Yunanistan'dan utanç itirafı

Yunanistan'da Göç ve İltica Bakanlığı'nın, Dışişleri Bakanlığı ile birlikte 7 Haziran tarihinde yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Suriye, Afganistan, Somali, Pakistan ve Bangladeş'ten gelen tüm sığınmacılar için "güvenli üçüncü ülke" olduğunu açıklamış, bu gelişme ülkedeki STK'ların tepkisini çekmişti. Gelişme üzerine bu hafta Yunanistan'da Yunan Mülteci Konseyi liderliğinde toplanan bazı sivil toplum örgütleri (STK) basın açıklamasında bulunarak, hükümetin bu söyleminin ve mültecilere uyguladığı politikanın yanlış olduğunu dile getirdi. Yunan Mülteci Konseyi Başkanı Alexandros Konstantinou, ülkelerinde bulunan mültecilerin yüzde 67'sini Suriye, Afganistan, Somali, Pakistan ve Bangladeş'ten gelen kişilerin oluşturduğunu ve bu sığınmacıların büyük bir çoğunluğunun da Türkiye üzerinden Yunanistan'a giriş yaptığını söyledi. Atina hükümetinin bu tarzda söylemlerde bulunmaya devam etmesi durumunda Yunanistan'daki sığınmacı krizinin çözülemeyeceğini ifade eden Konstantinou, "Binlerce mülteci Yunanistan'a sığınıyor. İltica başvuruları kabul edilmeyen sığınmacıların çoğu ülkeyi terk etmedi. Bu insanların sağlık sisteminden faydalanma gibi bir durumları yok. Her an gözaltına alınabilirler. Ülkede başıboş geziyorlar" diye konuştu.

Sığınmacıları ölümle yüz yüze

Mart 2020'den bu yana sayıları giderek artan ve Yunanistan'dan geri itilen mültecilerin ülke adına bir utanç kaynağı olduğunu ifade eden Konstantinou, Yunanistan'da mültecilere uygulanan politikaların sığınmacıları entegre etmeye yardımcı olmadığını dile getirdi. Konstantinou, ayrıca geri itilen birçok sığınmacının da ölüm riski altında olduğunu belirterek, bu uygulamanın sonlanması gerektiğini de sözlerine ekledi. Sivil toplum örgütü Pro Asyl üyesi Karl Kopp da Yunanistan'da büyük bir mülteci yoğunluğu olduğunu belirterek, binlerce sığınmacının başvurusunun reddedildiğini ve bu durumun da insan kaçakçılarına uygun bir zemin hazırladığını ifade etti. Konuyla ilgili bir basın açıklaması yapan Yunan Mülteci Konseyi'nin etkinliğine birçok STK katıldı. Konsey, Atina hükümetinin mültecileri geri püskürtme politikasının insan haklarına aykırı olduğunun da altını çizdi. Yunanistan'da son dönemde Türkiye'den AB sınırlarına giriş yapmak isteyen mültecilerin Ege Denizi ya da Meriç Nehri üzerinde Yunan güvenlik ekipleri tarafından yakalanarak Türkiye'ye geri gönderildiğine dair birçok vaka yaşandı. Yunan makamlar konuyla ilgili iddiaları reddetse de, medyaya konuşan mülteciler ellerinde video ve ses kayıtları olduğunu ifade ediyor. Geçtiğimiz günlerde Uluslararası Af Örgütü hazırladığı raporda, göçmenlerin Türkiye'ye geri itilmesinin Yunanistan'ın fiili sınır politikası haline geldiğini belirtilerek Avrupa Birliği'nin Atina hakkında ihlal prosedürü başlatmasını istemişti.