40 bin üyeli İstanbul Barosu, başkan ve yönetimi belirlemek için genel kurulunu topluyor. Hafta sonu yapılacak seçimle İstanbul Barosu yeni başkan, yönetim ve denetim kurulu görevi devralmış olacak.
Barolar, adalet savaşçısı avukatların meslek örgütleridir. Adalet için savaşanlar bu kez başkanlarını belirlemek için "savaşacaklar"! İstanbul Barosu Başkanlığı için on aday yarışacak. Her bir adayın proje ve hedefleri var.
Türkiye'deki tüm baroların başkanları, yönetim ve denetim kurulu üyeleri 2018 yılının Ekim ayı içerisinde yapılacak seçimlerle belirlenmiş olacak.
Fransızca demir parmaklık anlamına gelen "Barreau" sözcüğünden dilimize geçen "Baro", 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 76.maddesine göre, avukatlık mesleğini geliştiren; meslektaşlar ve müvekkiller ile ilişkilerde dürüstlüğü ve güveni sağlayan; meslek düzenini, ahlâkını, saygınlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunan ve koruyan, meslektaşların ortak ihtiyaçlarını karşılayan çalışmalar yapan ve bu çalışmalarını demokratik ilkelere göre sürdüren kuruluşlardır.
Barolar meslek örgütleridir; ancak, herhangi bir meslek örgütü de değildir. Hak arama özgürlüğünü, savunma hakkını hayata geçiren bir mesleğin üyelerinin örgütüdür.
Hak arama özgürlüğünün etkili bir şekilde işlemediği, savunma hakkının tam bir özgürlük içinde ve gereği gibi yerine getirilemediği bir yerde, adil yargılanma hakkından, demokrasiden ve hukukun üstünlüğünden bahsetmek mümkün değildir. Bu nedenle baroların işleyişi ve işlevi ile avukatlık mesleğinin önem ve niteliği birbiriyle doğrudan ilişkilidir.
İnsanların hak ve hukukunu koruyacak ve güçlendirecek saygın ve etkili avukatların varlığı da, üyeleri arasında güçlü bir dayanışması olan, kurumlaşmasını tamamlamış, demokratik kültür ve geleneklere göre etkili şekilde işleyen, hukuk üreten, saygın bir kurumsal kimliğe sahip bir savunma örgütü olan baro ile mümkündür.
Avukatın ve onun meslek örgütü olan baronun saygınlığı, bağımsızlığı ve etkililiği, aynı zamanda yargının da saygınlığı ve bağımsızlığının teminatıdır.
Anayasa Mahkemesi bir kararında, "Yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden avukat ve avukatlık mesleği; hukuki sorunların ve anlaşmazlıkların adalete ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesi, hukuk kurallarının tam olarak uygulanması, bireylerin hak ve özgürlüklerinin korunması ve hukuk devletinin işlerliğinin sağlanması bağlamında, yaşamsal bir önem ve değere sahiptir. Bu amaçla, dünyanın bütün gelişmiş demokratik ülkelerinde, savunmanın ve savunma mesleğinin önündeki engeller kaldırılmış, uluslararası sözleşmelerle avukatların mesleklerini özgürce yerine getirmelerine olanak sağlanmış…" diyerek avukatlık mesleğinin önemini vurgulamıştır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de bir kararında avukatlık mesleği ile ilgili şu önemli tespiti yaparken, adaletin işleyişi ve hukuk devletinin sürdürülmesinde avukatların merkezi rolünü vurgulamaktadır:
"Avukatların haksız engellemelerle karşılaşmaksızın mesleklerini yerine getirirken özgür olmaları demokratik bir toplumun temel bir bileşeni ve özellikle adil yargılanma güvenceleri ile kişisel güvenlik hakkı, Sözleşme (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi) hükümlerinin etkili şekilde uygulanmasının gerekli bir ön koşuludur. Bu yüzden, avukatlık mesleği mensuplarının eziyet ya da tacize uğraması Sözleşme sistemini tam kalbinden vurur."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023