Burun Eti Büyürse Ne Olur, Ne Yapılmalıdır?
Özellikle alerjisi olanlarda alerjiyi tetikleyecek madde solunduğu takdirde burun içerisinde en fazla alttaki et şişiyor.
19.12.2016 00:00:00
Sigara, hava kirliliği gibi etkenler ise burun eti şişmesini tetikliyor. Burun eti şişmesi ve bu gibi bir durumlarda uygulanacak tedavi yöntemlerini Meltem Hastanesi doktorlarından Yrd. Doç. Ahmet Hamdi Kepekçi anlattı.
Burnu vücudun bir tür kliması olarak düşünebilirsiniz diyen Doç. Dr. Kepekçi koku almanın yanında solunan havayı filtreleme gibi bir özelliği olduğundan bahsetti. Burun havayı alırken ısıtır, arındırır ve temizleyerek ciğerlere iletir. Sonuç itibarı ile akciğerlere olması gereken temiz hava iletilir. "Bu kadar işlemi sadece saniyeler içerisinde yapar" diyen Dr. Kepekçi, havanın kirliliğine, nem ve sıcaklığına göre işlemini gerçekleştirir diye ekliyor.
Burun Sadece Koku İçin Değil, Vücut Sağlığı Açısından Önemlidir
Havada birçok toz ve kir bulunmaktadır. Bu toz ve kiri burun filtrelemez ise ciğerlere gidecek mikroplu hava sağlığı ciddi bir şekilde etkileyecektir. "Burundan solumak vücudun rahatlaması için önemlidir. Sürekten ağızdan nefes almak bu bağlamda hiç sağlıklı değildir." Diyen Dr. Kepekçi ekliyor; "Burun içerisinde konka dediğimiz içleri kan damarları ile dolu olan etcikler vardır. Bu etler burnun hem sağında hem de solunda bulunmaktadır. Ortam sıcaklığı ya da soğukluğuna göre bu etlerde büyüme veya küçülme görülür. Soğuk havalarda kan damarlarının içerisi kanla dolar. Bu şekilde bir şişme söz konusu olur. Sıcak havalarda ise kan damarları çekilir."
Bununla beraber burun içerisinde mukoza denen doku tabakası içerisinde salgı hücreleri mevcuttur. Sümük dediğimiz sıvı bu şekilde salgılanır. Sümük dediğimiz sıvı da mikropları tutmak amacıyla önemlidir. Ayrıca hava, burun içerisindeki etlerle yani konkalarla temas eder etmez akciğerde bulunan hava keseleri yani alveol açılır. Bu şekilde hava ciğerlere iletilmiş olur.
Burun delikleri her biri ortalama 2-3 saatte bir açılıp kapanırlar. Bu şekilde akciğerlerin çalışması düzenlenmiş olur. Standart durumda burun deliklerinin ikisi birden tam olarak açılım göstermez. Bu olması gereken fizyolojik bir durumdur. Burun yapısında herhangi bir sorun olmayan, normal bir insan bu durumun farkına dahi varamaz. Hangi burun deliği açılıyor ise akciğer o taraftan daha fazla hava alacaktır. Diğer ise bu durumda dinlenmeye çekilir. Bu dönüşümlü sistem ile vücut gün içerisinde akciğerlere sırayla hava iletir.
Burun Eti Neden Büyüyor?
"Burun içerisindeki etler, yani konkalar sağ ve solda olmak üzere toplam altı tanedir" diyen Dr. Kepekçi bunlardan en çok çalışanının burnun en alt kısmında bulunan ve alt konka denilen yapı olduğunu belirtiyor. Burundan alınan hava soğuk, sıcak veya kirli olup olmamasına göre burun etinde büyüme ve küçülme görülür. Şayet kişinin alerjik bir durumu var ise en çok alttaki konkada şişme görülür. Çevresel faktörler ve sigara gibi etkenler burun eti için şişmeyi tetikleyen durumlardır.
Tüm bu etkenlerin yanı sıra burunda oluşan iltihaplar, sinüzit, burun kemiğinde eğrilik gibi olumsuz durumlar burun eti şişmesini tetikleyen başlıca faktörlerdir.
En Sık Kimlerde Rastlanır?
Burun eti büyümeleri genellikle sigara alışkanlığı olanlarda ve alerjiye açık bünyelerde görülür. Bununla beraber yapısal bozukluklar, burun kemiği eğriliği veya kırık burun ile burun deliklerinden birinin sürekli kapalı olduğu durumlarda sıklıkla görülür. Burun etleri sistemsiz çalıştığından zaman içerisinde ikisi de tıkanacaktır.
Nasıl Anlarız?
Burun eti şişmesi en açık belirtisi kronik burun tıkanıklığıdır. Kişi burundan aldığı hava yetersiz olunca ağızdan nefes almaya başlar. Bu çok sağlıksız bir durumdur. Ağızdan alınan hava yeterli filtrelemeden geçmediğinden kişi dışarıdan gelecek hastalıklara kapı açmış olur.
Uyku sırasında da kişi nefes almakta zorlanabilir. Burundan yeterli hava alınmadığından akciğerleri için gereken oksijen vücuda giremez. Bu sebeple doku ve organlar yeterince beslenemez ve kişi dinlenemez. Sabahları yorgun kalkmakla beraber gün içerisinde uyuklamalar ve sürekli ağızdan nefes alındığı için ağızda kuruluk gibi istenmeyen durumlar ortaya çıkar.
Teşhisi Nasıl Konur? Burun Tıkanıklığı Teşhis İçin Yeterli Midir?
Burun eti büyümesi teşhisi oldukça kolaydır. Hastanın verdiği bilgiler bunu açıkça ortaya koyar. Alerjik durumlar, sigara alışkanlığı, çalışma veya okul ortamı teşhisi kolaylaştırır. Uzman doktorun yapacağı endoskopik muayene ve testler ile de burun eti şişmesinin söz konusu olup olmadığı kolaylıkla anlaşılacaktır.
İlaç ile Tedavi Ne Kadar Etkilidir?
İlaç ile tedavi elbette mümkündür. Şişen etleri bu şekilde küçültme yoluna gidilebilir. Ancak bu uzun süren bir tedavi sürecidir. Kortizonlu burun spreyi dediğimiz spreylerden kullanılabilir. Ancak bu spreylerin uzun müddet kullanımı burunda kuruma ya da kanama gibi olumsuz durumlar ortaya çıkarabilir. İlaç tedavisi genellikle pek sonuç vermemektedir. Bu sebeple önleyici tedbirler alınması daha uygun olacaktır. Tedavi sürecinin burundaki etin şişme sebebine göre şekil değiştirebileceği unutulmamalıdır.
Önlem olarak sigara alışkanlığı varsa bunun kesilmesi, çalışma ve yaşam ortamının düzenlenmesi sayılabilir. Bu gibi olumsuz durumlardan uzaklaşmak problemin önüne geçmek için önemlidir. Ayrıca alerjisi olanlar, alerjik maddeden mümkün olduğunda uzak durmalı, alerjiyi önleyici spreyler ile destek almalıdır.
Burun yapısı hassas olanlar ve alerjiye açık olanlar sigara dumanından uzak durmalı, toz üreten halı veya eşyalara karşı dikkatli olmalıdırlar. Alerjik olmayan örneğin pamuklu kıyafetlerin tercih edilmesi kişiyi olumsuz durumlardan uzak tutacaktır. Evcil hayvanlara karşı hassasiyeti bulunanlar da mutlaka uzak durmalıdırlar. Bu gibi durumlar burun etlerinin sürekli uyarılmasına neden olur ve şişmeleri tetikler.
Ameliyatın Gerekli Olduğu Durumlar Nelerdir?
Şayet ilaç tedavisinden sonuç alınamıyorsa diğer tedavi yöntemlerine geçilmelidir diyen Dr. Hamdi Kepekçi; "Burun tıkanıklığı giderilemiyorsa ameliyat düşünülmelidir. Burun etlerindeki büyüme kişiyi oldukça kötü bir şekilde etkiler. Bu sebeple her ne olursa olsun burun etlerinin normal boyutlara getirilerek hastanın rahatlatılması şarttır." dedi.
Bu etlerin eskiden kesilerek tamamen çıkartıldığını da sözlerine ekleyen Dr. Kepekçi, yapılan çalışmalar neticesinde burun etlerinin tamamen çıkartılması ile burunda kuruma veya kabuklanma gibi alınan oksijeni hissedememe gibi durumların ortaya çıktığına dikkat çekiyor.
Bu sebeple günümüzde lazer veya radyofrekans yöntemi ile bu etler istenen boyuta getirilebilmektedir. Şayet etler çok büyümüş ise bir kerede küçültme yapılamayacağından birkaç seanslık bir tedavi süreci gerekebilir. Bir seferde yüksek miktarda enerji vererek burun etlerini küçültmek ette yanma veya kömürleşme gibi olumsuz durumlar ortaya çıkaracağından en az iki seanslık bir işlem uygun görülmektedir.
Ameliyatın Riskleri Nelerdir?
Ameliyatta risk unsurları uygulanacak olan cerrahi yönteme göre değişecektir diyen Dr. Kepekçi, "Operasyonu genel anestezi altında yani hastayı tamamen uyutarak yaparsak risk çok azdır. Sözünü ettiğimiz risk yaş ile beraber kendisini gösteren kalp rahatsızlığı, şeker gibi rahatsızlıklara göre değişebilir. Ameliyat sonrasında ise kanama çok nadir görülmektedir. İyileşme sürecinde ise burunda kuruluk ve kabuklanma görülür ki bu normal bir süreçtir." demektedir.
Ne Tür Ameliyat Yöntemleri Vardır?
Burun eti ameliyatı yöntemleri cerrahi yöntem dediğimiz etin kesilerek çıkarılması olduğu gibi lazer ya da radyofrekans yöntemlerini içerir. Soğuk cerrahi dediğimiz ameliyatta şişen etler kesilerek çıkarılır. Ancak anestezi altında yapıldığından hasta hiçbir şey hissetmez.
Genellikle cerrahide et büyümesinin fazla olduğu bölgelerde kısmı bir çıkartma söz konusudur. Radyofrekansta ise büyümekte olan etin içine bir elektrot yerleştirilir. Bu elektrot aracılığı ile radyo dalgaları ile oluşan ısı burun içerisine iletilir. Bu ısı 70-80 derecelik bir ısıdır. Bu ısı dokularda küçültme yapar. Lazer yöntemi ile de dokularda küçültmeye gidilebilir. Lazer ışını sayesinde burun etinde yeterli küçültme yapılır.
Ameliyat Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?
Ameliyat sonrası süreç şayet dikkat edilirse oldukça rahat geçer. Ortalama 4-8 hafta içerisinde tamamen iyileşme görülür. Bu zaman içerisinde şiddetli sümkürme kanamaya neden olabilir. Burunda kabuklanma ve kuruma gibi durumlar olacağından nemlendirici sprey veya deniz suyu spreyleri iyileşme aşamasında yardımcı faktör olacaktır. Konu hakkında daha fazla bilgi için Özel Meltem Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı ve Başhekimi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi'den şimdi randevu alabilirsiniz.
http://www.burunetiameliyati.com
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı
Yrd. Doç. Ahmet Hamdi Kepekçi
Burnu vücudun bir tür kliması olarak düşünebilirsiniz diyen Doç. Dr. Kepekçi koku almanın yanında solunan havayı filtreleme gibi bir özelliği olduğundan bahsetti. Burun havayı alırken ısıtır, arındırır ve temizleyerek ciğerlere iletir. Sonuç itibarı ile akciğerlere olması gereken temiz hava iletilir. "Bu kadar işlemi sadece saniyeler içerisinde yapar" diyen Dr. Kepekçi, havanın kirliliğine, nem ve sıcaklığına göre işlemini gerçekleştirir diye ekliyor.
Burun Sadece Koku İçin Değil, Vücut Sağlığı Açısından Önemlidir
Havada birçok toz ve kir bulunmaktadır. Bu toz ve kiri burun filtrelemez ise ciğerlere gidecek mikroplu hava sağlığı ciddi bir şekilde etkileyecektir. "Burundan solumak vücudun rahatlaması için önemlidir. Sürekten ağızdan nefes almak bu bağlamda hiç sağlıklı değildir." Diyen Dr. Kepekçi ekliyor; "Burun içerisinde konka dediğimiz içleri kan damarları ile dolu olan etcikler vardır. Bu etler burnun hem sağında hem de solunda bulunmaktadır. Ortam sıcaklığı ya da soğukluğuna göre bu etlerde büyüme veya küçülme görülür. Soğuk havalarda kan damarlarının içerisi kanla dolar. Bu şekilde bir şişme söz konusu olur. Sıcak havalarda ise kan damarları çekilir."
Bununla beraber burun içerisinde mukoza denen doku tabakası içerisinde salgı hücreleri mevcuttur. Sümük dediğimiz sıvı bu şekilde salgılanır. Sümük dediğimiz sıvı da mikropları tutmak amacıyla önemlidir. Ayrıca hava, burun içerisindeki etlerle yani konkalarla temas eder etmez akciğerde bulunan hava keseleri yani alveol açılır. Bu şekilde hava ciğerlere iletilmiş olur.
Burun delikleri her biri ortalama 2-3 saatte bir açılıp kapanırlar. Bu şekilde akciğerlerin çalışması düzenlenmiş olur. Standart durumda burun deliklerinin ikisi birden tam olarak açılım göstermez. Bu olması gereken fizyolojik bir durumdur. Burun yapısında herhangi bir sorun olmayan, normal bir insan bu durumun farkına dahi varamaz. Hangi burun deliği açılıyor ise akciğer o taraftan daha fazla hava alacaktır. Diğer ise bu durumda dinlenmeye çekilir. Bu dönüşümlü sistem ile vücut gün içerisinde akciğerlere sırayla hava iletir.
Burun Eti Neden Büyüyor?
"Burun içerisindeki etler, yani konkalar sağ ve solda olmak üzere toplam altı tanedir" diyen Dr. Kepekçi bunlardan en çok çalışanının burnun en alt kısmında bulunan ve alt konka denilen yapı olduğunu belirtiyor. Burundan alınan hava soğuk, sıcak veya kirli olup olmamasına göre burun etinde büyüme ve küçülme görülür. Şayet kişinin alerjik bir durumu var ise en çok alttaki konkada şişme görülür. Çevresel faktörler ve sigara gibi etkenler burun eti için şişmeyi tetikleyen durumlardır.
Tüm bu etkenlerin yanı sıra burunda oluşan iltihaplar, sinüzit, burun kemiğinde eğrilik gibi olumsuz durumlar burun eti şişmesini tetikleyen başlıca faktörlerdir.
En Sık Kimlerde Rastlanır?
Burun eti büyümeleri genellikle sigara alışkanlığı olanlarda ve alerjiye açık bünyelerde görülür. Bununla beraber yapısal bozukluklar, burun kemiği eğriliği veya kırık burun ile burun deliklerinden birinin sürekli kapalı olduğu durumlarda sıklıkla görülür. Burun etleri sistemsiz çalıştığından zaman içerisinde ikisi de tıkanacaktır.
Nasıl Anlarız?
Burun eti şişmesi en açık belirtisi kronik burun tıkanıklığıdır. Kişi burundan aldığı hava yetersiz olunca ağızdan nefes almaya başlar. Bu çok sağlıksız bir durumdur. Ağızdan alınan hava yeterli filtrelemeden geçmediğinden kişi dışarıdan gelecek hastalıklara kapı açmış olur.
Uyku sırasında da kişi nefes almakta zorlanabilir. Burundan yeterli hava alınmadığından akciğerleri için gereken oksijen vücuda giremez. Bu sebeple doku ve organlar yeterince beslenemez ve kişi dinlenemez. Sabahları yorgun kalkmakla beraber gün içerisinde uyuklamalar ve sürekli ağızdan nefes alındığı için ağızda kuruluk gibi istenmeyen durumlar ortaya çıkar.
Teşhisi Nasıl Konur? Burun Tıkanıklığı Teşhis İçin Yeterli Midir?
Burun eti büyümesi teşhisi oldukça kolaydır. Hastanın verdiği bilgiler bunu açıkça ortaya koyar. Alerjik durumlar, sigara alışkanlığı, çalışma veya okul ortamı teşhisi kolaylaştırır. Uzman doktorun yapacağı endoskopik muayene ve testler ile de burun eti şişmesinin söz konusu olup olmadığı kolaylıkla anlaşılacaktır.
İlaç ile Tedavi Ne Kadar Etkilidir?
İlaç ile tedavi elbette mümkündür. Şişen etleri bu şekilde küçültme yoluna gidilebilir. Ancak bu uzun süren bir tedavi sürecidir. Kortizonlu burun spreyi dediğimiz spreylerden kullanılabilir. Ancak bu spreylerin uzun müddet kullanımı burunda kuruma ya da kanama gibi olumsuz durumlar ortaya çıkarabilir. İlaç tedavisi genellikle pek sonuç vermemektedir. Bu sebeple önleyici tedbirler alınması daha uygun olacaktır. Tedavi sürecinin burundaki etin şişme sebebine göre şekil değiştirebileceği unutulmamalıdır.
Önlem olarak sigara alışkanlığı varsa bunun kesilmesi, çalışma ve yaşam ortamının düzenlenmesi sayılabilir. Bu gibi olumsuz durumlardan uzaklaşmak problemin önüne geçmek için önemlidir. Ayrıca alerjisi olanlar, alerjik maddeden mümkün olduğunda uzak durmalı, alerjiyi önleyici spreyler ile destek almalıdır.
Burun yapısı hassas olanlar ve alerjiye açık olanlar sigara dumanından uzak durmalı, toz üreten halı veya eşyalara karşı dikkatli olmalıdırlar. Alerjik olmayan örneğin pamuklu kıyafetlerin tercih edilmesi kişiyi olumsuz durumlardan uzak tutacaktır. Evcil hayvanlara karşı hassasiyeti bulunanlar da mutlaka uzak durmalıdırlar. Bu gibi durumlar burun etlerinin sürekli uyarılmasına neden olur ve şişmeleri tetikler.
Ameliyatın Gerekli Olduğu Durumlar Nelerdir?
Şayet ilaç tedavisinden sonuç alınamıyorsa diğer tedavi yöntemlerine geçilmelidir diyen Dr. Hamdi Kepekçi; "Burun tıkanıklığı giderilemiyorsa ameliyat düşünülmelidir. Burun etlerindeki büyüme kişiyi oldukça kötü bir şekilde etkiler. Bu sebeple her ne olursa olsun burun etlerinin normal boyutlara getirilerek hastanın rahatlatılması şarttır." dedi.
Bu etlerin eskiden kesilerek tamamen çıkartıldığını da sözlerine ekleyen Dr. Kepekçi, yapılan çalışmalar neticesinde burun etlerinin tamamen çıkartılması ile burunda kuruma veya kabuklanma gibi alınan oksijeni hissedememe gibi durumların ortaya çıktığına dikkat çekiyor.
Bu sebeple günümüzde lazer veya radyofrekans yöntemi ile bu etler istenen boyuta getirilebilmektedir. Şayet etler çok büyümüş ise bir kerede küçültme yapılamayacağından birkaç seanslık bir tedavi süreci gerekebilir. Bir seferde yüksek miktarda enerji vererek burun etlerini küçültmek ette yanma veya kömürleşme gibi olumsuz durumlar ortaya çıkaracağından en az iki seanslık bir işlem uygun görülmektedir.
Ameliyatın Riskleri Nelerdir?
Ameliyatta risk unsurları uygulanacak olan cerrahi yönteme göre değişecektir diyen Dr. Kepekçi, "Operasyonu genel anestezi altında yani hastayı tamamen uyutarak yaparsak risk çok azdır. Sözünü ettiğimiz risk yaş ile beraber kendisini gösteren kalp rahatsızlığı, şeker gibi rahatsızlıklara göre değişebilir. Ameliyat sonrasında ise kanama çok nadir görülmektedir. İyileşme sürecinde ise burunda kuruluk ve kabuklanma görülür ki bu normal bir süreçtir." demektedir.
Ne Tür Ameliyat Yöntemleri Vardır?
Burun eti ameliyatı yöntemleri cerrahi yöntem dediğimiz etin kesilerek çıkarılması olduğu gibi lazer ya da radyofrekans yöntemlerini içerir. Soğuk cerrahi dediğimiz ameliyatta şişen etler kesilerek çıkarılır. Ancak anestezi altında yapıldığından hasta hiçbir şey hissetmez.
Genellikle cerrahide et büyümesinin fazla olduğu bölgelerde kısmı bir çıkartma söz konusudur. Radyofrekansta ise büyümekte olan etin içine bir elektrot yerleştirilir. Bu elektrot aracılığı ile radyo dalgaları ile oluşan ısı burun içerisine iletilir. Bu ısı 70-80 derecelik bir ısıdır. Bu ısı dokularda küçültme yapar. Lazer yöntemi ile de dokularda küçültmeye gidilebilir. Lazer ışını sayesinde burun etinde yeterli küçültme yapılır.
Ameliyat Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?
Ameliyat sonrası süreç şayet dikkat edilirse oldukça rahat geçer. Ortalama 4-8 hafta içerisinde tamamen iyileşme görülür. Bu zaman içerisinde şiddetli sümkürme kanamaya neden olabilir. Burunda kabuklanma ve kuruma gibi durumlar olacağından nemlendirici sprey veya deniz suyu spreyleri iyileşme aşamasında yardımcı faktör olacaktır. Konu hakkında daha fazla bilgi için Özel Meltem Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı ve Başhekimi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi'den şimdi randevu alabilirsiniz.
http://www.burunetiameliyati.com
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı
Yrd. Doç. Ahmet Hamdi Kepekçi
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.