Yeni anayasa tartışmaları konusunda dikkat çekici açıklamalar yapan DP Bursa Milletvekili Adayı Prof. Dr. Haydar Baş, yeni anayasada 'Türk milleti sözcüğü yer almasın' görüşünü, "Devletin olmadığı yerde millet zaten olmaz" şeklinde değerlendirdi
Demokrat Parti (DP) Bursa Milletvekili Adayı Prof. Dr. Haydar Baş, "Devletin olmadığı yerde millet zaten olmaz" diyerek, yeni anayasa tartışmalarına değindi. Prof. Dr. Haydar Baş, "Sen bana bir yer göster ki orada aile, yok orada ordu yok, orada devlet yok" dedi. "Ülkenin bir üniter yapısı var, bu üniter yapı hangi zorluklarla vücuda geldiğini biliyor muyuz biz? Üniter yapı bütün devletlerin kavuşmak istediği en ideal sonuçtur" diye konuşan Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Federasyon; işin altından çıkamazsın, birisi sağa çeker birisi sola çeker küçük devletçikler bir araya gelip senatoyu kurarlar, başkan seçerler. Ama Türkiye'de durum böyle mi? Türk halkının birbirine olan husumeti, kavgası, düşmanlığı var mı? Bana söyleyebilir misiniz? Güneydoğu'da bu kadar terör olmasına rağmen Türk milletine düşman olduğunu kim iddia edebilir? Laz'a düşman olduğunu kim iddia edebilir? Boşnağa, Arap'a düşman olduğunu kim iddia edebilir? Kalkalım hepimiz Güneydoğu'ya gidelim, Diyarbakır'a gidelim. Birisi Türk'tür, birisi Arap'tır, birisi Boşnak'tır ama hepsi Türk vatandaşıdır. Bu kimliklerin hiç birisine orada zerre kadar dokunulmaz. Onların can emniyeti, namus emniyeti, mal emniyeti, din ve vicdan emniyeti o insanlar tarafından teminat altındadır. Dolmuşa bindirilmişler bir grubu devlete karşı çıkarmışlar, o halkın tamamının Türk insanına bakışı masumdur, Türk insanına yakındır, Türk insanıyla derdi problemi yoktur."
Türk siyaseti nasıl etki altına alınıyor?Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Avrupa Birliği durup dururken sizin içinize sirayet etmiyor. Yani iç politikamız, dahiliye politikamız Avrupa Birliği görüşleri istikametinde gündeme gelirken; Avrupalı gelip de başbakan olarak, içişleri bakanı olarak, bakanlar kurulu olarak bunu yapmıyor. Ne ile yapıyor bunu? Türkiye'deki siyaset ile birlikte bunu yapıyor. İşte bu AKP'dir, CHP'dir, MHP'dir, SP'dir vesaire... Daha... Mesala bizim hariciye politikamıza bakıyoruz, noktası virgülüne ABD'nin talimatlarıyla dolu olan bir hariciye politikası görüyoruz. ABD'den faraza bir hariciye vekili gelip de, bunu siz böyle yapacaksınız demiyor ama uygulamada baktığımız zaman sanki Türkiye hariciye konularında ABD'nin bir kopyası. Ne ile bunu icra ediyor? Türkiye'de, bizim partilerimizle beraber. Dikkat ederseniz belli zamanlarda belli aralıklarda hemen hemen bütün partilerin başkanları ekipleriyle beraber bu dediğim ülkelere giderler, seyahat ederler, gelir millete de hiç bir şey anlatmazlar ve bunları hayatlarına geçirirler."
Gidişatın sonu yoklukTürkiye'nin çoktan bağımlı olduğuna işaret eden Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Siz kendi başınıza bir ekonomik politika yürütebiliyor musunuz? Yürütemiyorsunuz, niye? Çünkü IMF'nin talimatlarıyla ekonomisini tanzim eden Türkiye var önümüzde. Türkiye gerek tarımda, gerekse de hayvancılıkta, madencilikte, ticarette, sanayide, iç işlerimizde, hariciye politikamızda, milli eğitimimizde tamamen kuşatıldı. Onun için 'Türkiye'nin yepyeni bir anlayışa ve siyasete ihtiyacı var' dedik. Bağımsız bir politikaya, bağımsız bir siyasete, bağımsız bir olguya ihtiyacı var. Biz yola çıkmadan önce de çok samimi konuşuyorum, merhum Ecevit başta olmak üzere şuan da merhum olan bazı siyasi büyüklerin de bulunduğu topluluklara hazırladığımız dosyalarımızı, raporlarımızı getirdik. Ülkenin bu gidişle on yıl sonrası, yirmi yıl sonrası karanlıktır. Niye biz kendi insanımızı yetiştirmiyoruz, kendi hariciyemizi devreye koymuyoruz, kendi dahiliye politikalarımızı ortaya koymuyoruz? Binanaleyh bu gidişatın sonu milletin ve devletin yokluğu manasına gelir."
Demokrat Parti (DP) Bursa Milletvekili Adayı Prof. Dr. Haydar Baş, "Devletin olmadığı yerde millet zaten olmaz" diyerek, yeni anayasa tartışmalarına değindi. Prof. Dr. Haydar Baş, "Sen bana bir yer göster ki orada aile, yok orada ordu yok, orada devlet yok" dedi. "Ülkenin bir üniter yapısı var, bu üniter yapı hangi zorluklarla vücuda geldiğini biliyor muyuz biz? Üniter yapı bütün devletlerin kavuşmak istediği en ideal sonuçtur" diye konuşan Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Federasyon; işin altından çıkamazsın, birisi sağa çeker birisi sola çeker küçük devletçikler bir araya gelip senatoyu kurarlar, başkan seçerler. Ama Türkiye'de durum böyle mi? Türk halkının birbirine olan husumeti, kavgası, düşmanlığı var mı? Bana söyleyebilir misiniz? Güneydoğu'da bu kadar terör olmasına rağmen Türk milletine düşman olduğunu kim iddia edebilir? Laz'a düşman olduğunu kim iddia edebilir? Boşnağa, Arap'a düşman olduğunu kim iddia edebilir? Kalkalım hepimiz Güneydoğu'ya gidelim, Diyarbakır'a gidelim. Birisi Türk'tür, birisi Arap'tır, birisi Boşnak'tır ama hepsi Türk vatandaşıdır. Bu kimliklerin hiç birisine orada zerre kadar dokunulmaz. Onların can emniyeti, namus emniyeti, mal emniyeti, din ve vicdan emniyeti o insanlar tarafından teminat altındadır. Dolmuşa bindirilmişler bir grubu devlete karşı çıkarmışlar, o halkın tamamının Türk insanına bakışı masumdur, Türk insanına yakındır, Türk insanıyla derdi problemi yoktur."
Türk siyaseti nasıl etki altına alınıyor?Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Avrupa Birliği durup dururken sizin içinize sirayet etmiyor. Yani iç politikamız, dahiliye politikamız Avrupa Birliği görüşleri istikametinde gündeme gelirken; Avrupalı gelip de başbakan olarak, içişleri bakanı olarak, bakanlar kurulu olarak bunu yapmıyor. Ne ile yapıyor bunu? Türkiye'deki siyaset ile birlikte bunu yapıyor. İşte bu AKP'dir, CHP'dir, MHP'dir, SP'dir vesaire... Daha... Mesala bizim hariciye politikamıza bakıyoruz, noktası virgülüne ABD'nin talimatlarıyla dolu olan bir hariciye politikası görüyoruz. ABD'den faraza bir hariciye vekili gelip de, bunu siz böyle yapacaksınız demiyor ama uygulamada baktığımız zaman sanki Türkiye hariciye konularında ABD'nin bir kopyası. Ne ile bunu icra ediyor? Türkiye'de, bizim partilerimizle beraber. Dikkat ederseniz belli zamanlarda belli aralıklarda hemen hemen bütün partilerin başkanları ekipleriyle beraber bu dediğim ülkelere giderler, seyahat ederler, gelir millete de hiç bir şey anlatmazlar ve bunları hayatlarına geçirirler."
Gidişatın sonu yoklukTürkiye'nin çoktan bağımlı olduğuna işaret eden Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Siz kendi başınıza bir ekonomik politika yürütebiliyor musunuz? Yürütemiyorsunuz, niye? Çünkü IMF'nin talimatlarıyla ekonomisini tanzim eden Türkiye var önümüzde. Türkiye gerek tarımda, gerekse de hayvancılıkta, madencilikte, ticarette, sanayide, iç işlerimizde, hariciye politikamızda, milli eğitimimizde tamamen kuşatıldı. Onun için 'Türkiye'nin yepyeni bir anlayışa ve siyasete ihtiyacı var' dedik. Bağımsız bir politikaya, bağımsız bir siyasete, bağımsız bir olguya ihtiyacı var. Biz yola çıkmadan önce de çok samimi konuşuyorum, merhum Ecevit başta olmak üzere şuan da merhum olan bazı siyasi büyüklerin de bulunduğu topluluklara hazırladığımız dosyalarımızı, raporlarımızı getirdik. Ülkenin bu gidişle on yıl sonrası, yirmi yıl sonrası karanlıktır. Niye biz kendi insanımızı yetiştirmiyoruz, kendi hariciyemizi devreye koymuyoruz, kendi dahiliye politikalarımızı ortaya koymuyoruz? Binanaleyh bu gidişatın sonu milletin ve devletin yokluğu manasına gelir."