BTP’li Fuat Şengül, enerji ile ilgili çok büyük bir tehlikeden bahsetti

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) kurmaylarından ülkemizi yakından ilgilendiren çok önemli açıklamalar gelmeye devam ediyor. BTP Genel Başkan Yardımcısı, Enerji Uzmanı Fuat Şengül, ülkemizin enerji gerçeğiyle alakalı dikkat çekici veriler paylaştı ve kritik uyarılarda bulundu.

Müjdeler verildi ama gerçekleşmedi

BTP'li Şengül, hükümetin, "Karadeniz'de gaz çıktı", "Gabar'da petrol bulundu" gibi müjdelerinin vatandaşlara bir yansımasının olmadığını şu sözlerle anlattı:

"Karadeniz'de gaz çıktı, bu şebekeye bağlandı, şu kadar ithalatımız azaldı, tasarruf sağlandı gibi planlarımız vardı. Bunlar ne oldu?

Yerli üretim yüzde 54 arttı diye raporlanıyor ama ihracat azalmış, tüketim azalmış.

Konutlarda 33 yıllık bir tüketimi sağlayacak gaza kavuştuğumuzun sevincini yaşayarak geçirdik 2023'ün ilk aylarını ama baktığımızda şimdi Türkiye'deki tüketimin yüzde 10'u evlere ait. Bu rakam ne kadar? Biz yaklaşık 50 milyar metreküp gaz tükettiğimize göre demek ki 5 milyar metreküpü evlerde tüketiyoruz.

5 milyar metreküpün 33 yıl yetmesi için en az bize 160-170 metreküp gaz lazım. 1 yılda 5 milyar metreküp tüketiyoruz. Bunların hiçbirisi artık konuşulmuyor.

Ham petrol üretimimizde 100 bin varile ulaşacaktık, Gabar'da petrol bulundu. Bu da gerçekleşmedi.

Çıktı petrol, doğru ama 100 bin variller şu an için 2024 hayalimize kalmış oldu."

Türkiye'yi bekleyen çok önemli tehlike

BTP Genel Başkan Yardımcısı Şengül, açıklamasının devamında ülkemizi bekleyen çok önemli bir tehlikeden bahsetti.

Avrupa'nın bir karar aldığını belirten Şengül şunları söyledi:

"Bu karar da ne biliyor musunuz, 2026'nın 1 Ocak'ından itibaren mal ihraç edebilmeniz için kullandığınız enerjide karbon ayak izinin ölçümünü istiyorlar.

Yani bu ne demek? Siz fabrikada kullandığınız elektriği doğal gazdan, kömürden üretilen elektrikle yapıyorsanız sizin yapacağınız ihracatın üzerine bir karbon vergisi binecek ve ihraç edemeyeceksiniz.

Bütün fabrikalarımız, eğer bu tedbir alınmazsa, bunun üzerinde durulmazsa, hidrojen enerjisi sistemleri dikkate alınmazsa, 2 sene içerisinde bununla ilgili bir çözüm üretilmezse, Avrupa Birliği ihracatını unutacağız.

Bunun ne manaya gelebileceğiyle ilgili herhangi bir fikir, herhangi bir çalışma bugüne kadar yapılmadı.

Biz yine Bağımsız Türkiye Partisi olarak her zaman olduğu gibi ar-ge birimlerimizin yapmış olduğu çalışmalar neticesinde bunu halkımızın gündemine sunuyoruz."