Din kardeşliğinin vecibeleri

 Hz. Ali (a.s.) buyurdu ki:
"Allah Teâlâ insanları (kıyamet günü) bir araya topladığında, bir münadi yüksek sesle şöyle seslenir: Ey insanlar, bugün Allah'a en yakın olanınız, O'ndan en çok korkanınızdır; Allah katında en fazla sevileniniz, en güzel amel yapmış olanınızdır; Allah nezdinde makamı en üstün olanınız, O'nun nezdinde makbul olan şeyleri en çok icra etmiş olanınızdır; Allah nezdinde en mûteber (üstün) olanınız, münkerden en çok sakınanızdır."
Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyuruyor: 'Şaşarım o kimselere ki, hastalık korkusundan şüpheli yemeklerden kaçınırlar da, Cehennem ateşinin korkusundan günahlardan kaçınmazlar. Şaşarım o insanlara ki, mallarıyla köleleri satın alırlar da, ihsan ve iyilik yapmakla özgür insanları satın almazlar (gönüllerini hoşnut etmezler). 
Hayır ve şer, insanlar vesilesiyle tanınır; hayrı tanımak istediğinde hayırlı iş yap, ehlini tanırsın; şerri tanımak istersen şer iş yap, ehlini tanırsın.'
Sizin için en çok korktuğum iki şey vardır: Birincisi; uzun dileklere kapılmanız, ikincisi; heva ve hevese uymanızdır. 
Uzun dileklere kapılmak ahreti unutturur. 
Çok mal ve zenginlik hırsı, kalbi katılaştırır. 
Heva ve hevese uymak ise insanı haktan alıkoyar.
Kardeşler iki kısımdır:
1- Yüze gülen kardeşler, 
2- Güvenilir kardeşler? 
İnsanın yüzüne gülen kardeşler; onlardan yararlandığın için onlarla olan ilişkini kesme; bundan fazla da seni sevmelerini bekleme. Onlar sana karşı güler yüzlü ve tatlı dilli oldukça, sen de onlara karşı öyle ol. Kuşku üzerine onlardan kardeşlik bağını koparma; özür dilemeden de ilişkiyi kesme (mümkün oldukça gönlünü hoş tutarak dostluğunu sürdür). 
Güvenilir kardeşlere gelince! İnsanın sığınağı, kanadı, akrabası ve servetidir. Kardeşine güvenin tam oldu mu, malını, servetini onun yetkisine bırak; dostuyla dost, düşmanıyla düşman ol; onun sırrını, ayıbını gizle; iyiliklerini açıkla. Fakat bil ki, böyle bir kardeş, halis kırmızı altından, kırmızı yakuttan da az bulunur." 
Onun için Kur'an-ı Kerim'de deniyor ki: "Mü'minler kardeştir. Kardeşler arası barışı sağlayınız ve Allah'tan korkun ki İlahî rahmete erişesiniz." (Hucurat-10)
Güzel ahlak dürüstlük ve samimiyeti getirir. Samimiyetten hayır, bereket ve barış hâsıl olur. Hayır, bereket ve barışın olduğu yerde, huzur ve mutluluk olur. Bu da hem insani hem İslami bir vecibedir.