BTP ile güçlü birey, güçlü kadın, güçlü aile

Kısa bir süre önce kaybettiğimiz 13 Şehidimize ve hain terör saldırılarında kaybettiğimiz tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor, terörü lanetliyoruz. Şehitlerimizin ailelerinin ve milletimizin başı sağ olsun.

İnsanın en temel hakkı yaşama hakkıdır. Bunu sağlamak, yaşam hakkını elimizden alan terör faaliyetlerini önlemek ve kaynağını kurutacak tedbirler almak da elbette siyasilerin ana görevidir.

Silahlı verilen başarılı mücadelenin, terörü önlemede yetersiz kaldığı apaçık bir gerçektir. Öyleyse siyasi partilerin, bireyin hayatını korumakla ilgili, yani can emniyetini sağlamakla ilgili elle tutulur çözümlerinin olması gerekir.

Bağımsız Türkiye Partisi ebedi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın Sosyal Devlet Modeli kapsamında taahhüt ettiği "Vatandaşlık maaşı" projesi, terörün kökünü kazıyacaktır. Bağımsız Türkiye Partisi iktidarında, içerden desteği kesilen terör saldırıları, emniyet güçlerimizin de önlemleri ile etkisini yitirecek ve son bulacak.

Haydar Hocamızın söylediği gibi bu ülkenin her ferdinin insanca yaşam hakkı devleti tarafından temin edilecektir. Onlar bizim gençlerimiz ve onları terör belasından uzak tutmak da elbette bizim işimiz.

Genel Başkanımız Hüseyin Baş ile birlikte "Var bi hayalimiz" diyerek insanımız için hazırladığımız gelecekte, teröre yer olmayacak.

Milletler ailelerden oluşur. Bireylerden sağlıklı toplumların oluşması, yeni sağlıklı bireylerin dünyaya gelmesi, nesillerin devamı ancak sağlam bir aile yapısı ile mümkündür. Öyleyse siyasi partilerin gençlerin aile kurmasını destekleyici ve ailenin korunmasını sağlayacak elle tutulur projelerinin olması gerekir.

Evlenme oranlarının on yılda yüzde yirmi dört oranında düştüğü, boşanma oranlarının hızla arttığı bir zaman diliminde ailenin korunduğunu söylemek mümkün mü? Hangi siyasi partinin buna dair gerçek bir çözümü var?

İsterseniz son bir iki yıla şöyle bir göz atalım.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2018 yılı verilerine göre evlenenlerin sayısı 2018'de bir önceki yıla göre yüzde 2.9 azaldı, boşanmalar ise yüzde 10 arttı. Yine TÜİK verilerine göre 2019 yılında evlenen çiftlerin sayısı yüzde 2.3 azalırken, boşanma sayısı yüzde 8 arttı. Örnekleri artırabiliriz.

Biraz da oluşan ve hızla ilerleyen bu ürkütücü durumun sebepleri üzerini konuşalım.

Boşanma sebepleri ile ilgili yapılan araştırma sonucu en yaygın boşanma sebebi olarak ekonomik güçlükleri görüyoruz. 

Kadınların evin ekonomik olarak geçimini sağlayamama nedeniyle boşanma oranı: Yüzde 42,6 

Erkeklerin evin ekonomik olarak geçimini sağlayamama nedeniyle boşanma oranı: Yüzde 17,8

Evlenememe sebeplerine baktığımızda da durum farklı değil.

Türkiye'de genç işsiz oranı giderek artış gösteriyor. TÜİK verilerine göre kayıtlı işsiz sayısı son 15 yılda 10 kat arttı. 2019'da 4 kayıtlı işsizden biri üniversite mezunuydu.

Buna artan beyaz eşya fiyatlarını, uçuştaki kira bedellerini ve yaşamın içindeki gerçek enflasyon değerleri ile hayat pahalılığını da eklersek gençlerin evlilikten niye kaçtığını anlamak çok da güç değil.

TÜİK verilerine bakıldığında 2001 yılında kadınlarda ortalama ilk evlilik yaşı 22,7 iken, 2018 yılında bu sayı 2,1 artarak 24,8'e ulaşıyor. Erkeklerde ise 2001 yılında 26 olan ortalama ilk evlilik yaşı 2018 yılında 1,8 artarak 27,8 oluyor. Böyle devam ederse 2040 yılında, erkeklerde ortalama ilk evlilik yaşının, 30'u aşması bekleniyor.

Yani ne sağlam bir aile yapısının oluşmasında ne de onun korunmasında etkili bir destek ve bu desteği verebilecek bir ekonomik çözümü yok iktidarımızın. Muhalefet partilerinin de bugüne kadar farklı bir sistemden bahsettiklerini duymadık. Tasarruf dışında tutundukları bir dal yok maalesef.

Partimizin bu olaya bakışını ebedi Genel Başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş'ın şu açıklaması açıkça ortaya koymaktadır. "Gençliğimiz, Türkiye'nin elindeki en önemli zenginliktir. Ne yazık ki bu çok önemli gerçeğe rağmen evlatlarımız, yokluğun, işsizliğin ve eğitimsizliğin kucağına itilmiş, her türlü ecnebi tuzaklarına açık hale getirilmiştir.

Bağımsız Türkiye Partisi, gençliğimiz için başlı başına projeler üreten tek partidir. Evlenme çağındaki gençlerimize faizsiz uzun vadeli evlilik kredisi verilerek, Türk aile yapısı korunacaktır. Kıymet bilen ve sorumluluk taşıyan BTP iktidarının elinde gençliğimiz, uğruna dünya savaşları verilen petrolden daha önemli hale gelecektir. BTP iktidarında, Milli Ekonomi Modeli projeleri ve Sosyal Devlet teziyle gençliğimiz hak ettiği tüm imkânlara kavuşacaktır. Gençliğimiz ecnebi kapılarında istikbalini aramayacak, eğitim hürriyetini de kendi vatanında doya doya yaşayacaktır"

Yani partimiz faizsiz ve uzun vadede ödeme imkânlı evlilik kredileri ile gençlerde parasızlığın oluşturduğu evlilik korkusu gidererek, evlilik kurumunu destekleyecektir.

Ekonomide ehil kadrolar tarafından Milli Ekonomi Modelinin tam olarak uygulanması ile şantiye alanına dönecek olan ülkemizde gençlere iş bulmakla ilgili bir sorun kalmayacak.

Milletimizin bilmesi gereken şudur ki; Genel Başkanımız Hüseyin Baş ile birlikte ülkemizin yönetimine talip olurken işsizlik sorununu ortadan kaldırmaya, tam istihdam sağlamaya hazırız.

Yine aileyi güçlendirmek için ailede kadının elinin güçlü olması gerektiğine inanıyoruz. Kadının evde yaptığı işlerin bir karşılığı olması gerektiğini, kadının emeklilik hakkı ile devletin güvencesi altına alınmasının gerektiğini söyleyen ve bunu proje haline getirip dünyanın gündemine sokan Prof. Dr. Haydar Baş gibi bir lidere sahip olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.

Bağımsız Türkiye Partisi iktidarında her ev hanımı emeklilik statüsünde devlet garantisi altına alınırken, ev hanımlarına bin beş yüz lira ev hanımı maaşı ve bin lira vatandaşlık maaşı ile iki bin beş yüz lira maaş bağlanacaktır.

Böylelikle kadının asgari yaşam ihtiyaçları devlet tarafından sahiplenilmiş olacak, ailede temel ihtiyaçların karşılanamaması yüzünden başlayan kavgalar son bulacaktır. Kadının ailede ve toplumda söz hakkı tabi olarak artacaktır.

Daha önce de belirttiğimiz TÜİK verileri, kadınların boşanma sebeplerinin yüzde 46' sını ekonomik yetersizlikler olarak gösteriyor. Böylelikle projemiz ekonomik kaygılar yüzünden oluşan boşanmaların önüne geçecek, toplumda huzur oluşacak.

Bir diğer yönü de şiddete maruz kalıp çaresizlikten susan kadınlarımızın çaresizlikleri son bulacak dolayısı ile kadına şiddet ciddi oranda azalacak.

Genel Başkanımız Av. Hüseyin Baş'ın altını çizdiği üç ana önlemle birlikte kadın cinayetleri bitme noktasına gelecektir. Eğitim, kadının ekonomik özgürlüğünün sağlanması ve cezaların caydırıcılığı.

İktidarımızda ilk işimiz projelerimizi hayata geçirerek bu sorunların üstesinden gelmek olacak.

Yani BTP olarak, temel ihtiyaçları devlet tarafından karşılanan, insanca yaşayan, güçlü birey, güçlü kadın, güçlü ailelerden oluşan güçlü bir toplumu garanti ediyoruz. Bunların tabi sonucu olarak aidiyet duygusu gelişmiş, vatanını seven ve asla teröre geçit vermeyen nesiller.

Böyle köklü devrimler ancak güçlü liderler eli ile gerçekleşir.

Bağımsız Türkiye Partisi Ebedi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli ile kapitalizmi tarihe gömmüştür. Prof. Dr. Baş, gerek ekonomik gerekse sosyal alanda yaptığı devrim niteliğindeki açılımlarla ülke ve dünya gündemine yön vermiştir. Pek çok sahada projeleri siyasiler tarafından çalınmış, söylemleri taklit edilmiş ve Prof. Dr. Haydar Baş gerçeği özenle gizlenmiştir. Bütün bu yok sayma çabaları, Prof Dr. Başın dünyanın ve milletin Haydar Hoca'sı, Hoca Atatürk'ü olmasını engelleyememiştir.

BTP Genel Başkanı Av Hüseyin Baş, bu özel insan tarafından bizzat yetiştirilmiş liyakat sahibi bir liderdir. Dünya liderlerinin mesajlarını twetler ile verdiği günümüzde, attığı twetler ve yaptığı açıklamalar ile gündeme yön vererek değerlerimize sahip çıkmakta ve insanımızın hakkını savunmaktadır.

Azerbaycan'ın şanlı zaferi sonrasında 10 Kasım'ı bayram ilan etmesi üzerine, Hüseyin Baş'ın "bayrakları yarıya indirdiğimiz gün, zafer mi kutlayacağız" diyerek gönderdiği mesaj karşılığını bulmuş; Azerbaycan devleti Zafer Bayramının gününü 8 Kasım olarak değiştirmiştir.

Yine Genel Başkanımızın eğitim sistemimizin allak bullak olduğu şu süreçte, sınavlarla ilgili olarak; "Pandemi nedeniyle psikolojisi bozulan öğrencileri, bir de sınav sopasıyla terbiye etmeye çalışmayın" uyarısı sonucu, birinci dönem orta öğretim ders sınavları iptal edilmişti.

Ve Genel Başkanımızın " Azerbaycan kutlamalarına Kuzey Kıbrıs Türk Devleti de resmi olarak katılmalıdır" uyarısı ile, yıllardır çözüm adı altında çeşitli planlarla Güney Kıbrıs Rum Devletine yamanmaya çalışılan Kuzey Kıbrıs'ın, yıllar sonra belki de ilk kez KKTC olarak tanınmasının sağlanması, görüşülmeye başlanmıştır. En kısa sürede bu görüşmelerin somut adımlarla desteklenmesini bekliyoruz.  

Görüldüğü üzere Hüseyin Baş, Genel Başkanlığının üzerinden geçen kısa zaman içerisinde meclis dışından nasıl siyaset yapılacağını herkese göstermiştir.

Ve tabi taklit edilmeler de aynen Ebedi Genel başkanımız döneminde olduğu gibi sürmektedir.

Ana konumuzun devamı olarak Genel Başkanımız Hüseyin Baş'ın kadınların ekonomik özgürlüğünü kazanmasına yönelik çok özel bir projesi var. Kendi ifadesiyle," İktidara gelmeyi beklemeden, internet ortamında oluşturacağımız bir kadın platformu ile kadınların el emeklerinden para kazanmalarını sağlayacağız. Her Türk kadınını kendi ismi ile marka yapacağız, hazırlıklara başladık." diyerek başlattığı "Kadın Platformu" projesi görüyoruz ki, iktidar partisi tarafından kadınlar için e-ticaret adı altında taklit edilip, ünlü kanallardan servis ediliyor.

İşte biz böyle güçlü, donanımlı, gündeme yön veren, iktidar partisinin taklit ettiği bir liderle yolumuza devam ediyoruz. Güçlü birey, güçlü kadın, güçlü aile

ve güçlü bir toplum için #Varbihayalimiz…