Avrupa Şampiyonası yaklaşırken

Avrupa Şampiyonası heyecanı yavaş yavaş tüm Türkiye'yi sarmaya başladı.

Şampiyona öncesi milli takımımız üç özel maç yaptı. Azerbaycan ve Gine maçlarında as kadromuz ile sahaya çıkmazken Moldava maçında ise as kadromuz ile oynadık.

Genel olarak Moldova maçı üzerinden milli takımı değerlendirirsek biraz tereddüt içinde olduğumu söylemeliyim.

Futbolcularımızda güven sorunu yok. Takım içinde arkadaşlığın da iyi olduğu söylenebilir.

Ne var ki formda oyuncumuzun az olduğu gözüküyor.

Bence Yusuf Yazıcı milli takımımız için kilit önemde. Form durumu gayet iyi. Ayrıca Burak Yılmaz ile iyi bir ikili oluyorlar. Burak ve Yusuf birbirlerini gayet iyi anlıyorlar.

Eğer formda olursa Ozan, Yusuf'un daha çok oyuna girmesini sağlar. Fakat Ozan Moldova maçında sadece Yusuf ile değil aynı zamanda Hakan ile de uyumlu değildi. Ozan maçın genelinde yeterli performansı ortaya koyamadı.

Özel maçların diğer istekli oyuncusu ise Cengiz'di. Şenol Güneş, Cengiz'i muhakkak ilk on bire monte etmeli.

Forvet hattında uyum sorunu var diye düşünüyorum.

Kenan formsuz. Çok övgü alıyor ama bence Hakan'ın performansı ilk onbir için zayıf kalıyor.

Şenol Güneş'in yerinde olsam on numara mevkiinde Hakan'ı değil Yusuf'u tercih ederim.

Merkezde Okay Yokuşlu'nun da oyuna katkısı zayıf.  Defans hücum bağlantısını sağlamada yeterli değil gibi gözüküyor.

Taylan varken ön liberoda başka bir futbolcu tercihi gereksiz.

Defans hattına gelirsek sol bek sorunumuz yok gibi. Umut Meraş milli takımın açık ara kondisyon olarak en güçlü oyuncusu olarak gözüküyor. Defanstan oyun kurma konusunda ise pek başarılı olduğumuz söylenemez.

Çağlar bu konuda az da olsa başarılı ama defansımız geriden pek oyun kuramıyor.

Son olarak formasyon konusunda bir şeyler söylersek sahaya yayılımımız 4-1-4-1 değil 4-2-3-1 şeklinde olmalı.

Defansın önündeki ikili Taylan ve formda olursa Ozan olmalı.

Önlerinde ise Yusuf Yazıcı ile birlikte iyi bir merkez oluşturacaklarını düşünüyorum.

Kanatlarda ise Cengiz ve formda bir Halil Dervişoğlu değerlendirilebilir.

Son günleri daha iyi çalışarak değerlendirip İtalya'yı Roma'da yenelim. Milli takıma başarılar diliyorum.

Bu yazıda ayrıca Beşiktaş hakkında da bir şeyler belirtmek istiyorum.

Herkesin bildiği gibi kulüplerimiz ciddi maddi sıkıntı yaşıyorlar.

Bütün yöneticiler bu durumdan şikayetçi. Fakat bir kişinin şikayetleri dikkat çekiyor çünkü bazı şartlar dikkate alındığında pek de haklı değil.

Bu yönetici Beşiktaş'ın tutumlu başkanı Ahmet Nur Çebi. Sıklıkla harcama yaparken dikkatli olmaları gerektiklerini söylüyor.

En son ise Avrupa'da kupa kaldırmak istiyoruz fakat  bu sene finansal anlamda 'torpile ihtiyacımız var' dedi.

Harcama limitimiz '200'se 300'e çıkarılsın 300'se 450 olsun diye de' ekledi.

Sayın Çebi başarı istiyorsunuz ama masraf yapamayız diyorsunuz.

Peki nasıl başarı gelecek? Bu seneki şampiyonluktan dolayı TFF'den 230 milyon lira şampiyonlar liginden de Galatasaray'ın katılamaması halinde 30 milyon avro ayak bastı parası gelecek.  

Kaynak yok mu? Var işte. Öyleyse Avrupa'da kupa kaldıracak takım kurmak için engel yok.

Torpil yapın bize de demenize gerek yok.