Büyükşehirlerde kira sorunu büyüyor
Kira sorunu, sadece barınma değil, aynı zamanda adalet, eşitlik ve yaşam hakkı meselesidir. Bu kriz, çözülmediği takdirde sosyal huzursuzluklara, eğitimden iş gücüne kadar birçok alanda derin yaralara yol açabilir.
07.08.2025 17:12:00 / Güncelleme: 07.08.2025 17:15:20
Bayram ÇOŞGUN
Bayram ÇOŞGUN





Modern şehir yaşamının en temel ihtiyaçlarından biri olan barınma, günümüzde özellikle büyükşehirlerde karşılanması giderek zorlaşan bir gereksinime dönüştü.
İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya gibi nüfusu milyonları bulan şehirlerde kira fiyatları, sadece dar gelirli vatandaşları değil, orta sınıfı da derinden etkiliyor. Artık birçok insan için kiralık ev bulmak, sadece maddi değil, aynı zamanda psikolojik bir mücadeleye dönüştü.

Kira Fiyatları Neden Bu Kadar Arttı?
Kira krizinin ardında birden çok faktör bulunuyor:
Konut Arzı Talebi Karşılamıyor: Nüfus artışı ve göçle birlikte konut talebi yükselirken, yeni konut üretimi yeterli düzeyde değil. Üretilen konutlar ise genellikle lüks segmentte, yani ihtiyaç sahiplerinin erişemeyeceği fiyatlarda.
Yatırım Aracı Olarak Konut: Özellikle ekonomik belirsizlik dönemlerinde insanlar, döviz ya da borsa yerine gayrimenkule yatırım yapmayı daha güvenli buluyor. Bu da evlerin yaşamak için değil, kira geliri elde etmek için alınmasına neden oluyor.
Yabancı Yatırımcı Etkisi: Bazı büyükşehirlerde yabancılara satılan evlerin artışı, kira piyasasını doğrudan etkiliyor. Yüksek fiyatlı kiralamalar yerli kiracıları zor durumda bırakıyor.
Deprem ve Afetler: Özellikle 2023 Kahramanmaraş depremleri sonrasında, sağlam yapılar daha da değer kazandı. Güvenli konut arayışı, talebi belli bölgelerde yoğunlaştırarak kira fiyatlarını uçurdu.

Sosyal Yaşamın Gölgesinde Barınma Krizi
Artık bir şehirde yaşamak, o şehrin sunduğu kültürel olanaklardan faydalanmak anlamına gelmiyor. Birçok insan işine en yakın yerde bile oturamayacak duruma geldi. Trafikte saatler harcayan çalışanlar, şehrin merkezine değil, çevresine itilmiş durumda. Öğrenciler, bir odalı evleri üç kişi paylaşmak zorunda kalıyor. Emekliler, memleketlerine dönüyor ya da kiraya çıkmak yerine çocuklarının yanına sığınıyor.

Devlet Politikaları Yeterli mi?
Kira krizine karşı bazı geçici çözümler uygulanıyor: Kira artışına üst sınır getirilmesi (%25 sınırı gibi), sosyal konut projeleri, TOKİ aracılığıyla ucuz konut üretimi… Ancak bunlar genellikle geçici nefes aldıran önlemler olmaktan öteye gidemiyor. Kalıcı çözüm için:
Dar gelirli gruplara özel, denetlenebilir sosyal konut projeleri,
Boş duran konutların vergilendirilmesi ya da kamusal kullanıma sunulması,
Konut üretiminde kar amacı güden değil, ihtiyaç odaklı politikaların benimsenmesi
gerekiyor.

İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya gibi nüfusu milyonları bulan şehirlerde kira fiyatları, sadece dar gelirli vatandaşları değil, orta sınıfı da derinden etkiliyor. Artık birçok insan için kiralık ev bulmak, sadece maddi değil, aynı zamanda psikolojik bir mücadeleye dönüştü.

Kira Fiyatları Neden Bu Kadar Arttı?
Kira krizinin ardında birden çok faktör bulunuyor:
Konut Arzı Talebi Karşılamıyor: Nüfus artışı ve göçle birlikte konut talebi yükselirken, yeni konut üretimi yeterli düzeyde değil. Üretilen konutlar ise genellikle lüks segmentte, yani ihtiyaç sahiplerinin erişemeyeceği fiyatlarda.
Yatırım Aracı Olarak Konut: Özellikle ekonomik belirsizlik dönemlerinde insanlar, döviz ya da borsa yerine gayrimenkule yatırım yapmayı daha güvenli buluyor. Bu da evlerin yaşamak için değil, kira geliri elde etmek için alınmasına neden oluyor.
Yabancı Yatırımcı Etkisi: Bazı büyükşehirlerde yabancılara satılan evlerin artışı, kira piyasasını doğrudan etkiliyor. Yüksek fiyatlı kiralamalar yerli kiracıları zor durumda bırakıyor.
Deprem ve Afetler: Özellikle 2023 Kahramanmaraş depremleri sonrasında, sağlam yapılar daha da değer kazandı. Güvenli konut arayışı, talebi belli bölgelerde yoğunlaştırarak kira fiyatlarını uçurdu.

Sosyal Yaşamın Gölgesinde Barınma Krizi
Artık bir şehirde yaşamak, o şehrin sunduğu kültürel olanaklardan faydalanmak anlamına gelmiyor. Birçok insan işine en yakın yerde bile oturamayacak duruma geldi. Trafikte saatler harcayan çalışanlar, şehrin merkezine değil, çevresine itilmiş durumda. Öğrenciler, bir odalı evleri üç kişi paylaşmak zorunda kalıyor. Emekliler, memleketlerine dönüyor ya da kiraya çıkmak yerine çocuklarının yanına sığınıyor.

Devlet Politikaları Yeterli mi?
Kira krizine karşı bazı geçici çözümler uygulanıyor: Kira artışına üst sınır getirilmesi (%25 sınırı gibi), sosyal konut projeleri, TOKİ aracılığıyla ucuz konut üretimi… Ancak bunlar genellikle geçici nefes aldıran önlemler olmaktan öteye gidemiyor. Kalıcı çözüm için:
Dar gelirli gruplara özel, denetlenebilir sosyal konut projeleri,
Boş duran konutların vergilendirilmesi ya da kamusal kullanıma sunulması,
Konut üretiminde kar amacı güden değil, ihtiyaç odaklı politikaların benimsenmesi
gerekiyor.

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
















































































