Devletler esir edildi
Türkiye dahil dünyanın bütün devletlerinin ekonomik olarak çıkmaza sürüklendiğini ifade eden BTP Genel Başkanı Zeki Garaçoğlu, “küresel şirketler devletleri yabancı paraya esir hale getirmiştir” dedi
02.02.2012 00:00:00
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Zeki Garaçoğlu yaptığı açıklamada geçtiğimiz günlerde yapılan Davos Zirvesi'ni değerlendirdi. Türkiye dahil dünyanın büyük bir kısmının çıkmaza sürüklendiğini ifade eden BTP Genel Başkanı Garaçoğlu, “ekonomik çıkmaza giren dünyanın tek çözümü Milli Ekonomi Modeli'dir” diye konuştu. Zeki Garaçoğlu şöyle konuştu: “Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomi Forumu zirvesindeki ana tartışma konusu, borç kriziyle mücadele için doğru çözüm arayışlarıydı. ‘Tüm problemlerin kaynağında bütçe açıkları ve borç stoku var' tespiti de Davos'ta yapılmıştır. Devletlerin bu kadar borçlandığı bu durumda alacaklı kim veya kimler? Bu sorunun cevabında kurulan düzeni bulmak mümkündür. Aslında fotoğraf net. Küresel şirketler, dünya devletlerine ve milletlerine büyük bir oyun oynamaktadır. Tıpkı eroine alıştırılmış insan gibi yabancı paraya alıştırılmış bünyeler yani devletler oluşturulmuştur. Yabancı paraya alışmış bu devletler her an krizle karşı karşıyadır.”
Borçlanmanın sonu yok
“Devletler para aldıkça bir sonraki dönemde daha büyük bir krizle karşı karşıya kalmakta, süreç bu şekilde sürüp gitmektedir” diyen BTP Genel Başkanı Zeki Garaçoğlu, “Tıpkı eroin krizine sokulmuş insana ‘çözümün bende gel' der gibi devletlere mesaj verilmektedir. Para esaretini kabul eden devletler ayakta kalabilmek için her zaman daha fazla paraya ihtiyaç duyar hale getirilmektedir. Devletler ve milletler bu şekilde esaret altına alınmaktadır.
Küresel şirketlerin para politikaları ile dünyanın geldiği nokta iflas noktasıdır. Dünyayı iflas noktasına taşıyan iradelerin organize ettiği Davos'tan çıkacak sonucun ülke ve milletlere çözüm olmayacağı çok açıktır. IMF Başkanı'nın ‘mevcut fikirler artık yeterli değil, yeni fikirlere, yeni modellere açık olmalıyız' söylemi dikkatle değerlendirilmelidir” dedi.
Kredi almak başarı değil
“Davos'a giden Türkiye'nin heyet üyelerinin devletin başarı kriterini bankalardan kredi alabilmeye indirgemesi ülkemizin düştüğü acizliği ortaya koymaktadır” şeklinde konuşan BTP Genel Başkanı Garaçoğlu şunları söyledi: “Bütçe açıkları ve borç stoku konusunda Türkiye çoktan sınıfta kalmasına rağmen Davos'a katılan Türk heyetine ‘siz çok iyisiniz' üflemeleri ile heyetin ayaklarının yere basmadığını görmek gerçekten ülkemiz açısından üzücü bir durum arz etmektedir. Davos'a giden Türkiye'nin heyet üyeleri, “güven yoksa bankalar kredi vermez bizim kredi sorunumuz yok” ifadeleri ile bir devletin başarı kriterini bankalardan kredi alabilmeye indirgemesi ülkemizin düştüğü acizliği ortaya koymaktadır.”
Para özgür hale gelmeli
“Küresel şirket ağına düşen ülke ve milletlerin huzur ve emniyetinin kalması mümkün değildir” diyen Garaçoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye acilen özgür bir para politikası belirlemelidir. Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli (MEM) tezinde vurgulanan kaynakların sınırsızlığı gerçeğinden yola çıkarak modeldeki para politikasını uygulamaya koymalıdır. Ekonomiyi soğutma politikası hem üreticimizi hem de milletimizi çıkmaza sürükleyen küresel şirketlerin önerdiği bir yöntemdir. Bu yöntemde hem üreten kesim hem de tüketen kesim ciddi zararlar görecektir. Para basma enflasyon olur cümlesinin, devletlerin borçlandırılması için uydurulmuş bir cümle olduğunu artık fark etmemiz gerekir. Verilen bütün borçlar sonuçta basılan paralar değil midir? Bedava sahip olunması gereken para yerine niçin bu kadar borç alınmaktadır? Bu mesele ciddi bir şekilde müzakere edilmelidir. Bütün ülkeleri borçlandıran küresel şirketlerin tezgâhından kurtulmanın yolu liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş'ın MEM'deki para politikasını uygulamaktan geçmektedir. Gerçekten dünya yeni fikir ve yeni modele ihtiyaç duyuyorsa adres, 7 tane uluslararası kongreye konu olan, liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli ile Sosyal Devlet ve Milli Devlet tezleridir.”
Borçlanmanın sonu yok
“Devletler para aldıkça bir sonraki dönemde daha büyük bir krizle karşı karşıya kalmakta, süreç bu şekilde sürüp gitmektedir” diyen BTP Genel Başkanı Zeki Garaçoğlu, “Tıpkı eroin krizine sokulmuş insana ‘çözümün bende gel' der gibi devletlere mesaj verilmektedir. Para esaretini kabul eden devletler ayakta kalabilmek için her zaman daha fazla paraya ihtiyaç duyar hale getirilmektedir. Devletler ve milletler bu şekilde esaret altına alınmaktadır.
Küresel şirketlerin para politikaları ile dünyanın geldiği nokta iflas noktasıdır. Dünyayı iflas noktasına taşıyan iradelerin organize ettiği Davos'tan çıkacak sonucun ülke ve milletlere çözüm olmayacağı çok açıktır. IMF Başkanı'nın ‘mevcut fikirler artık yeterli değil, yeni fikirlere, yeni modellere açık olmalıyız' söylemi dikkatle değerlendirilmelidir” dedi.
Kredi almak başarı değil
“Davos'a giden Türkiye'nin heyet üyelerinin devletin başarı kriterini bankalardan kredi alabilmeye indirgemesi ülkemizin düştüğü acizliği ortaya koymaktadır” şeklinde konuşan BTP Genel Başkanı Garaçoğlu şunları söyledi: “Bütçe açıkları ve borç stoku konusunda Türkiye çoktan sınıfta kalmasına rağmen Davos'a katılan Türk heyetine ‘siz çok iyisiniz' üflemeleri ile heyetin ayaklarının yere basmadığını görmek gerçekten ülkemiz açısından üzücü bir durum arz etmektedir. Davos'a giden Türkiye'nin heyet üyeleri, “güven yoksa bankalar kredi vermez bizim kredi sorunumuz yok” ifadeleri ile bir devletin başarı kriterini bankalardan kredi alabilmeye indirgemesi ülkemizin düştüğü acizliği ortaya koymaktadır.”
Para özgür hale gelmeli
“Küresel şirket ağına düşen ülke ve milletlerin huzur ve emniyetinin kalması mümkün değildir” diyen Garaçoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye acilen özgür bir para politikası belirlemelidir. Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli (MEM) tezinde vurgulanan kaynakların sınırsızlığı gerçeğinden yola çıkarak modeldeki para politikasını uygulamaya koymalıdır. Ekonomiyi soğutma politikası hem üreticimizi hem de milletimizi çıkmaza sürükleyen küresel şirketlerin önerdiği bir yöntemdir. Bu yöntemde hem üreten kesim hem de tüketen kesim ciddi zararlar görecektir. Para basma enflasyon olur cümlesinin, devletlerin borçlandırılması için uydurulmuş bir cümle olduğunu artık fark etmemiz gerekir. Verilen bütün borçlar sonuçta basılan paralar değil midir? Bedava sahip olunması gereken para yerine niçin bu kadar borç alınmaktadır? Bu mesele ciddi bir şekilde müzakere edilmelidir. Bütün ülkeleri borçlandıran küresel şirketlerin tezgâhından kurtulmanın yolu liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş'ın MEM'deki para politikasını uygulamaktan geçmektedir. Gerçekten dünya yeni fikir ve yeni modele ihtiyaç duyuyorsa adres, 7 tane uluslararası kongreye konu olan, liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli ile Sosyal Devlet ve Milli Devlet tezleridir.”