Bağımsız Türkiye Partisi Bursa il Başkanlığı'nca tertip edilen "Kuşatılan Türkiye" adlı mitinge katılmak için bugün Bursa'dayız.
Bursa İl Teşkilatı, sağolsun gece gündüz demeden, ciddi bir organize içinde çalışarak Bursa'yı, özellikle de mitingin yapılacağı Gökdere Meydanı'nı gelin gibi süslemiş.
İstanbul'da iken daha sık gidip geldiğim fakat Erzurum'a geçtikten sonra uzun fasılalarla uğrayabildiğim Bursa'ya iki gün önce gittim. Ceddimiz Osman Gazi'yi, Orhan Gazi'yi, Emir Sultan'ı hürmetle selamlamak, Fatihalar göndermek için Bursa'ya uğramak gerek. Mevlid-i Şerif'in müellifi Süleyman Çelebi'yi selamlamak için, onun:
Aşk ile gel imdi Allah diyelim
Derd ile gözyaş ile ah edelim
Ola kim rahmet kıla ol Padişah
Ol Kerim ü ol Rahim ü ol İlah"
Teklifine başüstüne diyerek, başımızı mezarının taşına koyarak "Allah Allah" demek için Bursa'ya uğramak gerek. Bin yıllık çınarları gıbta ile seyretmek, diplerinde, gölgelerinde bir çay içmek için, özellikle de Ulu Cami'nin yazılarını su sesi eşliğinde saatlerce seyretmek için Bursa'ya uğramak gerek. Evet bugün Bursa'dayız. Kuşatılan Türkiye mitinginde, bize ayrılan yeri doldurmak, bize ayrılan bayrağı kimsesiz bırakmamak ve aşkla dalgalandırmak ve vatansever insanların oluşturduğu o ummanda bir katre olmak için buradayız.
BTP Yıldırım İlçe Başkanı Süleyman Keskin ile gezdik, Nilüfer Teşkilatından pırıl pırıl gençlerle dolaştık, bir kez daha gezdik, gördük, duyduk ve anladık ki, kuşatılan Türkiye ifadesi ifadeden aciz, mevcut kuşatılmışlığı anlatmak için çok cılız kalıyor. Bursa ovasında yabancıların eline geçen araziler artık kilometrelerle ifade ediliyor.
Meşhur "Arsa ile Bursa/İkisi bir araya gelse" tarzındaki tekerlememizi topraklarımızda gözü olan ecnebiler gerçekleştirmiş, arsayı değil, en güzel arazileri maalesef Bursa'dan da almışlar. Cennet vatanımızın dört bir yanı olduğu gibi Yeşil Bursa'mız da talan ettirilmiş. Bu acı bu acıklı durumun karşısında "Gaflet dalalet/Yapılanlar ihanet" feryadı da sönük kalıyor değil mi? Bursa mitinginin Kuva-yı Milliye ruhunu yeniden şahlandıracağına, taçlandıracağına olan inancımızı tekrarlarken, birinci Kuva-yı Milliye hareketinin önünü kesmeye çalışan haramileri de tanıyabilmek için Muharrem Bayraktar'ın Perşembe günki yazısını okumanızı ve okutmanızı tavsiye ediyorum.
Bursa İl Teşkilatı, sağolsun gece gündüz demeden, ciddi bir organize içinde çalışarak Bursa'yı, özellikle de mitingin yapılacağı Gökdere Meydanı'nı gelin gibi süslemiş.
İstanbul'da iken daha sık gidip geldiğim fakat Erzurum'a geçtikten sonra uzun fasılalarla uğrayabildiğim Bursa'ya iki gün önce gittim. Ceddimiz Osman Gazi'yi, Orhan Gazi'yi, Emir Sultan'ı hürmetle selamlamak, Fatihalar göndermek için Bursa'ya uğramak gerek. Mevlid-i Şerif'in müellifi Süleyman Çelebi'yi selamlamak için, onun:
Aşk ile gel imdi Allah diyelim
Derd ile gözyaş ile ah edelim
Ola kim rahmet kıla ol Padişah
Ol Kerim ü ol Rahim ü ol İlah"
Teklifine başüstüne diyerek, başımızı mezarının taşına koyarak "Allah Allah" demek için Bursa'ya uğramak gerek. Bin yıllık çınarları gıbta ile seyretmek, diplerinde, gölgelerinde bir çay içmek için, özellikle de Ulu Cami'nin yazılarını su sesi eşliğinde saatlerce seyretmek için Bursa'ya uğramak gerek. Evet bugün Bursa'dayız. Kuşatılan Türkiye mitinginde, bize ayrılan yeri doldurmak, bize ayrılan bayrağı kimsesiz bırakmamak ve aşkla dalgalandırmak ve vatansever insanların oluşturduğu o ummanda bir katre olmak için buradayız.
BTP Yıldırım İlçe Başkanı Süleyman Keskin ile gezdik, Nilüfer Teşkilatından pırıl pırıl gençlerle dolaştık, bir kez daha gezdik, gördük, duyduk ve anladık ki, kuşatılan Türkiye ifadesi ifadeden aciz, mevcut kuşatılmışlığı anlatmak için çok cılız kalıyor. Bursa ovasında yabancıların eline geçen araziler artık kilometrelerle ifade ediliyor.
Meşhur "Arsa ile Bursa/İkisi bir araya gelse" tarzındaki tekerlememizi topraklarımızda gözü olan ecnebiler gerçekleştirmiş, arsayı değil, en güzel arazileri maalesef Bursa'dan da almışlar. Cennet vatanımızın dört bir yanı olduğu gibi Yeşil Bursa'mız da talan ettirilmiş. Bu acı bu acıklı durumun karşısında "Gaflet dalalet/Yapılanlar ihanet" feryadı da sönük kalıyor değil mi? Bursa mitinginin Kuva-yı Milliye ruhunu yeniden şahlandıracağına, taçlandıracağına olan inancımızı tekrarlarken, birinci Kuva-yı Milliye hareketinin önünü kesmeye çalışan haramileri de tanıyabilmek için Muharrem Bayraktar'ın Perşembe günki yazısını okumanızı ve okutmanızı tavsiye ediyorum.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024