Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu

Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu Hocamız Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Ah o güzel insanlar, teker teker gidiyorlar.

Öyle güzel hatıralar, öyle güzel zamandan anılar bıraktılar ki bize. Bilgi birikimleriyle bizleri hayat üniversitesinden, Ehl-i Beyt üniversitesinden mezun ettiler. Onların öğrencileriydik. Başöğretmenimiz Prof. Dr. Haydar Baş olmak üzere onun mükemmel kadrolarının her birinden bilgi birikimlerini aldık, eğitildik.

Yüzlerce program, sempozyumlar, yeri geldi günlerce süren konferanslar oldu. Her birinde ayrı bir heyecan yaşadık ama mesaj hep aynıydı. Ehl-i Beyt çatısı altında, Atatürk'ün izinde bir bilek bir yürek olmak.

Yeri geldi ekonomi dersleri aldık. Yeri geldi dini dersler. Yeri geldi siyaset bilimi. Yeri geldi tarih dersleri. Yeri geldi hukuk dersleri aldık. Yeri geldi müzik dersleri aldık; edebiyat, şiir, türküler dinledik.

Her bir öğretmenimiz Prof. Dr. Haydar Baş'ın elinde yetişmiş mükemmel kadrolardı. O öğretmenlerimizden biri de Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu'ydu.

O en iyi Anayasa hukukçularımızdan biri ve İleri Türk Mûsikîsi Derneği Başkanıydı. Üniversitelerde yıllarca akademisyenlik yapmış, binlerce üniversite öğrencisini yetiştirmişti. İleri derecede bilgi birikimi ile donanımlı biriydi.

Bir sözünü hiç unutmuyorum. "Prof. Dr. Haydar Baş benim dostum, en iyi arkadaşım" derdi. Yüz yüze gelince ikisinin de gözlerinin içi gülerdi. Programlarda yan yana oturur, bazen konuşur gülüşürler, bazen beraber türküler bile söylerlerdi. Amaçları ise vatanı içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtarmak, insanlarımıza doğruyu anlatmaktı. Bu amaçlarına bizler de ortak olduk. Eğitildikçe bu amaca hizmet etmeye bizler de başladık. Bu yolda hizmet ettikçe ne kadar önemli bir kadronun üyesi olduğunu anladık. Canla başla mücadele ettik, şehir şehir dolaştık, insanlarımıza anlattık. BTP çatısı altında ülkemizin de, milletimizin de yüksek bir refah seviyesine çıkacağını duyurduk.

Şimdi o güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler. Gittiler diye her şeyi bırakacak mıyız? Tabi ki hayır. Almış olduğumuz o mükemmel eğitimler ile bir bilek bir yürek olarak yaşayacak ve gelecek nesillere de aktaracağız. Prof. Dr. Haydar Baş Hocam, Nevşehir Gençlik Kampında bir konuşmasında şöyle diyordu:

"Sizler bu milletin geleceğini tayin edecek olan mimarlarsınız. Bunda kuşkunuz olmasın. Bu vatanın birliğinde, beraberliğinde, dirliğinde, yükselmesinde ve kalkınmasında taşlar siz olacaksınız. Hiç kimseden bunu beklemeyin. Ben görüyor ve izliyorum ki, artık sizlerden başka hiç kimse de kalmadı. Bu öyle büyük bir dava ki, bu dava çok mukaddes, bu mukaddes davayı taşıyan hamallar, Allah'ın hamalları sizler olacaksınız."

Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın şahsında bizleri eğiten tüm kadrolarımıza teşekkürlerimizi bir borç biliyor ve BTP çatısı altında Hüseyin Baş ile yan yana bu yolda ilerlemeye devam edeceğimize söz veriyoruz. Emanetlerinizi gelecek nesillere aktarmaya, sizleri her daim güzel bir şekilde anarak minnetlerimizi sunmaya devam edeceğiz.

Güle güle gönlü güzel insanlar. Ali Ünal Emiroğlu Hocamızın sevdiği şekilde bir şiirle bitirelim o zaman yazımızı.

Canın cananda yok olduğu an

Hal eyle vuslatı, candasın o an

Sabır ile sevda çölünde öldüğün an

Neşedir derdi gam, vuslatı demdir o an.

(Ali Rıza Ünal)