Arda: 'Her gün dua ediyorum'

Arda Turan, FIFA'nın internet sitesine yaptığı açıklamada, Türk Milli Takımı'nın, 2008'de yarı final oynadığı Avrupa Futbol Şampiyonası'nı (EURO 2008), 2012'nin ardından bir kez daha kaçırmamasını umut ettiğini belirterek, "Bizim için büyük önem taşıyan EURO 2016'ya katılabilmek için her gün dua ediyorum. 2008'deki turnuva bizim için inanılmaz bir tecrübeydi. Bunu tekrarlayacak potansiyelimiz var. Büyük bir takımız. Tek ihtiyacımız savunmaya biraz daha konsantre olmak. EURO 2016'da oynamak en büyük hayallerimden biri ve bunu başarabileceğimize inanıyorum" ifadelerini kullandı.'Terim'in yeri ayrı'Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim'in kariyerinde ayrı bir yeri olduğunu söyleyen Arda Turan, "12 yaşında Galatasaray ile anlaştığımda o takımın başındaydı. O, hem teknik direktörüm hem de arkadaşım ve benim için bir baba gibi. Yaklaşımı, bana Atletico Madrid'deki teknik direktörüm Diego Simeone'yi anımsatsa da Fatih Hoca hücuma, Simeone ise savunmaya daha fazla önem veriyor. Umarım birlikte EURO 2016 finallerine yükseleceğiz" yorumunu yaptı.'Göze hoş gelmeyebilir'27 yaşındaki futbolcu, geçen sezon UEFA Şampiyonlar Ligi'nde final oynayan ve 18 yıl sonra La Liga'da şampiyon olan Atletico Madrid'in oyun stiline ilişkin yapılan eleştirilere şu yanıtı verdi: "Oynadığımız futbol göze hoş gelmeyebilir ama kazanıyoruz. Bezen en güzel futbolu oynayan takımlar, maç ya da kupalar kazanamaz. Simeone takımı çalıştırmaya başladığında bize söylediği ilk şey, 'Rakibin gol atmasını engeller ve bir de gol bulursak kazanırız.' Önceliğimiz gol yememekti ve bunun için takım, dar alanda oynamak ve savunma yapmak zorundaydı. Elbette topa daha fazla sahip olmak istediğimiz zamanlar oluyor ancak Cristiano Ronaldo veya Lionel Messi'miz yok. Bu yüzden gerçek bir takım olmaya ve sıkı çalışmaya mecburuz. Real ve Barcelona'ya göre daha fazla defans yapıyor olabiliriz ama bu futbol bizi şampiyonluğa taşıdı. Planımız, her zaman daha fazla çalışmak. Ben de Barca ve Bayern Münih'in sergilediği futboldan keyif alıyorum. Yine de kendi tarzımızı tercih ederim."'Galiba biraz deliyim'Milli oyuncu, rakiplerinin müdahalelerine rağmen topu kontrol ederek ayakta kalması ve soğukkanlılığını koruması hakkında şunları kaydetti: "Bu benim işim. Atağı organize etmekle sorumluyum. Takım baskı altındayken topu tutmalı ve arkadaşlarımın nefes almasına yardım etmeliyim. Kimi zaman rakibimi faul yapmaya zorlamalıyım. Santradan önce kalbim çok hızlı atsa da düdükle birlikte tamamen sakinleşiyorum. Sanki bir budanın  öğrencisiymişim gibi herhangi bir gerginlik hissetmiyorum ve özgüvenim artıyor. Nedenini bilmiyorum ama sahada çok rahatım. Galiba biraz deliyim."