Devlet ve milletimizin sırtındaki hançer

Türkiye, ekonomiyi yeni baştan öğrenmesi lazım?Hep beraber? Sivili de , askeri de? Bakanı da, vekili de? İktidarı da, muhalefeti de? Aydını, medyacısı, sendikacısı? İstisnasız hepimiz "ekonomi"nin ne demek olduğunu öğrenmemiz şart! Neden ve nasıl , diyeceksiniz?!Neden? Çünkü, yıllardan beri Türkiye, ekonomisiyle batırılıyor. Devlet gidiyor, millet dağılıyor. Her şeyimizi kaybediyoruz; bu her şeye "her şey" dahil!Bu gidişe dur demeliyiz!Devlet, acilen, 650 milyar doları aşan faiz ve borç yükünden kurtulmalıdır. Türk milletinin emeğinin, üretiminin ve hizmetlerinin karşılığını adaletle vermelidir. Uğruna milyonların can verdiği vatan topraklarımız, en kârlı işletmelerimiz ecnebiye peşkeş çekilmekten korunmalıdır. Nasıl?! Hepimiz İktisat Fakültesi'ne gidemeyiz? Ama iktisat, hepimizi ve her şeyimizi ilgilendiriyor.Var oluş ve yok oluş meselemiz halini aldı. O halde nasıl öğreneceğiz?!Bugüne kadar düşe kalka, bata çıka geldiğimiz ve artık denizin bittiğini herkesin gördüğü şu liberal kapitalist ekonomi yönetimiyle değil elbette? Materyalizm, en zirvede olduğu zamanda çöktü, yıkıldı. Ama bitmedi, süreç hızla devam ediyor? 5-10 yıldan beri de liberal kapitalizm can çekişiyor. Son zamanlardaki krizler ve çöküşler, liberal kapitalizmin son nefeslerini vermek üzere olduğunu gösteriyor. Dünya, artık bu adaletsiz sömürü ekonomi anlayışından çark etti, uzaklaşıyor, yeni yollar arıyor.Türkiye, bu "sömürgeci kadavra"nın peşine takılmış vaziyette? Devlet borca batırılıyor, millet açlık ve yoksulluğa mahkum ediliyor. Yaprak kımıldamıyor.O halde "ezber bozan" yani bir iktisadiyata ihtiyaç var.Materyalizmin, kapitalizmin, liberal kapitalizmin ve onların çeşitli versiyonların ipliğini pazara çıkartan, buna paralel olarak iktisadın en temel problemlerini adaletli, reel, barışçıl ve bilimsel olarak halleden bir iktisat modeline?İşte o model bizde var! BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş beyin Milli Ekonomi Modeli? 6 tane uluslar arası kongreye konu olmuş, yüzlerce bilim adamı tarafından "insanlık için tek çıkış yolu" diye tescil edilmiş, insan iktisadiyatı! Prof. Dr. Baş, iktisadı, yeni baştan inşa etti. Çok net, reel ve bilimsel olarak? Hem de herkesin anlayacağı tarzda.Devlet ve hükümetin bu hasat mevsimindeki "en zor meselesi"ni, Prof. Dr. Baş, nasıl mı hallediyor?!Milli Ekonomi Modeli'nde işte bunu da anlatıyor!Devlet, milletin üretim ve emeğinin karşılığını ne ile verecek? Çiftçiye ne verecek? Fındığın, çayın, buğdayın, üzümün? vs parasını nasıl ödeyecek? Kamu harcamalarını nasıl karşılayacak?!Milli ekonomi Modeli'nde bu problemin halledilmesi gayet açık, net, sarih?Her bağımsız devlet, kendi Gayri Safi Milli Hasılası karşılığının yüzde 30'lardan yüzde 110'lara varan oranlarda kendi parasını basıyor mu?! Basıyor.AB ülkeleri basıyor, ABD basıyor, İngiltere basıyor, Rusya basıyor. Hindistan, Çin vs? Hepsi basıyor.Aklınıza hangi devlet geliyorsa basıyor? Yeter ki devlet ve hükümet erkanı, akıllarını IMF ve sair ecnebilere kaptırmış olmasınlar; hepsi yıllık GSMH'larının karşılığında kendi pozisyonlarına göre kendi paralarını piyasaya sürüyorlar, emisyon hacimlerini genişletiyorlar.Türkiye, bunu yapıyor mu? Hayır! 20-25 yıldan beri Türkiye, kendi GSMH'sı karşılığında bir tek kuruş basmadı, piyasaya sürmedi. Sürdü diyebilecek bir devlet ve hükümet yetkilisi, bir Hazine personeli, bir Merkez Bankası elemanı varsa, beri gelsin? Desin ki, hayır, şu tarihte GSMH'mız karşılığında şu kadar TL bastık ve piyasaya sürdük! Diyemezler.Ecnebi devletler kendi paralarını basabiliyorlar da, Türkiye neden basamıyor?! Bizim aklımız, bağımsızlığımız, GSMH'mız yok mu? İşin bam teli burası? Türkiye, bağımsız bir devlet değil mi?! Elbette? Türkiye ne yapıyor?! Ecnebiden "kredi" diye olarak aldığı döviz aldı "faizli-maliyetli kağıt" karşılığında, o miktarda TL'sini piyasaya arz ediyor! Bilimsel olarak 5-6 kg.'lık bir kan deveranına sahip olması gereken koskocaman bir vücudun yarım litre kan ile ayakta kalamayıp bitkisel hayata düştüğü gibi, Türk ekonomisi parasızlıktan bitkisel hayata düşüyor, yaprak kımıldamıyor. Devlet, borçlandıkça borçlanıyor. Kamu maliyesinde hesap tutmuyor, dikiş tutmuyor. Devlet ve hükümet, köylüsünün, çiftçisinin buğdayına, fındığına, çayına, tütününe para veremiyor. Dahası, devlet ve hükümet, milletinin GSMH'sını ecnebinin kağıdına karşılık yaparak, devleti ve milleti sırtından hançerliyor.Devlet, her şeyiyle "ecnebi tefeciler"in insafına terk ediliyor; o zaman işletmeler de elden gidiyor, madenler de, vatan toprakları da, milletin birlik ve dirliği de, din ve diyaneti de? Devlet ve milletimizin sırtındaki en büyük hançerlerden biri budur!Prof. Dr. Baş, işte devlet ve milletin sırtına saplanmış bu hançeri çıkartıyor, bu "büyük oyunu" bozuyor, bu kısır döngü çarkını değiştiriyor. İktisat matematiğini konuşturuyor. Devlet de, millet de kurtuluşa adım atıyor! Devlet ve milletin akl-ı selim sahipleri de, akıllarını henüz başlarına devşiremeyenler de, Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ne şöyle bir göz atsınlar! Bakınız ne çözüm ve şahlanış kapıları açılıyor!