Atamalarla problem çözülür mü?

MURAT ÇABAS / HABER ANALİZ

Borca, ithalata ve özelleştirmelere dayalı neoliberal kapitalist ekonomik uygulamalar ülkemizi yeniden yüksek enflasyonun pençesine düşürdü. Yıllarca uygulanan bu ekonomik politikalar sebebiyle maliyet kaynaklı bir enflasyon oluşurken, hükümet sadece revizyonlarla, atamalarla problemleri çözme yoluna gidiyor. Ama şu bir gerçek ki, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın ifade ettiği gibi, "Sorunların çözümü için ekonomik sistemin değişmesi gerekiyor."

TÜİK'te 20 atama, bir istifa

Cumhurbaşkanlığı Kararı ile bugün Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 20 bölge müdürlüğüne yeni atama yapıldı. Buna göre; Adana Bölge Müdürlüğüne Orhan Deha Dede, Ankara Bölge Müdürlüğüne Hakan Yurttutan, Antalya Bölge Müdürlüğüne Ergün Ertaş, Balıkesir Bölge Müdürlüğüne Taner Tekeli, Bursa'ya Zeki Bostancı, Denizli'ye Özer Coşkun, Edirne'ye Hasan Akdemir, Gaziantep'e Tolga Demirel, İstanbul'a Ali İhsan Yücedağ, İzmir'e Yavuz Uyar, Kars'a Dursun Coşgun, Kayseri'ye Mehmet Varan, Konya'ya Muammer Kubaloğlu, Malatya'ya Ali Tüfekçi, Manisa'ya Selçuk Direkçi, Nevşehir'e İsa Kaymak, Samsun'a Halil Emecen, Siirt'e Musa Can Çil, Van'a Cem Özaydın ve Zonguldak'a Cengizhan Güder atandı. TÜİK'in Fiyat İstatistikleri Daire Başkanlığı altında yer alan Tüketici Fiyatları Grup Başkanı Mustafa Teke ise görevinden ayrıldı. Bu birim, enflasyon verisini hesaplayan birim. Enflasyon verisi açıklanmadan önce görevinden ayrılan Teke'nin yerine Yelda Ayaz'ın atandığını belirten kaynaklar, Teke'nin ayrılık nedeni hakkında bilgi vermedi. TÜİK konu hakkında yorum yapmadı. Mayıs ayının sonlarında da uzun yıllar kurumun Fiyat İstatistikleri Daire Başkanlığı yapan Cem Baş sağlık sorunu gerekçesiyle görevinden ayrılmıştı. TÜİK Mayıs ayı enflasyon rakamını yüzde 73.50 olarak açıklamıştı. Bu rakam, akademisyenlerin açıkladığı yüzde 160.76'lık enflasyonun yarısından daha az olmasına rağmen, TÜİK'te yapılan revizyonlara bakılırsa, siyasilerimizin bu rakama bile tahammülü olmadığı görülüyor.

Türk Şeker'de büyük değişim

Cumhuriyet tarihiyle özdeş şeker fabrikalarının özelleştirilmesinden sonra şeker fiyatları uçuşa geçti. Fiyatlar, geçtiğimiz yıldan bu yana yüzde 400, geçen aydan bu yana ise yüzde 100 arttı. Marketlerde kilosu 6.5 liradan satılan şekerin fiyatı bir yılın sonunda 24 liraya ulaştı. Geçtiğimiz Nisan ayında marketlerdeki toz şekerin kilosu 12-15 lira arasındaydı. Geçen sene bir çuval şeker 220-250 lira bandındaydı. Nisan 2022'de 550-600 liraya çıktı. Mayıs ayında ise bin 100 liraya dayandı. Hükümet, bu konuda da asıl sorunu çözmek yerine, görev değişikliği yoluna gitti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mücahit Alkan görevden alınarak yerine Muhittin Şahin atandı. Karar, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6'ncı maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi 2, 3 ve 4'üncü maddeleri gereğince yapıldığı belirtildi. Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. Genel Müdürlüğünde açık bulunan Yönetim Kurulu üyeliklerine Adem Dinç, Hakan Bilir, Mehmet Hasdemir ve Mehmet Tunçak atandı. Karar 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8'inci maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince yapıldı. Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğü'nde açık bulunan Yönetim Kurulu üyeliğine Durali Koçak atandı. Karar, 33 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8'inci maddesi ile sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince yapıldığı ifade edildi. Ayrıca, Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu Üyeleri Aylin Çağlayan Özcan ve Volkan Mutlu Coşkun üç sayılı cumhurbaşkanlığı kararnamesinin ikinci maddesi gereğince görevden alındı.

'Pahalılığın nedenlerinden biri özelleştirme politikaları'

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, yaptığı konuşmalarda sık sık Türkiye'de ekonomik sistemin yanlış olduğunu, tüm sorunların çözümü için sistem değişikliğe gidilmesi gerektiğini ve sistem olarak da Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguluyor. Bugün yaşanan hayat pahalılığın nedenlerinden birinin hükümetin özelleştirme politikası olduğunu ifade eden BTP lideri Hüseyin Baş şunları söyledi: "Çorum'un tam girişinde bir şeker fabrikası var. Bu fabrika 2018 yılında özelleştirildi. Kimindi, devletindi. Size sordular mı bunu özelleştirirken. Devletin yani milletin malı. Bugün Avrupa'ya gidin devlete yani halka ait bir şirketin kafalarına göre özelleştirilmesi söz konusu değil, bunları kalkacaklar monopol piyasanın eline bırakacaklar, bu mümkün bir şey değil herkes ayağa kalkar. Ama biz, 'başımızdakiler bunu yapıyorsa bir bildikleri vardır' modundayız. Şeker fabrikalarını özelleştirdik biz bugün marketlerde şeker bulamaz hale geldik. Biz neyi özelleştirdiysek, başkalarının eline verdiysek Türkiye'de biz ondan yoksun kaldık. Dolayısıyla Türkiye'nin bütün kazanımlarını, Cumhuriyet'in kazanımlarını, fabrikalarını geri alacağız, tekrar açacağız, tekrar aktif edeceğiz ve milletin yararına kullanacağız."