logo
02 MAYIS 2024

58 kişi hayatını kaybetti, 77 kişi de kayıp

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: 'Kastamonu'da 62, yaklaşık 14-15'te Sinop'ta kayıp ihbarı var'
15.08.2021 09:16:00
58 kişi hayatını kaybetti, 77 kişi de kayıp
58 kişi hayatını kaybetti, 77 kişi de kayıp
Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kastamonu, Sinop ve Bartın'da 58 kişinin hayatını sel felaketinde kaybettiğini belirterek, 'Yarın itibari ile kampanyamızı başlatacağız. Şu ana kadar, 47 milyon 600 bin lira yardım yapıldı' dedi.



İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez başkanlıklarında, Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde Koordinasyon ve Değerlendirme Toplantısı gerçekleştirildi.



'Bugüne gördüğüm en ağır tablodur'

Toplantıdan sonra açıklamalarda bulunan Balan Soylu, 'Kastamonu'nun Bozkurt ve diğer ilçeleri, Sinop, Bartın'da meydana gelen sel felaketi sonrasında Cumhurbaşkanımızın talimatı ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. Karşı karşıya kaldığımız sel felaketi, mevsim normalleri, görülmeyen bir yoğunlukta yaşandı. Biz çok tartışılan, hatırlarsınız Artvin'e gittiğimizde, orada da gündeme getirilen HES'in biraz üzerinde ağaçların kökleri ile beraber yağmurun şiddeti sebebi ile kopartılıp, dağın tepesinde büyük bir çıplaklık açıldığın gördük. Normal olmayan bir manzara ile karşılaştık. Kastamonu Bozkurt ile ilgili söyleyebilirim, Sinop Ayancık ve selin vurduğu köyleri de ziyaret ettik. Orada da aynı tablo var. Yaşadığımız sel bugüne kadar gördüğüm en ağır tablodur. Sadece Bozkurttaki tablo, 5 değerinin üzerindedir. Esnaf açısından, kayıplarımız açısından ağır bir tablo var, altyapı açısından ve insan kaybı açısından ağır bir tablo var. Burada zannediyorum uzun erimli ve hummalı bir çalışma gerçekleştireceğiz' dedi.



'Bizi üzmektedir'

Bakan Soylu, daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

'Şunu ifade etmem gerekir, vatandaşlarımızın bilmesi gerekir; Biz Arhavi'den geldik, Muğla ve Antalya'dan geldik. Bundan önce Elazığ vardı. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve yönetiminde afet sonrası vatandaşımıza karşı en ufak bir mahcubiyet yaşamadık. Kimse 'nerede bu devlet'' demedi. Devlet tüm kurumları ile tablo ne kadar ağır olursa olsun, büyük bir çaba ortaya koymaktadır, koymaya da devam edecektir. Üzüldüğümüz noktalar var. Bu ülke hepimizin, bu millet hepimizin. Burada insanların yaralarını sarmak için çaba sarf ederken, 'nasıl bir dedikodu oluşturayım, buna nasıl zarar vereyim' düşüncesi içinde olanlar var. Biz işimize bakıyoruz. Cevap vermeye kendimizi sevk edersek işimizden alı koyulacağımız bir endişe içimizde var. Ama sahada gördüğümüz sahada tablo bizi üzmektedir'



'Yok öyle üç kuruşa beş köfte'

Sel bölgesindeki hummalı çalışmalara değinen Soylu, 'Bin jandarma, binin üzerinde AFAD personeliyle, bini aşkın kamyon, vidanjör ve bütün temizlik yapacak araçlar ile birlikte gıda dağıtılıyor, elektriğini veremediğimiz köylere enerji vermek için helikopter ile jeneratör gönderiyoruz. Sadece helikopterle dün ve bugün 20 ton gıda dağıttık. Cenazelerden insanların nakillerine karşı her şeyi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Vatandaşımızın bütün sorunlarına cevap vermeye çalışıyoruz. Hasar ve zarar tesitleri yapılıyor ve vatandaşlarımızın morali ayakta tutulmaya çalışıyor. Bu travma öyle kolay değil, birinci kattan dördüncü kata kaçanlar, saatlerce çatılarda kalanlar, çatılardan alınanlar, çatılardan alınırken 'ben ne yapacağım'' diye düşünenler çocukları ile başka yerde olanlar var. Biz hepsini yaşadık. Ankara'da durup siyaset yapacaksınız, buraya gelip tezvirat yapacaksınız. Yok öyle üç kuruşa beş köfte. Siyaseti gidin başka yerde yapın. Buranın insanı üzerinden siyaset yapmak ayıptır, insanlık dışıdır. Buranın üzerinden siyaset yapmak şeytanla işbirliğidir. Ayıptır. Bırakın bizi çalışalım'



'Doğru söylemezsek biz bedelini ödemeye hazırız'

"'Hep sağduyu davet ediyorum ama anlamıyorlar' diyen Bakan Süleyman Soylu, ' 'HES patlamış' diyorlar, gidin görün. Sizin elinizde böyle bir bilgi olsa bugüne kadar durur muydunuz' Bu borulu bir HES, barajlı bir HES değil ki nasıl patlasın. Milletin kafasını karıştıracaklar, 'bu sizin yüzünüzde oldu, bu şöyle oldu, böyle oldu' diyecekler ve bir siyaset üretecekler. Bu yalan makinalarına milletimizin itibar etmemesini bu ülkenin evladı olarak söylüyorum. Bir yalan daha. Koskoca adamlar bunlar. Üzülüyorum. '500 kişi-100 kişi öldü' deniliyor, Kimden duydun' 'oradan biri söyledi' diyorlar. Bir kişinin kaynak vermeden '500 kişi-100 kişi öldü' bilgisini vermesi kadar büyük bir sorumsuzluk var mı' Sonra biz söyleyince kötü oluyoruz. Bizim işimiz vatandaşı doğru bilgilendirmek. Doğru söylemezsek biz bedelini ödemeye hazırız' ifadelerini kullandı.



'Gri bakışı bir umuda, bir geleceğe döndürmek bizim görevimiz'

Vatandaşlar için çalıştıklarını kaydeden Soylu, 'Çünkü sorumluluk mevkiinde insanlarız. Ama siyaset yapan insanlar, tencerenin arkasını çalmak isteyenler, batıdakiler, sosyal medyadakiler durmuyorlar zaten. Ama burada işini yapmaya çalışanların ve vatandaşların gözündeki gri bakışı bir umuda, bir geleceğe döndürmek bizim görevimiz. Bu çocuklar okuyacak. 1 yaşındaki, 3 yaşındaki çocuklar bu tramvayı yaşadı. Belki ömürlerinde yağmurdan korkacaklar. 'Hükümete kara çalayım da ne çalarsam çalayım' düşüncesi olmaz'



'Hayatını kaybeden 58 vatandaşımızın 15'nin kimliği henüz belli değil'

Kastamonu, Sinop ve Bartın'da yaşanan sel felaketlerinde toplam 58 kişinin hayatını kaybettiğini vurgulayan Bakan Soylu, şöyle konuştu:

'Kastamonu'da 48, Sinop'ta 9, Bartın'da da 1 vatandaşımız hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden 58 vatandaşımızın 15'nin kimliği henüz belli değil. Kimliklendirme çalışması yapılıyor. Bakanlığımız Adli Tıp Kurumu bu konuda çalışmaları gerçekleştiriyor. Bizim 112 sistemimiz var, koordinasyon merkezi kurduk, istihbaratımızla bunları çalıştırıyoruz. Koordinasyon merkezimizde 26 grup çalışıyor. Elektriğinden suyuna kadar, beslenmesinden çadırına kadar her birini koordine ettiğimiz bir organizasyon şemamız var. Biz bunu devam ettiriyoruz' dedi.



"58 vatandaşımız hayatını kaybetti"

Kayıp rakamlarını da açıklayan Süleyman Soylu, 'Kayıplar 143 civarında. Daha sonra kayıplar arttı, bizim ulaştıklarımız oldu, yaşadıklarını gördüğümüz oldu. Bugün kayıp diye arıyoruz, cenaze var ama eşi yaşıyor. Bunları da düşerek 62 burada kayıp ihbarı, yaklaşık 14-15'te Sinop'ta kayıp ihbarı var. 'Bu 77'nin hepsi kayıptır' diye bir şey söylemiyoruz. Bunlar kayıp ihbarı ve bunların üzerinden yürüyoruz. Bütün bölgede 58 kaybımız var'



Bu ülkenin vatandaşı olarak, bazı konulara üzüldüğünü anlatan Bakan Soylu, şu ifadeleri kullandı:

'Ben, 'acaba aynı okullarda mı okuduk' Aynı vatan sevgisini mi aldık' Acaba aynı sağduyu ile mi yetiştirildik'' diye düşünüyorum. Bence muhalefet bu olmaması gerekiyor. Burada il, ilçe başkanları açıklama yapıyorlar. Siyaset böyle olmaz, biz de bu görevleri yaptık. Ayağınıza fırsat geldi, 'nasıl olsa kameralar buraya dönük, söylediğimiz söz Türkiye gündemine taşınacaksa ben bu sözü söyleyeyim' Bu memlekette Cumhurbaşkanımızın talimatı ile Muğla'daki tüm hasarları ödeyerek geldik. Muğla daha 14 gün önce oldu. Tarım hasarları, incelemesi devam ediyor ama ev eşyasından tutun ticaret, araç hasarına kadar ödeyerek geldik. Bu akşam arkadaşlarımız teyit ettiler. Antalya'da da bu hasarların büyük bir kısmı ödendi. Vatandaşlarımızın en çok ihtiyaç duyduğu anda ödendi. Şimdi, bunu biz Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın kaynak ve destekleri, AFAD'ın kaynakları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın kaynakları ile bir araya getiriyoruz. 'Selde araç hasarı 10 yıl önce, 15 yıl önce ödendi' diye bir şey yoktur.'



'Şu ana kadar, 47 milyon 600 bin lira yardım yapıldı'

'Zaten milletimiz yeteri kadar üzüldü. Biraz empati kurun. Bunu bilen vatandaşlarımız, 'siz bir yardım kampanyası başlatın' dediler. Ben 31 gündür Ankara'nın dışındayım. Diğer bakan arkadaşlarımda öyle. İki günden beri AFAD merkezine 'biz nasıl yardımda bulunuruz'' diye talepte bulundular. Biz bütün bunlarla alakalı Cumhurbaşkanımızın AFAD'a verdiği onayla birlikte, bir çalışmaya başladık. Yarın itibari ile kampanyamızı başlatacağız. Şu ana kadar, 47 milyon 600 bin lira yardım yapıldı. 60 milyon da taahhüt var. Pazartesi günü itibari ile zannediyorum onlar da yatıracaklar. Biz devlet olarak yaraları sarıyoruz ama vatandaşlarımız gönüllü şekilde katkı sağlamak istiyorlar, 'biz de bu işin içinde olmak istiyoruz' diyorlar. Aynısı Arhavi'de, Rize'de de oldu, yardımcı oldular. 'Bize bir hesap açın, yardımcı olmak istiyoruz' dediler. Biz bu şekilde vatandaşlarımızın mağduriyetlerinin büyük bir kısmını karşılamaya çalışıyoruz. Elimizdeki bütün imkanları kullanmaya çalışıyoruz. Vatandaşlarımız da mesaj atabilirler. İkinci el eşya ne olursunuz göndermeyiz. Biz bunun birincisini alabilme kabiliyetine sahibiz. Onu da istismar etmek istiyorlar.'



'50 bin liraya kadar kira ve eşya yardımı vereceğiz'

Yapılacak yardımlarla ilgili konuşan Soylu, 'Evini tahliye ettiğimiz tüm vatandaşlara, hasar olsun olmasın 3 bin lira vereceğiz. Evinde hasar olan vatandaşlara, Cumhurbaşkanımız da belirtmişti, 50 bin liraya kadar kira ve eşya yardımı vereceğiz. Herhangi bir tespit yapmadan yarın 10 bin lira ile başlayacağız. Hasar ve zarar tespit çalışmaları ile esnaflarımız, araçlarımız, tarım hasarlarının hepsi yapılıyor. Bütün vatandaşlarımızın mağduriyetlerini en üst seviyede gidermek için elimizden geleni yapacağız. 'Ankara Büyükşehir Belediyesini sokmadılar' diyorlar. Biz böyle bir ayrım yapmıyoruz. Sel de de yapmadık, yangında da yapmadık. Ama tezviratı çok iyi beceriyorlar ki başka bir şey becermiyorlar. Burada bütün kardeşlerimizle beraber çalışıyoruz. Bu duyguyu yaşamıyorlar. İnsan kurtarmanın sorumluluğunu, yardım etmenin sorumluluğunu yaşamıyorlar. Böyle bir sorumluluk içinde değiller. Hepimize maddi olarak bakıyorlar, bütün olaylara 'biz buradan nasıl bir siyasi rant elde edebiliriz' diye bakıyorlar. Bizi öldürün ama bu milleti öldürmeyin. Bir kere pozitif bir siyaset anlayışı içinde olun' ifadelerine yer verdi.



'Köy yollarının yarın akşam itibariyle yüzde 90'nunu bitirmiş oluruz'

Köy yollarının yapılması için büyük bir çaba sar edildiğini ifade eden Bakan Soylu, 'Köy yollarının yarın akşam itibariyle yüzde 90'nunu bitirmiş oluruz. Sayın bakanlarımızla, arkadaşlarımızla oturduk. Buraya 7 vali arkadaşımızı çektik. Sivas, Kütahya, Afyon, Çorum, Kırıkkale, Tokat valilerimizi çektik ve 'bütün il özel idaremiz ile gelin ve bize 48 saat içinde köy yollarını teslim edin' dedik. Onlar da bütün özverileri ile çalıyorlar'



'Türkiye'yi dışarıdan tahrik ettirmek isteyenler bunu yaptırıyorlar'

Son olarak Pendik'teki cem evine saldırı ile ilgili açıklamalarda bulunan Soylu, 'Ben 5 yıldır İçişleri Bakanlığı yapıyorum. Burnum koku almasını biliyor. Nasıl ekonomik olarak bizi sıkıştırmak isteyenler Türkiye'nin üzerine oyun kurmak istemişler ise batının ve başka yerlerin bir takım istihbarat örgütleri ciddi bir provokasyon içindedir. Buradan milletimize seslenmek istiyorum. Bakın, bugün Pendik'te bir cem evi ile ilgili hiçbirimizin tasvip etmeyeceği saldırı söz konusu oldu. Bu saldırıları ilk kez görüyor değilim. Bunların faillerinin ya ikisi ya üçü bulunmamıştır. Bunların failleri bulunmuştur. Türkiye'de bir Sünni-Alevi meselesi var mı' Bunu söyleyen çarpılır. Ama bir mesele var, 'hangi fay hattını tetikleriz, Kürt-Türk meselesini tetikleriz, Türkiye'ye gelen sığınan insanlarla milletimiz arasında bir nifak tohumu sağlayabiliriz' her daim, bu bir istihbarat çalışmasıdır. Bugünkü olaylarda failler de hemen yakalandı. İstanbul Valiliğimiz, emniyetimiz hemen yakalandı. Benimde az çok tecrübem var. Bu saldırganların Sünni, Alevi olması önemli mi' Bence önemli değil. Türkiye'yi dışarıdan tahrik ettirmek isteyenler bunu yaptırıyorlar. Kimlere yaptırıyorlar, ellerindeki elemanlara yaptırıyorlar. Kim yapıyorsa cezasını çekmelidir. Bu hem bir ahlaksızlık ve suçtur. Bugünküler, yapanlar alevi. Biz aynısını Tunceli'de yaşadık. Niye bunu yaptın dediğimizde, 'Ben Almanya'ya irtica etmek istiyordum. Bir siyasi sığınma talebi için bunu yaptım' diyor. Biz bunlarla çok karşılaşıyoruz. B,r Sünni de gelip bunu yapabilir. Hangi vakıfların kimlere para verip, Türkiye'nin nasıl içini karıştırmak istiyorlar bunları hepsini biliyoruz. Devletimize, milletimize güveniyoruz. Ankara'da Altındağ'da Suriyeli de olsa Afrikalı da olsa, birinin birini katletmesini kabul etmemiz mümkün mü' Biz Türkrüz, Müslümanız. Etnik köken üzerinden bir katliamı başka noktaya çekmek bize yakışır mı' Sayın Kılıçdaroğlu'nun tuzu kuru. Srebrenitsa'yı biz coğrafyamızda yaşamadık mı' İnsanları katletmediler mi' Irkçılık batının karakteridir ve bu coğrafyaya ihale edilmeye çalışılmaktadır. Biz bunu kabul etmiyoruz. Kim ortaya koyarsa koysun, biz bunu reddediyoruz. Toplandın, gittin, Suriyelilerin mahallesini bastın, eline ne geçti. Sen devlet misin' Biz Mevlana, Yunus'un çocuklarıyız' dedi. 
Tepkiler peş peşe geldi
1 Mayıs’ın kaybedeni Özgür Özel mi?
Özgür Özel'den Erdoğan görüşmesi öncesi kritik hamle
Eski genel başkanlarla görüştü
‘Benim adıma yalan uyduranlar benden sonra da çoğalacaktır'
Konu: Uydurma hadisler
Yasaklı 1 Mayıs'ın bilançosu açıklandı
210 kişi gözaltına alındı
İYİ Parti'de toplu istifa
İl yönetimi düştü
Dervişoğlu koltuğu Akşener'den devraldı
Karşılıklı jestler yapıldı
Yerlikaya'dan polislere teşekkür mesajı
'Sizlerle iftihar ediyorum'
Cesedi tarla sahibi tarafından bulundu
Köpek sürüsü parçaladı!
Konunun bir numaralı muhatabı cevapladı
Taksim inadı neden?
Barikatı aşmak isteyen gruplara müdahale edildi
Saraçhane'de polis müdahalesi
İstanbul'un enflasyonu nisanda yüzde 78.81'e yükseldi
Aylık artış yüzde 4.89
Taksim'e yürümek isteyen gruplara müdahale edildi
Birçok kişi gözaltına alındı
'Taksim özgürleşene kadar bu mücadele sürecek'
Özel'e de Taksim izni çıkmadı
Hak-İş'ten Taksim'de açıklama
Filistin bayraklı çelenk bırakıldı
Tepkiler peş peşe geldi
1 Mayıs’ın kaybedeni Özgür Özel mi?
Özgür Özel'den Erdoğan görüşmesi öncesi kritik hamle
Eski genel başkanlarla görüştü
‘Benim adıma yalan uyduranlar benden sonra da çoğalacaktır'
Konu: Uydurma hadisler
Yasaklı 1 Mayıs'ın bilançosu açıklandı
210 kişi gözaltına alındı
İYİ Parti'de toplu istifa
İl yönetimi düştü
Dervişoğlu koltuğu Akşener'den devraldı
Karşılıklı jestler yapıldı
Yerlikaya'dan polislere teşekkür mesajı
'Sizlerle iftihar ediyorum'
Cesedi tarla sahibi tarafından bulundu
Köpek sürüsü parçaladı!
Konunun bir numaralı muhatabı cevapladı
Taksim inadı neden?
Barikatı aşmak isteyen gruplara müdahale edildi
Saraçhane'de polis müdahalesi
İstanbul'un enflasyonu nisanda yüzde 78.81'e yükseldi
Aylık artış yüzde 4.89
Taksim'e yürümek isteyen gruplara müdahale edildi
Birçok kişi gözaltına alındı
'Taksim özgürleşene kadar bu mücadele sürecek'
Özel'e de Taksim izni çıkmadı
Hak-İş'ten Taksim'de açıklama
Filistin bayraklı çelenk bırakıldı

Hak-İş Genel Başkanı Arslan: 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür" dedi.
01.05.2024 19:22:00
İhlas Haber Ajansı
Hak-İş Genel Başkanı Arslan: 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür
Hak-İş Genel Başkanı Arslan: 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür
Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Hak-İş), 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kapsamında Kocaeli'de bulunan Seka Park'ta bir miting gerçekleştirdi.

Mitingde konuşan Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, tüm dünyadaki mazlum ve mağdurların yanında olduklarını belirterek, "Gözyaşı, dili ve vicdanı olmak zorundayız. Onun için savaşın acılarını yaşayanlara, iklim değişikliği, açlık ve yoksulluğun pençesinde çırpınanlara, mültecilere, göçmenlere merhamet elimizi uzatıyoruz. Filistin'de, Gazze'de, Kudüs'te, Yemen'de, Mısır'da, Suriye'de, Arakan'da, Doğu Türkistan'da, Afganistan'da ve dünyanın neresinde olursa olsun yapılan zulüm, soykırım ve vahşete karşı çıkıyoruz. Dünyanın tüm mazlum ve mağdurları için barış, özgürlük, demokrasi ve adalet talebimizi güçlü bir şekilde haykırıyoruz. 1 Mayıs, işçi iradesinin ve insan olma onurunun yükseldiği gündür" diye konuştu.

"Kişi başına düşen milli gelirin artması, daha iyi ücret seviyelerinin belirlenmesini talep ediyoruz"

Arslan, dayanışma için birlik ve beraberlik mesajı vererek, 1 Mayıs'ta Kocaeli'den sendikal taleplerini şöyle sıraladı:

"Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Toplu pazarlık kapsamının genişletilmesini, sendikal hak ve özgürlüklerin daha ileriye taşınmasını, sendikalara üye olduğu için işçilerin işten çıkarılmasının doğru bulmuyoruz, son bulmasını istiyoruz. Bugün, bu alanda ücretler üzerindeki ağır vergi yüküne bir kez daha dikkat çekiyoruz. Vergide adalet sağlanmasını, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasını istiyoruz. Aile yükümlülüklerini dikkate alan, adil bir vergilendirme sistemi, sürdürülebilir bir sosyal güvenlik modeli ve vergi denetiminde etkinliğin artırılmasını talep ediyoruz. Artan hayat pahalılığına karşı emekçileri koruyacak daha etkin politikaların hayata geçirilmesini istiyoruz. Enflasyon rakamlarının aşağı seviyelere inmesi, kişi başına düşen milli gelirin artması, daha iyi ücret seviyelerinin belirlenmesini talep ediyoruz. Ücretlilerin milli gelirden aldığı payın artırılmasını, ekonomik büyümeden ve refah artışından hak ettiğimiz payı istiyoruz. Büyüyen, gelişen Türkiye'den emekçiler daha fazla pay alsın istiyoruz. İnsanı merkeze alan, daha adil ve sürdürülebilir bir dünya ve Türkiye ekonomisi istiyoruz. Kayıt dışı istihdamın azaltılması, insan onuruna yakışmayan, güvencesiz çalışma sisteminin sona erdirilmesi, iş kazalarının son bulması ve daha iyi bir sosyal güvenlik sistemi için alanlardayız. İstihdamda kadın ve gençlere daha çok yer verilmesini istiyoruz. Annelik hakkının korunmasını, kreş ihtiyacının karşılanmasını istiyoruz. Gençlerin eğitim, staj, işe giriş ve istihdam imkanlarının geliştirilmesini istiyoruz. Çocuk işçiliği ile daha etkin mücadele edilmesini istiyoruz. Engellilerin toplumsal yaşama etkin bir şekilde katılımının sağlanmasını istiyoruz. Asgari ücret tespit komisyonunun yapısının katılımcı bir anlayışla yeniden belirlenmesini istiyoruz. 4857 sayılı iş kanunun, işgücünün değişen şartlarına uygun olarak iş güvencesi kapsamının genişletilmesini ve sendikal hak ve özgürlüklerin güçlendirilerek korunmasını talep ediyoruz. Kapsam dışında kalan emekçiler için kadro istiyoruz. 696 sayılı KHK ile kadroya geçen emekçiler için tayin, becayiş ve nakil hakkı istiyoruz. Mevsimlik ve geçici işçilerin sorunlarını da yakından biliyor ve tam çözümü için mücadele ediyoruz. Çaykur başta olmak üzere mevsimlik, geçici kamu işçileri ile kampanya işçilerinin sorunlarının çözülmesini istiyoruz. Kamu çerçeve protokolüne belediyelerin ve özel idarelerin de dahil edilmesini istiyoruz. Mahalli idarelerin iştiraklerinde/ şirketlerinde çalışan işçilere yılda 52 günlük ilave tediye ödenmesini istiyoruz. Belediyeler, belediyelere bağlı kuruluşlar ve belediye şirketlerinde çalışanların da enflasyon farkı, ilave artışlar ve iyileştirmelerden istisnasız olarak yararlanmasını istiyoruz. Ev işçileri ve bakım işçilerinin iş kanunu kapsamına alınarak sendikal haklarının sağlanmasını istiyoruz."

Hastane Bilgi Yönetim Sistemi Çalışanlar Derneği yöneticilerinden Tamer Kızılgün, 1 Mayıs'ta haklarını savunmak için buraya geldiklerini ifade ederek, "Bizler buraya 1 Mayıs'ta haklarımızı savunmak için geldik. 1 Mayıs işçiler için her ne kadar bayram olsa da biz taşeron çalışanlar için bayram olarak geçmiyor. Bizler 696 sayılı kanunda kadro dışı kalan taşeron kesimiz. Hastanede yaptığımız görev çok kritik ve önemli. Seçimlerden önce bakanımız Vedat Bilgin müjde verdi. Bu müjdeyi hala bekliyoruz. Bakanımız değişti ama hala müjde gerçekleşmedi. Şu an da hiç kimse bundan bahsetmiyor. Bize her seçim öncesi sözler verildi. Bizler artık bu sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz" dedi.

Şehit Rıdvan Gürsoy, Kütahya'da son yolculuğuna uğurlandı

Kocaeli Gölcük Donanma Komutanlığı'nda geçirdiği kazanın ardından 2 yıldır tedavi gördüğü Ankara'da şehit olan Sözleşmeli Er Rıdvan Gürsoy, Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde dualarla son yolculuğuna uğurlandı.
01.05.2024 16:09:00 / Güncelleme: 01.05.2024 16:13:27
İhlas Haber Ajansı
Şehit Rıdvan Gürsoy, Kütahya'da son yolculuğuna uğurlandı
Şehit Rıdvan Gürsoy, Kütahya'da son yolculuğuna uğurlandı
27 Eylül 2022 tarihinde Milli Savunma Bakanlığına bağlı Kocaeli Gölcük Donanma Komutanlığı'nda geçirdiği kaza sonucu yaralanarak Ankara GATA Hastanesi'ne kaldırılan ve 2 yıldır tedavi gören Sözleşmeli Er Rıdvan Gürsoy (24), yaşam savaşını kaybederek şehit oldu.

Bekar olduğu öğrenilen şehit Gürsoy, Kütahya'nın Tavşanlı ilçesine bağlı Balıköy beldesinin Kadı Mahallesi'nde binlerce kişinin katıldığı cenaze töreni ile son yolculuğuna uğurlandı.



Şehit Gürsoy için Kütahya Müftüsü Dr. İrfan Açık tarafından öğle namazını müteakip kıldırılan cenaze namazının ardından helallik istendi. Cenaze namazının ardından şehit, askeri törenle gözyaşları arasında Balıköy mezarlığına defnedildi.



Cenaze törenine Kütahya Valisi Musa Işın, Kütahya Hava Er Eğitim Tugay ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, Gölcük Tersanesi Komutanı Tuğamiral Mustafa Saygılı, AK Parti İl Başkanı Mustafa Önsay, Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci, Tavşanlı Belediye Başkanı Ali Kemal Derin, Balıköy Belediye Başkanı Hasan Mehmet Yazkan, siyasi parti ilçe başkanları, şehit ve gazi dernekleri, Kıbrıs gazileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Ayvacık açıklarında 20 kaçak göçmen kurtarıldı

Çanakkale'nin Ayvacık ilçesi açıklarında Sahil Güvenlik ekiplerince 20 kaçak göçmen kurtarıldı.
01.05.2024 16:08:00
İhlas Haber Ajansı
Ayvacık açıklarında 20 kaçak göçmen kurtarıldı
Ayvacık açıklarında 20 kaçak göçmen kurtarıldı
Sahil Güvenlik Kuzey Ege Grup Komutanlığı ekipleri, Ayvacık ilçesi açıklarında açak göçmenler olduğu bilgisi üzerine harekete geçti.

Kaçak göçmenlerin olduğu lastik botun motor arızası nedeniyle sürüklendiği ve yardım talebinde bulunulduğu bilgisi üzerine Sahil Güvenlik Botu 'TCSG-905' tarafından lastik bot içerisindeki 5'i çocuk 20 kaçak göçmen kurtarıldı.

Kaçak göçmenler işlemlerinin ardından Ayvacık ilçesindeki Yabancıları Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edildi.

Şehit Mustafa Şen son yolculuğuna uğurlandı

Şırnak'ta devriye görevi sırasında meydana gelen trafik kazasında şehit olan Jandarma Asb. Çvş. Mustafa Şen'in (23) cenazesi memleketi Antalya'da defnedildi. Anne Ayşe Şen, 'Kıyamadım, doyamadım bebeğim' diyerek gözyaşı dökerken, Baba İsmail Şen de şehidin tabutuna sarılıp ağladı.
01.05.2024 15:43:00 / Güncelleme: 01.05.2024 15:46:59
İhlas Haber Ajansı
Şehit Mustafa Şen son yolculuğuna uğurlandı
Şehit Mustafa Şen son yolculuğuna uğurlandı
Şırnak'ta Gabar Dağı bölgesi Güleşli köyü sınırlarında bulunan petrol sahasında dün devriye görevi yapan Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanlığı'nda görevli tim, kobra tipi araçla seyir halindeyken, sürücü Uzman Erbaş N.C.'nin direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu trafik kazası meydana geldi. Kazada araçta bulunan Jandarma Astsubay Çavuş Mustafa Şen (23) ve Uzman Erbaş Ensar Enes Ertaş şehit oldu. Sürücü N.C. ile Asb. Çvş. K.Ç. yaralandı.

Şehit Şen'in acı haberi Antalya'nın Manavgat ilçesi Çakış Mahallesi'ndeki ailesine verildi. 2 katlı evde yaşayan ve çiftçilik yapan baba İsmail Şen ile ev hanımı anne Ayşe Şen acı haberin ardından gözyaşına boğuldu.



Jandarma Asb. Çvş. Mustafa Şen'in cenazesi bugün öğle saatlerinde Antalya Havalimanı'ndan ailesinin Manavgat'ın Çakış Mahallesi'ndeki evine getirildi ve burada helallik alındı. Evin önündeki alanda yapılan cenaze törenine ise Antalya Valisi Hulusi Şahin, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Halis Zafer Koç, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Tarık Hekimoğlu, İl Emniyet Müdürü Orhan Çevik, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.



Tören alanına askerlerin desteğiyle gelen Şen ailesinden anne Ayşe Şen, 'Kıyamadım, doyamadım bebeğim' diyerek gözyaşı döktü. Gözyaşları içinde ki Anne Ayşe Şen'i, elinden tutan kadın astsubaylar teselli etti.

Şehit Şen'in evinin önündeki alanda yapılan cenaze namazını İl Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya kıldırdı. Cenaze namazının ardından Türk bayraklı tabuta sarılan baba İsmail Şen, tabutu öperek ağladı. Askerlerin omzunda araca taşınan Şen'in cenazesi Yeni Mahalle Mezarlığı'na götürüldü. Törene katılan yakınları ve çok sayıda vatandaş, 1.5-2 kilometre uzaktaki mezarlığa yürüyerek, cenazenin taşındığı araca eşlik etti. Şehit Astsubay Mustafa Şen'in cenazesi mahalle mezarlığında toprağa verildi.



Vali Hulusi Şahin Şehit Babası İsmail Şen'e "Oğlumuz Mustafa, vatanımızın, milletimizin, Türkiye Cumhuriyetimizin, bağımsızlığımızın ve tevhidin sembolü. Bu kutsal bayrağımızın dalgalanması için canını feda etti. Bu kutsal bayrağı ben de öperek size emanet ediyorum. Başımız sağolsun" diyerek Türk Bayrağı takdim edip şehit ailesine başsağlığı diledi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.