Lokanta ve kafelerle ilgili tebliğ Resmi Gazete'de
KDV'ye hassas ayarlama
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.