Arefe gününden üstünü yoktur

 Abdülkadir Geylani hazretleri şöyle buyurdu:
Ebû Zübeyr'in, Câbir bin Abdullah'dan, ondan Hişâm'ın, ondan Muhammed bin Mervan'ın, ondan Ömer bin Hafas Ebû Ömer'in, ondan Abdullah bin Muhammed bin Nâciye'nin, ondan Ali bin Muhammed bin Abdullah Mu'del'in, ondan Ebû Ali Hasan bin Ahmed'in, ondan Hibbetullah bin Mübârek'in verdiği haberinde Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdu ki: "Arefe gününden üstün bir gün yoktur. O gün Allah Teâlâ yeryüzünde olanlarla, gökyüzünde olanlara övünüp, 'Ey gök ehli! Benim kullarıma bakınız. Toz toprak içerisinde rahmetim için ve azabımdan korkarak uzak uzak yerlerden, dünyanın her tarafından Bana geldiler' der. Cehennemden âzâd olan kullar arasında, Arefe gününden çok âzâd edilen bir gün yoktur."
Hasan?ı Urney'in İbn?i Abbâs'tan, ondan da isnâd ile Ebû Muhammed Hasan bin Muhammed bin Ahmed?i Fârisî'nin, ondan da Hibbetullah'ın verdiği haberinde, Peygamber Efendimizin (s.a.v.), Arafat'ta İnsanlara yaptığı hitapta, "Ey İnsanlar! Deve ve atı koşturmak, ibâdet ve taat değildir. İbâdet ve taat güzel ve rahat yürüyüştedir ki, zayıflarla beraber gelir, hiçbir Müslümana eziyet etmemiş olursunuz" buyurduğu bildirilmiştir.
Nâfi, İbn?i Ömer'den bildirir. İbn?i Ömer der ki: Resûlullah'tan (s.a.v.) duydum. Buyurdu ki: "Allah Teâlâ Arefe günü kullarına nazar eder. Kalbinde zerre kadar imanı olan kimseyi bırakmayıp mağfiret eder." İbn?i Ömer'e, "Bu mağfiret insanların hepsi için mi, yoksa Arafat'ta bulunanlar için midir?" dediğinde, "Belki bütün insanlar içindir" dedi.
Ebû Zübeyr'in, Câbir'den, ondan da isnâd ile Hibbetullah'ın bildirdiği hadis?i şerifte, "Arefe günü Allah Teâlâ'nın rahmeti iner. Allah Teâlâ hacılarla meleklere övünüp, 'Ey meleklerine kullarıma bakınız. Toz ve toprak içinde rahmetimi rica ve azabımdan korkarak uzak yerlerden Bana nasıl geldiler. Ziyâret olunan, kendini ziyâret edenlerin hakkını verir. Ev sâhibinin misafirleri ikram ve ağırlaması gerekir. Siz şahit olunuz ki, onları mağfiret ettim. Cennete girmeyi onlara ziyafet ve ihsân kıldım' der. Melekler, 'Yâ Rabbi, bu hacıların içinde yalan söyleyen ve yaramaz işler yapan filân filân kimseler vardır' dediklerinde Allah Teâlâ, 'Onların tümünü mağfiret ettim' buyurur. Cehennemden âzâd olma bakımından, Arefe'den daha çak âzâd olan gün yoktur" buyuruldu.
Hibbetullah'ın isnâdı ile Talha bin Abdullah'tan bildirdiği hadis?i şerifte, "İblis, Arefe günü hacılar üzerine inen rahmeti ve onların kavuştuğu af ve gufrânı gördüğünde, hiçbir zaman kendisinde görülmeyen alçaklık ve aşağılığa düşer. Bundan daha çok zelil olduğu gün Bedir'de Müslümanların galip olduğu gündür" buyurduğunda, ashâb, "Yâ Resûlallah, İblis Bedir günü ne görmüştür?" dediler. Resûlullah (s.a.v.), "Şeytan, Bedir günü Cebrail'in melekleri, mü'minlere yardıma çağırdığını gördü" buyurdu.
İkrime'nin, İbn?i Abbas'tan bildirdiği hadis?i şerifte, "Hacc?ı ekber günü olan Arefe günü, Allah Teâlâ meleklerine, 'Ey benim meleklerim, yeryüzündeki kullarıma bakınız ki, sözlerinde nasıl durdular. Hiçbir gün yoktur ki, Cehennemden âzâd olanları, Arefe gününden daha çok olsun" buyuruldu.
(Günyetü't?Tâlibîn'den?)