Almanya'da MEM örneği

Almanya'nın Der Spiegel Gazetesinin haberine göre ayda 1200 Euro karşılıksız para alarak hayatınızın nasıl değişeceğini analiz etmek için bir çalışma başlatıldı ve DIW (Deutsches Institut für Wirtschaftsforschung) araştırmacısı Jürgen Schupp gazeteye katılımcı olarak hangi sonucu beklediklerini açıkladı.

Alman çalışmasının başlatıcılarının açıkladığı şey; üç yıl boyunca her ay temel geliri olan 120 kişi 1200 Euro alacak ve hiçbir temel geliri olmayan 1380 kişiye de bu ödeme yapılacak ve bir karşılaştırma yapılarak yoğun bir şekilde sorgulanıp ölçülecek.

Amaç, herhangi bir koşul olmaksızın normal para aldıklarında insanların davranışlarının ve tutumlarının nasıl değiştiğine dair sağlam temellere dayanan bilimsel bilgiler elde etmektir:

Tembel mi yoksa yaratıcı mı? Çalışma saatlerini mi kısaltıyorlar yoksa işi tamamen mi bırakıyorlar? Fazladan zaman ve parayı sadece kendiniz için mi kullanıyorsunuz yoksa sosyal yardıma mı bağlısınız?

Aktivistler ayrıca tanınmış bilim insanlarını da insanların davranışlarındaki değişiklikleri ölçmek için bu çalışmaya dahil etti.  Davranış ekonomistleri, psikologlar ve kamu refahı araştırmacıları.

DIW araştırmacısı Schupp, vermiş olduğu röportajda şöyle demiştir:

"Mutluluk araştırması, daha fazla paranın refahı artırdığını uzun zamandır kanıtladı. Ancak daha fazlasını öğrenmek istiyoruz: Böylesine güvenilir, koşulsuz bir para akışı, insanların tutumlarını ve davranışlarını, yaşamın ilgili alanlarında ne ölçüde etkiliyor?  Örneğin, profesyonel yaşam, günlük yapı, bağlılık, diyet veya ilişkiler nasıl değişir?  Ve bu yaşa, ikamet yerine, diğer gelirlere vb. bağlı olarak nasıl değişir? 

Bununla birlikte, temel bir gelir, kendisini yalnızca bireylerin cüzdanında hissettirmekle kalmaz, aynı zamanda tüketici fiyatları, ücretler, üretim, tüketim ve muhtemelen vergi sistemi yani alıcının ekonomik ortamı üzerinde de bir etkiye sahip olacaktır.

Kişisel olarak, özellikle iş piyasasıyla ilgileniyorum: Daha fazla insan, serbest mesleğe dalmaya gerçekten cesaret edebilir mi? Bunu görmek istiyorum."

Almanya özellikle korona döneminde koşulsuz gelir diye adlandırdıkları Prof. Dr. Haydar Baş'ın vatandaşlık maaşı projesini hayata geçirmeye yönelik adımlar atıyor.

Avrupa'nın lokomotif ülkesi Almanya'nın korona dönemiyle birlikte ekonomik düşüş, bir arayış içine girdiklerini görüyoruz.

MEM'de geçen vatandaşlık maaşı projesini nasıl hayata geçiririz, insanlar üzerindeki etkileri nelerdir diye deneyler yapılıyor.

Halbuki deneyler yapmak yerine açıkça, "biz de Prof. Dr. Haydar Baş'ın vatandaşlık maaşı projesini uygulamak istiyoruz" denilseydi, Türkiye'den BTP kadrolarından uzman kişiler çağırılsaydı, düşünülebilirdi.

Şu an görüyorum ki üstünü örtmeye çalıştıkları, gizlemeye, karalamaya çalıştıkları Milli Ekonomi Modeline şuanda tüm dünyanın ihtiyacı var, ve buna yavaş yavaş geliniyor.

Ama şunu bilmeleri gerekiyor ki, Milli Ekonomi Modelinin sosyal devlet projeleri mevcut kapitalizm sistemi içerisinde uygulandığı takdirde maksat tümüyle hasıl olamayacaktır. Çünkü Kapitalizmde devletin geliri borçlanma ve vergiye dayalıdır. Dolayısıyla devlet vatandaşına yaptığı yardımı muhakkak vergi olarak veya zam olarak fazlasıyla geri almak zorundadır.

Milli Ekonomi Modelinde bu konuyla ilgili bir açıklama bulunmaktadır:

"MEM'in felsefesini anlamadan, inceliklerini kavramadan, matematiğini bilmeden, daha da önemlisi bütünü göremeden bir parçasını uygulamaya koymak Mevlana'nın karanlık odadaki fili tarif edenlerin hikayesine benzer."

Peki soruyorum. Tüm dünya MEM'e doğru gelirken, projelerini nasıl olurda uygulayabiliriz diye deneylerle uğraşırken, Türkiye gündeminde neler konuşuluyor? Türkiye ekonomik çöküş için kendisine çözüm yolları arıyor mu? Herkes şikayetçi ama çözümü göremiyorlar. Tüm dünya görürken nasıl olurda içimizden çıkan elması biz göremeyiz?

Şunu iyi bilmemiz gerekir ki Milli Ekonomi Modeli tüm dünyanın içinde bulunduğu ekonomik çöküşün tek kurtuluşu, ülkelerin ve bağımsızlığın da tek yegane yoludur.