İstanbul’da yapılan Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Sempozyumu’nda başta Rusya’dan Prof. Dr. Victor Minin olmak üzere birçok bilim adamı Prof. Dr. Haydar Baş hocamıza hitaben “Siz çalışarak çok yoruluyorsunuz, buna gerek yok. Dünya istese de, istemese de sizin ayaklarınıza gelecek” demişti.
ABD mali uçurumda
Yıl 2008, Amerika’da yaşanan ‘mortgage krizi’ ile ABD’de yaşanan ekonomik kriz bütün çabalara rağmen devam ediyor. Newyork’taki Amerikan para piyasası Wall Street’te toplanan halk “biz yüzde 99’uz” eylemlerine başladı. Paranın yüzde 99’unun halkın yüzde 1’lik kesimine gidişini protesto ettiler. Bu eylem ABD’deki gelir dağılımının ne kadar adaletsiz olduğunu gösteriyordu. Öyle ya, ev kredisini bankaya ödeyemeyen halk derin bir krizin başlamasını tetiklemişti.
Bush tarafından, krize çözüm olsun vergiler düşürülmüş, sosyal harcamalar arttırılmıştı. Bu tedbir kapitalizmin ruhuna uymadığı için belli bir süreliğine kabul edilmişti. Bu süre doldu, ancak alternatif çözüm yolları bulunamadı. Bu ABD’yi mali uçurumun kenarına kadar getirdi. Başka çare bulunamadığı için süre uzatıldı. Bu yaşanan sonuç vergiye dayalı, tüketimi kısıtlayıcı modellerin bittiğini gösteriyor.
2012’de Avrupa’da halk sokaklarda idi
Gelelim Avrupa’ya. Ekonomik krizden dolayı Avrupa Birliği devletleri sarsılıyor. Birliğe üye devletler birlikten çıkmak için fırsat kolluyorlar. İngilizler, biz AB’den çıkalım, Türkler girsinler deme noktasına geldiler. Almanya ve Fransa dâhil bütün Avrupa devletleri ekonomik çıkmazın içindeler. Kemer sıkan Avrupalılar kendilerini sokaklara atıyorlar, protestoların ardı arkası kesilmiyor.
Türkiye batının
kuyruğunda
Gelelim batının kuyruğuna takılan ülkemiz ekonomisine. KİT’lerin özelleştirilmesinden sonra yapılan zamlar daha çok dikkat çeker oldu. Ancak çarkın dönmesi için zamlar da yetmiyor. Bu defa ceza kalemleri ve miktarları arttırılmaya başlandı. 2013 yılı çeşitli vergi, harçlar ve cezalar ile dolu bir yıl olacak. Yılın ilk vergi zammı ortalama yüzde 7,80 oranında oldu. Artık insanlar paraları olmadığı için ekmeklerini bile kredi kartıyla alır oldular. Bu bile bireysel planda, insanları faiz sarmalına düşürmenin bir yoludur. Son bir yılda Türkiye’de toplam bireysel kredi kartı borçları yüzde 29 artmış durumdadır. Tüketici kredileri borcu, yüzde 91 artmıştır.
Kapitalizmin bitişi ve Milli Ekonomi Modeli’ne geçiş
Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in tüketim eksenli Milli Ekonomi Modeli’ne olan ihtiyaç daha çok ortaya çıktı. ‘İş Aş Haydar Baş’ söylemiyle formülize edilen Milli Ekonomi Modeli tüketim eksenli tek modeldir. Bu modelde tüketicinin tüketim kapasitesi arttırılarak, üretim ve iş sahaları artış göstermekte ve emme basma tulumba gibi büyüme süreci devam etmektedir. Mali zenginlik, sosyal ve milli devlete de hayat kaynağı olacaktır.
2012’nin ekonomik perspektifine baktığımızda, Rusya başta olmak üzere yüze yakın devletin üretim eksenli Kapitalist modelden, tüketim eksenli Milli Ekonomi Modeli’ne doğru adım adım geldiği görülmüştür.
Sonuç, sadece ülkemizde değil, tüm dünyada ekonomik krizin çözüm adresi Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in Milli Ekonomi Modeli’dir.
ABD mali uçurumda
Yıl 2008, Amerika’da yaşanan ‘mortgage krizi’ ile ABD’de yaşanan ekonomik kriz bütün çabalara rağmen devam ediyor. Newyork’taki Amerikan para piyasası Wall Street’te toplanan halk “biz yüzde 99’uz” eylemlerine başladı. Paranın yüzde 99’unun halkın yüzde 1’lik kesimine gidişini protesto ettiler. Bu eylem ABD’deki gelir dağılımının ne kadar adaletsiz olduğunu gösteriyordu. Öyle ya, ev kredisini bankaya ödeyemeyen halk derin bir krizin başlamasını tetiklemişti.
Bush tarafından, krize çözüm olsun vergiler düşürülmüş, sosyal harcamalar arttırılmıştı. Bu tedbir kapitalizmin ruhuna uymadığı için belli bir süreliğine kabul edilmişti. Bu süre doldu, ancak alternatif çözüm yolları bulunamadı. Bu ABD’yi mali uçurumun kenarına kadar getirdi. Başka çare bulunamadığı için süre uzatıldı. Bu yaşanan sonuç vergiye dayalı, tüketimi kısıtlayıcı modellerin bittiğini gösteriyor.
2012’de Avrupa’da halk sokaklarda idi
Gelelim Avrupa’ya. Ekonomik krizden dolayı Avrupa Birliği devletleri sarsılıyor. Birliğe üye devletler birlikten çıkmak için fırsat kolluyorlar. İngilizler, biz AB’den çıkalım, Türkler girsinler deme noktasına geldiler. Almanya ve Fransa dâhil bütün Avrupa devletleri ekonomik çıkmazın içindeler. Kemer sıkan Avrupalılar kendilerini sokaklara atıyorlar, protestoların ardı arkası kesilmiyor.
Türkiye batının
kuyruğunda
Gelelim batının kuyruğuna takılan ülkemiz ekonomisine. KİT’lerin özelleştirilmesinden sonra yapılan zamlar daha çok dikkat çeker oldu. Ancak çarkın dönmesi için zamlar da yetmiyor. Bu defa ceza kalemleri ve miktarları arttırılmaya başlandı. 2013 yılı çeşitli vergi, harçlar ve cezalar ile dolu bir yıl olacak. Yılın ilk vergi zammı ortalama yüzde 7,80 oranında oldu. Artık insanlar paraları olmadığı için ekmeklerini bile kredi kartıyla alır oldular. Bu bile bireysel planda, insanları faiz sarmalına düşürmenin bir yoludur. Son bir yılda Türkiye’de toplam bireysel kredi kartı borçları yüzde 29 artmış durumdadır. Tüketici kredileri borcu, yüzde 91 artmıştır.
Kapitalizmin bitişi ve Milli Ekonomi Modeli’ne geçiş
Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in tüketim eksenli Milli Ekonomi Modeli’ne olan ihtiyaç daha çok ortaya çıktı. ‘İş Aş Haydar Baş’ söylemiyle formülize edilen Milli Ekonomi Modeli tüketim eksenli tek modeldir. Bu modelde tüketicinin tüketim kapasitesi arttırılarak, üretim ve iş sahaları artış göstermekte ve emme basma tulumba gibi büyüme süreci devam etmektedir. Mali zenginlik, sosyal ve milli devlete de hayat kaynağı olacaktır.
2012’nin ekonomik perspektifine baktığımızda, Rusya başta olmak üzere yüze yakın devletin üretim eksenli Kapitalist modelden, tüketim eksenli Milli Ekonomi Modeli’ne doğru adım adım geldiği görülmüştür.
Sonuç, sadece ülkemizde değil, tüm dünyada ekonomik krizin çözüm adresi Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in Milli Ekonomi Modeli’dir.
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- Haydar Baş ve Türkiye'nin dönüşüm yolculuğu / 20.04.2024
- Seçmen eğilimi niçin değişti? / 08.04.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024
- Seçmen eğilimi niçin değişti? / 08.04.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024