"Her nefis ölümü tadacaktır" ayeti yazar tabutların üzerine örtülen yeşil örtülerde. İnsanlara ölümü hatırlatmak için? Ölüme, öldükten sonra dirilmeye her Müslüman iman etmiştir. Peygamber Efendimiz, "Günde 70 kez ölümü düşününüz."buyuruyor. Ölümü düşününüz tavsiyesi ölümden korkalım diye değildir ama. Ölüme hazır olalım diyedir. Bu dünyaya çok da meyletmeyelim diyedir. Aslında bir kavuşmadır ölüm. Şeb?i Arus'dur, Mevlana olabilene. Bu hayatın bir anlamı yoktur. Malın, mülkün, bedenin, canın, makamın, mevkiin; Hz. Hüseyin'in yareni olabilene. İnandıkları, kutsal saydıkları, vatanı, milleti uğruna canını hiçe saymaktır; Seyit Onbaşı olabilene, Kara Fatma olabilene.Ama bir de yok yere ölümler var. Hiç uğruna harcanan insanlar var. Önemsenmeyip, değer verilmeyip menfaatler uğruna harcanan canlar var. Maalesef ki Yeni Türkiye adıyla güya yeniden kurulmaya çalışılan ülkemiz bu konuda dünya birinciliğine oynuyor. Yeni Türkiye'nin her yeri ölüm kokuyor. Gezi Parkı olaylarında İstanbul'un göbeğinde gencecik canlar sokaklarda can verdi. Soma'daki maden kazasında yüzlerce madencimiz sırf tedbirsizlikten, işverenin cebi biraz daha dolsun diye alınmayan önlemlerden kısacası umursanmadıklarından öldüler. Şimdi Ermenek'te aynı şey. Cenazeleri bile yok ortada. Boğaz'da alabora olan teknede umutları çalınmış, paraları alınmış, istismar edilmiş onlarca mülteci boğularak, donarak can verdiler. Üstelik çocuklar da var içlerinde. Güneydoğu'da analar ağlamasın, şehit haberleri gelmesin diye başlatılan açılım süreciyle beraber daha da çok askerimiz öldü, ölüyor. Üstelik sadece savaşırken ölmüyor. Çarşıda annesine hediye aldığı telefonu kargoya verirken, hamile eşinin canı çekti diye ayva almaya giderken, haince kurulan pusularla ölüyor. Oradaki gençler yeterli eğitim hizmeti alamayıp cahil bırakılarak, iş, aş bulamayıp ortada kalıp kandırılarak dağa çıkarılıyor, orda ölüyor. Komşu Müslüman kardeşlerimiz bizim elimizle gönderilen silahlarla, bombalarla ölüyor. Bizim verdiğimiz 'katli vaciptir!' fetvaları yüzünden ölüyor. Atanamayan öğretmen KPSS sonucu beklerken kanser olup ölüyor. Öğrenci bonzai, uyuşturucu hap belasından ölüyor. Vatandaş geçinemiyor, borç içinde. Cinnet geçiriyor, karısını, çocuğunu öldürüyor, pişman olup kendini de öldürüyor. Her gün öldürüyoruz, her gün ölüyoruz. Hem de hiç hak etmediğimiz şekilde ve boş yere...Yeni Türkiye'de her yer ölüm kokuyor. Ve bu ölüm kokusu bizi öyle kötü etkilemiş olacak ki; bizim de içimizde her gün duyarlılığımız ölüyor?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Asude Havuzlu / diğer yazıları
- Mutluluk… / 22.11.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020