Buzullardaki kimyasal kirlilik endişe verici boyutta

Kalıcı kimyasallar ve mikroplastikler artık kutuplara kadar ulaşmış durumda; yağmurlar aracılığıyla üzerimize yağıyor ve okyanuslarda dev plastik çöp yığınları oluşuyor. Sera gazı emisyonları ise atmosferde birikerek çevreye verdiğimiz zararı artırıyor. Şimdi bu olumsuz tabloya bir yenisi daha eklendi.
Norveç'in Svalbard takımadalarındaki beş Kuzey Kutbu buzulunun kar örtüsünde, güneş kremlerinde ve diğer kişisel bakım ürünlerinde yaygın olarak bulunan 13 bileşenin izleri tespit edildi. Bu bulgular, her ne kadar kaygı verici olsa da, bu tür kirleticilerin nerelerde bulunduğunu ve kökenlerinin ne olduğunu anlamaya yönelik önemli bir adım niteliği taşıyor. Gelecekte, bu kirliliğin nasıl yönetileceği ve kaynağında nasıl durdurulacağı üzerine çalışmalar yapılması gerekecek.
Araştırmacılar, Arktik İzleme ve Değerlendirme Programı (AMAP) kapsamında, Yükselen Arktik Endişe Kimyasalları (CEACs) adı verilen kimyasal bileşiklerin izleme listesine odaklandılar. Bu kimyasalların üretimi ve kullanımı artarken, kutup bölgelerindeki dağılımları ve davranışları hakkında bilgi eksikliği bulunmaktaydı. Daha önce, bazı CEAC'ler Güney ve Kuzey Kutbu'nda yüzey sularında, deniz suyunda ve araştırma istasyonlarına yakın atık su akıntılarında tespit edilmişti.
Dağılım hakkında daha fazla veri toplamak amacıyla, araştırmacılar sabun ve şampuanlardaki kokular ile güneş kremlerinde bulunan benzofenon-3 (BP3) gibi UV filtrelerini içeren 13 yaygın bileşeni inceledi. Analiz edilen buzul örneklerinin çoğunda, kış aylarında biriken karda, diğer mevsimlerdeki kar örneklerine kıyasla daha yüksek UV filtreleri konsantrasyonları belirlendi. Özellikle, iki UV filtresi olan BP3 ve oktokrilenin buzul tepelerinde daha fazla miktarda bulunduğu tespit edildi.