Geçenlerde Âl-i İmrân Suresi 85. Ayetin meali ile karşılaştım. Yüce Allah (c.c) bu ayette; "Her kim İslam'dan başka bir din ararsa asla kabul edilmez ve o, ahirette hüsrana uğrayanlardan olur" diyordu. Yani İslam'dan başka hak din yok. Eğer ararsan, bu arayışın ve bulduğun o din batıl. Çünkü kabul edilmeyecek. Artı bu arayışın senin ebedi hüsranın olacak. Çünkü ahiret sonsuz bir hayat ve İslam'dan başka bir din arayanların ahirette hüsrana uğrayacaklarını âlemlerin Rabbi vaat ediyor. Şüphesiz ki, O'nun her vaadi gerçektir ve muhakkak olacaktır.Zaten ben Müslümanım diyen her kadın ve erkek bilir ki, Allah katında tek gerçek, tek hak din vardır. O da İslam'dır. Onun dışında bütün inançlar batıldır, hükümsüzdür. Bahsettiğim gibi "Ben Müslümanım" diyen bir kişi bu söylemlerini başka inanç gruplarını, din temsilcilerini çekemediği için değil, bizzat Allah-u Teâlâ'nın yine Âl-i İmrân suresi 19'cu ayetindeki hükmüne göre bilmiş, anlamış ve ona göre iman etmiştir. Neydi bu ayet; "Allah katında hak din İslam'dır". Tabi bu noktada akla şu soru gelebilir; Allah-u Teâlâ'nın ayetleri bu kadar açık, hükmü bu kadar kesin iken birilerinin (ki bunlar Kur'an da okuyorlar, namaz da kılıyorlar, oruç ta tutuyorlar) Dinlerarası Diyalog, İbrahim'i dinler, dört hak din, ehli kitabında cennete gideceği vs. gibi söylemlere girmeleri ve başka bir inanç arama gayretleri ne ile izah edilebilir?Valla gayretlerinin sebebini tam olarak bilmesem de sonucunu kesin olarak ifade edebilirim. Çünkü bu sonucu Rabbim onlar için belirledi; Ahirette ebedi hüsran. (Âl-i İmrân 85) Allah'ın hüsrana uğrattığını kim kurtuluşa erdirebilir ki!Benim ninem okuma, yazma bilmezdi. Ama Allah'tan başka Rab kabul etmez. Hz. Muhammed'in onun kulu ve son elçisi olduğuna şahitlik ederdi. Kim, ne derse, hangi tabakta ne ikram ederse etsin aksini bilmez, konuşturmazdı. Ben, ninem dedim ama bu bütün bir Anadolu'nun duruşu idi. Sıkı mı, sen 30, 40 yıl önce herhangi bir köy meydanında; Dört hak dinin varlığından söz edeceksin. Hıristiyanlarla amentüde (inançta) ittifakımız olduğunu söyleyeceksin. Kalabalık bir cemaatin lideri olarak Papa'nın emir eri olduğunu bizzat Vatikan'da itiraf edeceksin. Önüne geleni cennete koyacaksın. Hz. Muhammed'in, Allah'ın kulu ve elçisi olduğuna şahitlik etmeden de Müslüman olunabileceğini seslendireceksin. Bir daha soralım sıkı mı? Adamı anasından doğduğuna pişman ederler. Koşuda bütün dünya rekorlarını kırdırırlar. Öyle bir kaçarsın ki, korkudan ne dediğin bile aklına gelmezdi.İşte benim insanım, benim büyüklerim okuma, yazma bilmese de, birileri ona cahil dese de, onlar iman sahibi idi. Hak üzere idiler. İşte bu gerçeği gören bugün ki, bu diyalog ve başka bir din arayışına girenler hedefi de iyi tespit ettiler. Kendi anlayışlarını kuluçkaya yatırıp, milletin imanı üzerine bin bir oyun oynadılar. Onlarla sabahlara kadar namaz kıldılar. Tuz yalayarak oruç tuttular. Çocuklarını bedava okuttular. Hatta din adına rejimle çatıştılar, hapislere, sürgünlere gittiler. Halkta haliyle bu kadar sahte cefaya hakiki vefa ile karşılık verince, kuluçka dönemini tamamlayan fikirlerini milletin imanı üzerine, vatanı üzerine saldılar. Bir kendinize, bir vatanımıza, bir İslam coğrafyasına bakın! Bakın! Ne hale geldik?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Kiminin ahtapotu kiminin de turpu / 31.05.2025
- Beytülmal kavramı yine dillerde / 30.05.2025
- Anayasa değişikliği neden isteniyor / 29.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Beytülmal kavramı yine dillerde / 30.05.2025
- Anayasa değişikliği neden isteniyor / 29.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025