Başta başkent Paris olmak üzere, ülkenin 184 noktasında yüz binlerce kişi, hükümetin Kovid-19'la mücadele politikalarını protesto için art arda üçüncü cumartesi meydanları doldurdu.

Resmi verilere göre, en az 3 bin güvenlik gücünün görevlendirildiği Paris'in 4 ayrı yerinde düzenlenen protestolara 14 bin 250 kişi katılırken, ülke genelinde en az 200 bin kişi gösterilere katıldı.

Sarı Yelekliler, "özgürlük" adı altında düzenledikleri protestoya Viliers metro istasyonu etrafında toplanarak, "diktatör hapishaneye", "özgürlük", "Macron istifa" sloganları eşliğinde Bastille Meydanına doğru ilerledi.

İzin verilen rotanın dışına çıkmak isteyen protestocular ile polis arasında arbede yaşandı.

Güvenlik güçleri, kendilerine taş, sopa, maytap atan göstericilere göz yaşartıcı gaz, cop ve tazyikli suyla müdahale etti.

Göstericilerin bir kısmı, çöp konteynerlerini ateşe verdi.

Bazı göstericiler, yolları üzerindeki Agence France Presse ekibine, protestoları manipüle ettikleri gerekçesiyle tükürerek ve hakaret ederek tepki gösterdi.

İçişleri Bakanı Gerard Darmanin, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Fransa genelindeki gösterilerde 3 polisin yaralandığını, 10'u Paris'te 19 göstericinin gözaltına alındığını belirtti.

Paris'teki gösteriye katılan ve soyismini belirtmeyen Sam ismindeki gösterici AA muhabirine yaptığı açıklamada, hükümetin politikalarındaki sapmalarını protesto etmek için geldiğini söyledi.

Sam, "Kısıtlamalarımız gittikçe artarken, özgürlüklerimiz azalıyor. Aslında aşı karşıtı ya da taraftarı biri değilim. Evet veya hayır diyebilme seçeneğimin olmasını istiyorum." ifadelerin kullandı.

Manon ismindeki diğer bir gösterici de yaşlı bakım evlerinde (EHPAD) çalıştığını aşı zorunluluğunu ve Kovid-19 sağlık ruhsatını protesto etmek için geldiğini belirtti.

"Çocuklarımıza daha iyi bir gelecek sunabilmek adına protesto etmeye geldik. Küçük yaşta 3 çocuğum var ve çocuklarım için böyle bir dünya istemiyorum. Ne de olsa bir hukuk devletindeyiz." diyen Manon, protesto etme hakkının polislerce engellenmek istendiğini aktardı.

- Sağlık diktatörlüğü

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bazı meslek gruplarına yönelik Kovid-19 zorunlu aşı politikasını ve sağlık ruhsatı uygulamasını yürürlüğe koyan Kovid-19 ile mücadele yasası nedeniyle eleştiriliyor.

Parlamentodan 26 Temmuz'da geçen yasa, hastane ve bakımevi çalışanlarına, itfaiyecilere Kovid-19 aşısı zorunluluğu getiriyor. Yasa, belli etkinlik ve mekanlara girişte, Kovid-19 aşısı olduğunu belgelemeyi, son 48 saatte yapılmış negatif PCR testi sonucunu göstermeyi ya da son 6 ayda hastalığa yakalanıp iyileştiğini kanıtlamayı gerektiren Kovid-19 ruhsat uygulamasını konser gibi geniş katılımlı etkinliklerin yanı sıra kafe, restoran, toplu taşıma ve 50 kişiden fazla kapasiteli kapalı mekanlar ile eğlence parklarında da zorunlu hale getiriyor.

Tartışmalı yasa tasarısı, "sağlık diktatörlüğü" olarak nitelenmiş, son iki hafta sonunda Fransa genelinde resmi verilere göre 160 binden fazla kişinin katıldığı gösterilerde protesto edilmişti.