BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş AYM Başkanı Kılıç'ın konuşmasını değerlendirdi:
Anayasa Mahkemesi'nin 52. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Yüce Divan Salonu'nda düzenlenen törene katılan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ı tebrik etti.
26.04.2014 00:00:00
Anayasa Mahkemesi'nin 52. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Yüce Divan Salonu'nda düzenlenen törene katılan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ı tebrik etti. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın konuşmasını değerlendiren Prof. Dr. Haydar Baş, "Sayın Kılıç, siyasi bir değerlendirme yapmamıştır. Tamamen hukuki bir tahlil yaparak insan haklarının, demokrasinin ve bağımsızlığın yaşanabilmesi için gerekli hukuki zeminin temin edilmesine hukuk standartlarının ölçü olarak kabul edilmesi için çağrıda bulundu" dedi. Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın tarihi konuşmasını değerlendirdiği açıklamanın tam metni şöyle:"1- Haşim Kılıç'ın konuşması, hukukun uygulanması konusunda demokrasi ve insan haklarının tam yaşanacağı bir hukuk düzenine, hukuk devletine davettir.2- İnsanlık onurundan kaynaklanan ve bu sebeple evrensel olduğunun altını çizdiği hukuk kuralları Anayasa Mahkemesince korunur, dedi. 3- Oysa bugün, "Hukukun üstünlüğü prensibinden demokratik değerlerden uzaklaşmıştır. İdari vesayetin yargıyı ele geçirmesi engellenmelidir" yorumlarında bulundu.4- "Hukukun üstünlüğü prensibi, iktidar gücünün keyfi davranışlarının sınırlandırılmasını da kapsar" dedi. Hukukun üstünlüğünü zedeleyen icraatlara şöyle örnekler verdi:a-"Yazılı hukuk kurallarında çok sık yapılan değişiklikler toplumda hukuk güvenliğini sağlayamaz" dedi.b-Ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel hayatı alt üst edecek yasal düzenlemelerin öngörülebilir olmaması, bireylerin hukuka olan güvenini tüketir, yorumunu yaptı.c-Yargı vicdanının, siyasi ve ideolojik vesayet organlarının işgaline uğraması nedeniyle toplum hayatına verdiği zararlar ortadadır.d-Bugün ise, yargı "paralel devlet" veya "çete" olarak nitelenmektedir, dedi.e-Delil, bilgi ve belgeye dayanmayan ihbar mektuplarının hüküm icra ettiği bir dönemdeyiz, yorumunda bulundu.f-Hâkim ve savcılar arasında ayrışma ve bölünmeler bilinmektedir, itirafını yaptı.Sayın kılıç, bu halleri, "vicdan yolsuzluğu" olarak nitelemiştir. Özgür vicdanlı hâkim ve savcılar şarttır, diye seslendi.5- Yapılan eleştirilerin siyasi olması söz konusu değildir, diyerek Zira, Türkiye'nin dahil olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin zorunlu yargı yetkisinin kabulü, Anayasa'nın 90. maddesinde yapılan değişiklikle temel haklar konusunda evrensel ölçülere atıf yapılması Anayasa mahkemesini ve tüm yargı organlarını "evrensel standartları uygulayın" talimatını vermiştir, diyerek eleştirilerinin siyasi olmadığını örneklendirdi.Sayın Kılıç, siyasi bir değerlendirme yapmamıştır. Tamamen hukuki bir tahlil yaparak insan haklarının, demokrasinin ve bağımsızlığın yaşanabilmesi için gerekli hukuki zeminin temin edilmesine hukuk standartlarının ölçü olarak kabul edilmesi için çağrıda bulundu.İdari ve siyasi vesayetin müdahale etmemesini ve yargının tam bağımsız olmasının gerekliliğini vurguladı."