Züğürt Ağa

Şener Şen'in başrolde oynadığı Nesli Çölgeçen'ın Züğürt Ağa filmi, lise yıllarımızın yapımıdır.

Son on yılda R. T. Erdoğan, Ankara Devlet tiyatrosu olarak adeta Züğürt Ağa rolünü oynamaktadır.

Türk ekonomisi tepetaklak...  Dolar dolu ayakkabı kutuları raflardan düştü; AKP ekonomisini altüst oldu.

Bu arada ayakkabı kutularındaki dolarların İran'la bağlantılı olması sebebiyle; Erdoğan, soluğu İran'da aldı? Ne çıktı; hiçbir şey!

Merkez Bankası (MB), son barutunu da attı; tek celsede 3-4 milyar dolarla piyasaya müdahale etmek zorunda kaldı.

Lakin döviz fiyatları, bana mısın, demedi.

MB kasasında 20-25 milyar dolar emanet para vardı; o da eridi gitti.

Birkaç saat içinde Türkiye yüzde 15-20'ler düzeyinde devalüasyon yaşadı.

Faizleri artırmaktan başka yol bilmeyen MB, yüzde 125'leri aşan oranda "şok faiz" artırımına gitti. Ne oldu?

Ekonomi hızla baş aşağı gitmeye devam ediyor.

Erdoğan'ın borçlandığı ve Hazine'sini paralarıyla doldurduğu küresel tefecilerin "piyasa barometre"leri yahut "parametre"leri, Türk ekonomisinin notunu durağandan negatife çevirdi.

Erdoğan'ın, son zamanlarda, "biz geldiğimizde döviz rezervimiz 27,5 milyar dolardı şimdi 130 milyar doların üzerinde" diye keyif bağışlıyordu.

Bu 130 milyar rakamın reel bir rezerv olmadığı ve emanet sanal rakam olduğu ortaya çıktı.

2001 krizinde 22. 4 milyar dolar civarında döviz rezerviyle ülke ekonomisi battı; bugün 23-24 milyar dolar reel döviz rezervimiz var? Onlar da emanet!


Türk ekonomisi "derin kriz"in tam merkezinde? Büyük depremlerden kısa süre gök gürültüsünü andıran korkunç bir ses yayılır. O, büyük depremin ayak sesidir.

Döviz ve faizdeki vaziyet böyle bir deprem sesidir.

Asıl zelzele ve tufan arkadan geliyor.

Çünkü aylık cari açığımız yaklaşık 6 milyar dolar; aylık kısa vadeli dış borç ödememiz ise 10-12 milyar dolar? Toplam 18 milyar dolar.

AKP her resmi günde 1 milyar dolar bulması lazım ki, çark dönsün!

Nereden bulacak? 

Anası ağlamış vatandaşa, çiftçiye, esnafa ve sanayiciye vergi ve zam salarak hiç bu para toplanır mı? 

Yahut kimden borç alacak?!

Ekonomi notunun negatife çevrilmesi, borç veren tefecilerin ve sıcak para sermayedarlarının tufana yakalanmamak için ufak ufak sıvışacaklarının işaret fişeğidir.

O halde hükümet açığını ne ile kapatacak, ödemelerini ne ile yapacak?!

Bu tablo, sadece AKP ekonomisinin değil, aynı zamanda liberal kapitalizmin ABD ve AB ülkelerinde olduğu gibi Türkiye'de de iflasının resmen ilanıdır? Kimse millete numara çekmesin!

Akılları Papaz Malthus'un liberal kapitalizmiyle iğdiş olmuş İslamcılar mı Erdoğan'ı kurtaracak? 

Ekonominin "e"sinden anlamayan Fehmi Koru'nun atmasyonları ve cehl-i mürekkep korosunun resitalleri mı müflis ekonomiyi toparlayacak!?

Veya liberal kapitalizmin faiz artırımı dahil son enstrümanlarını dahi kullandıkları halde baş aşağı gitmeyi engelleyemeyen başkan, bakan ve vekiller mi kurtaracak?!

Para kim, siz kim? Paradan ne anlarsınız siz?!  

Paranın ne olduğunu bilseydiniz; MB kasasını yabancıların banknotlarına mahkum eder miydiniz?!

Bilmeyebilirsiniz, anlarım? Lakin bilmediğiniz halde bir bilene sormayıp devlet ve milleti batırmanızın izahı yoktur.

Vallahi ne gaflet, ne cehalet, ne de dalalet bu ahvalinizi izaha yetmez!

Çünkü yeni para formülleri ortaya koyan, devlet ve milletin yıllık emek, üretim ve alınteri olan GSMH'sı karşılığında ülkenin para ihtiyacını karşılamanın matematiğini yazan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yanı başınızda iken? 

2005'ten bu yana kendisinin Milli Ekonomi Modeli ile ekonomisini şahlandırmış Rusya'nın Devlet Meclisi DUMA'sında ağırladığı Prof. Dr. Baş, Rusya'dan önce bu gerçekleri sizlere anlatmışken; sizin ekonomik gaflet, cehalet ve dalaletinizin izahı olamaz.

Göz göre göre devlet ve milleti batırıyorsunuz!

Türk milletini batırma hizmeti ve siyasetine karşılık ayakkabı kutularınızı milyar dolarlarla doldurabilirsiniz; lakin Allah'a yemin olsun ki, haram dolarlar sizin için de, nesliniz için de yılan kılçığıdır!

ABD, Japonya, İngiltere, Rusya, Çin? vs devletlerin kendi GSMH'ları karşılığında "milli para"larını basmalarına ve Türkiye olarak size de o banknotları faiz yüküyle birlikte kredi olarak vermelerine, MB ekranında görülen onların bu banknotlarına karşılık TL basmaya, böylece devlet ve milletimizi borca batırmaya razı oluyorsunuz? Fakat Prof. Dr. Baş'ın, "Türkiye de bağımsız devlettir, o halde biz de GSMH'mız karşılığında TL'mizi basalım, o zaman TL bizim paramız olur" demesini anlamazlıktan geliyorsunuz. 

Buna siyaset denmez, buna göz göre göre ülkeyi batırmak denir? Bırakın bu züğürt ağalık taslamalarını; ekonominin kitabını yazmış Haydar Hoca'ya kulak verin, siz de kurtulun, devlet ve millet de kurtulsun.

Türk milleti, bu seçimde herhalde artık müflis züğürt ağaları sandığa gömecektir? Milletin kendisi bilir; bunları gömmezse, kendi gömülecektir!