logo
25 NİSAN 2024

'Diyalogcu nurcu'lar kendilerine yeni Papa arıyorlar

19.09.2006 00:00:00
16. Benedikt, son zırvalarıyla diyalog projesinin her tarafını b.k etti. Müslüman kılıklı diyalogcular, kilise ve cami arasında apışıp kaldılar. Papa, önceki gün kıvırtmaya çalıştı ama olmadı. "Diyalogcu nurcu"lar, şimdi kendilerine yeni Papa arıyorlar.Mehmet Emin KOÇ'un yazısı...

 

 

Papa 16. Benedikt, en büyük darbeyi, Türkiye ve Avrasya'da Müslüman kisvesi altında papalığın "dinlerarası diyalog misyonu"nun tezgahtarlığını yapanlara vurdu. Papa, İslam'a ve Hz. Peygamber'e yönelik küstahça iftiralarıyla "asıl yüzünü" gösterdi; olan diyalogculara oldu.Biliyorsunuz, "dinler arası diyalog", Papalık Konseyi misyonudur, Vatikan projesidir. Nitekim halen Amerika'da mukim Fetullah Efendi, Papa'ya sunduğu mektubunda "Papalık Konseyi (PCID) misyonunun bir parçası" olduğunu ikrar ve itiraf etmişti (Bkz. Zaman Gazetesi,10 Şubat 1998, Hocaefendi'den Papa'ya mektup).Vatikan'ın bir "din devleti" olması münasebetiyle, Papalığın projelendirdiği "diyalog misyonu"nun hem politik, hem de teo-politik tarafı vardır. 16. Benedikt, son zırvalarıyla diyalog projesinin her tarafını b.k etti. Müslüman kılıklı diyalogcular, kilise ve cami arasında apışıp kaldılar. Papa, önceki gün kıvırtmaya çalıştı ama olmadı. "Diyalogcu nurcu"lar, şimdi kendilerine yeni Papa arıyorlar.Papa'nın son zırvalarının ardından, papalığın "dinler arası diyalog" projesinde "hiçbir bezi olmayanlar"dan "diyalogcu nurcularla ortak poz verenler"e kadar birçok köşe yazarı takımı, "Hoppala, böyle diyalogu alın başınıza çalın" demeye başladılar. Çünkü Papa 16. Benedikt, işte bu dinler arası diyalog misyonunun içine etti.16. Benedikt'in, Hz. Peygamber'i insanları kılıçla dize getiren bir nevi "eli kanlı terörist" ilan eden, İslam'ın Allah inancını "akla uymaz, ipe-sapa gelmez" diye niteleyen açıklamaları, zerre kadar iman, izan ve insaf sahibi olanları ayıktırdı. Akılları başa düşürdü. Haçlı oyununu fark ettirdi. Fakat "diyalogcu nurcu"lar apışıp kaldı."Yıllardan beri şu Papalık misyonu etrafında Türk milletini nerelere sürüklemeye çalışmışız, vay bize?" diye secdeye kapanıp ağlaması gerekenler, 16. Benedikt'in zırvalarından bile hala "diyalog"a pirim çıkartmaya çalışıyorlar.16. Benedikt'in papalığın misyonunu bir kez daha deklare ettiği son çıkışına Fetullah Efendi'nin tepkisi önem arz ediyor. Çünkü zât-i âlileri, Papalık Konseyi misyonunun bir parçası olduklarını bizzat kendileri ilan etmişlerdi, hatırlarsanız (Bkz. Zaman Gazetesi,10 Şubat 1998, Hocaefendi'den Papa'ya mektup).  Fetullah Efendi, Papanın son hezeyanları karşısında ne diyor biliyor musunuz; "Semavî din mensupları arasındaki ayrılıklar, ihtilaflar ve bunlardan kaynaklanan kavga ve muharebeler dinden, diyanetten değildir, dinden-diyanetten kaynaklanmıştır/kaynaklanmaktadır" diyor (Bkz. Zaman Gazetesi, 17 Eylül 2006). Ne demek istiyor, dersiniz?Müslümanlar ile diğer inanç mensupları arasındaki ayrılıklar, öyle dinden-diyanetten kaynaklanmıyor diyor, Fetullah Efendi? Müslümanlar, Hıristiyanlar, Yahudiler? vs. arasında öyle iman, din, diyanet ayrılığı-gayrılığı yok, diyor. Tek çatı altında cemetmiş hepsini maşallah. Bu sebepten olacak ki, mevkutelerinde "Ehl-i kitap ile amentüde ittifakımız var" diye ilan ediyorlar (Bkz. Zaman Gazetesi, Ahmet Şahin, 17 Nisan 2000).Türk Milleti ise soruyor; "ittifakımız var" diye ilan ettiğiniz "amentü"nün baş papası Hz. Peygamber'e ve İslam'a hakaret ediyor; siz hangi amentüde, kimlerle, nasıl ittifak ettiğinizi söyler misiniz Allah aşkına? Yok, şayet bu Ehl-i kitap papasıyla "amentüde ittifak" etme yanlışlığından vazgeçti iseniz, bunu milletimize de açıklayın ki, yanılmasınlar.Fetullah Efendi, "Papa'nın konuşması göstermiştir ki, insanlık ailesinin diyaloğa her zamankinden daha fazla ihtiyacı vardır" diye ekliyor. Yetinmiyor; "Katolik dünyasının liderliğini yapan en müessir ağızdan çıkan bu tür cümlelerin, yeryüzünü Haçlı Seferleri döneminde olduğu gibi kana bulamak isteyen radikal gruplara cesaret verici" olduğuna dikkat çekiyor (Bkz. Zaman Gazetesi, 17 Eylül 2006).Kimmiş bu radikal gruplar? Hz. Peygambere küstahça hakaret eden papaz 16. Benedikt mi radikal, yoksa papaza karşı kendi peygamberini savunan Müslümanlar mı radikal? "Dünyayı kana bulamak isteyen radikaller" Benedikt ve onun gölgesi altındakiler ise şayet, nasıl onlarla ittifakı ve diyalogu tavsiye edebiliyor, ittifak ve diyalog içinde olabiliyorsunuz?! Yok, bu "radikal grup"lardan kasıtız, peygamberini savunan Müslümanlar ise, siz kim adına bu ithamı yapıyorsunuz?! Müslümana böylesi bir itham, Papalık Konseyi misyonunun bir gereği de, biz mi bilmiyoruz Efendi?! Papa 16. Benedikt, Hz. Muhammed'e hakaret etmek suretiyle; "imanı gereği" Hz. Peygamberini her şeyinden aziz bilen Müslümanları mı cüretkar kılmış, radikalliklerini mi kamçılamış, papalığa karşı protesto etme fırsatı mı tanımış oluyor, ne demek istiyorsunuz Efendi? Türk milleti bunu soruyor? Fetullah Efendi, Hz. Peygambere hakaret eden 16. Benedikt'in hakaretamiz zırvaları münasebetiyle, kendi adına "Ben nasıl bir diyalog projesinin parçasıymışım?" diye hayıflanmak veya papaz Benedikt'e "Yazıklar olsun sana, misyonun yere batsın senin?" demek yerine, peygamberine sahip çıkan Müslüman'ı Amerikan ağzıyla "radikal" göstermeye kalkışıyor. Papanın zırvalamasına karşı bile böyle bir ağız deneyerek "AB-dinler arası diyalog" sürecinde "gönüllerdeki dini-milli direnci" kırmayı deniyor. Bu böyleyse, çok yanlış bir yol, çok yanlış bir istikamet Efendi! Türk Milleti, Fetullah Efendi'nin bu tarzına yabancı değildir. Çünkü Papaya sunduğu mektupta da maalesef benzer yöntemi kullanmış "İslam yanlış anlaşılan bir din olmuştur ve bunda en çok suçlanacak olan Müslümanlardır" demiştir (Bkz. Zaman Gazetesi,10 Şubat 1998, Hocaefendi'den Papa'ya mektup).Ancak Türkiye'nin AB'ye "taviz süreci"yle hızlandırılan Vatikan'ın "dinler arası diyalog" mayası tutmamıştır; yaşanan gelişmeler sonucunda herkesin foyası ortaya çıkmıştır."Diyalogcu nurcular"ın ve Fetullah Efendi'nin bir parçası olduğunu bizzat ilan ettiği Papalık Konseyi misyonu etrafındaki çırpınışlar boşunadır. Çünkü Türk milleti, Papalık Konseyi misyonunu fark etmiştir, dinler arası diyalog tezgahının ne idüğünü anlamış, oyun bozulmuştur. "Diyalogcu nurcu"lar, artık kendilerine yeni Papa arıyorlar. Arasıra kara cübbesinin altından Cevşen çıkartacak, "Öyle papa-mapa dediklerine bakmayın, bu papa gizli Müslümandır ha?" diye pazarlanabilecek yeni bir papa arıyorlar. Çünkü Papa 16. Benedikt, "dinler arası diyalog"un hem politik hem de teo-politik tarafını b.k etmiştir. Bu sebeple 16. Benedikt'i birileri harcarsa hiç şaşmayın? Dinler arası diyalog, artık her tarafı kirli böyle bir değnektir. Papazlarla-hahamlarla cemaat halinde hala bu kirli değneklerle çelik-çomak oynamak isteyen varsa buyursun?

MEHMET EMİN KOÇ / eminkoc@yenimesaj.com.tr
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"
6 gündür haber alınamıyordu, itfaiye içeri girince şaşırdı
Derin uykudan uyandı!
İsrail devlet televizyonu duyurdu
Ordu yakında Refah'a girecek!
'Orijinalini paylaşıyorum ki ahlaksızlığınız görülsün'
Montajlı fotoğraf polemiği
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"
6 gündür haber alınamıyordu, itfaiye içeri girince şaşırdı
Derin uykudan uyandı!
İsrail devlet televizyonu duyurdu
Ordu yakında Refah'a girecek!
'Orijinalini paylaşıyorum ki ahlaksızlığınız görülsün'
Montajlı fotoğraf polemiği

Uzmanlar yeni dolandırıcılık tehditlerine karşı uyarıyor

Teknolojinin getirdiği kolaylıkların yanı sıra, dolandırıcılık gibi tehditler de arttı. Uzmanlar, bu yeni dolandırıcılık yöntemlerine karşı uyanık olmanın ve bilgi sahibi olmanın önemini vurguluyor
24.04.2024 15:30:00
Fahri Fatih Özcan
Uzmanlar yeni dolandırıcılık tehditlerine karşı uyarıyor
Uzmanlar yeni dolandırıcılık tehditlerine karşı uyarıyor
Teknolojinin hızla ilerlemesiyle birlikte, dolandırıcılık yöntemleri de evrim geçiriyor. Uzmanlar, 2024 yılında özellikle dikkat edilmesi gereken yeni dolandırıcılık senaryolarına ve bu tehditlere karşı alınması gereken önlemlere dair uyarılarda bulunuyor.


Yeni dolandırıcılık yöntemleri


1. Büyükanne ve Büyükbaba Dolandırıcılığı: Dolandırıcılar, kişisel ilişkileri hedef alarak ve değer verdikleri biri gibi davranarak insanların duygularıyla oynamakta. Teknolojinin yardımıyla ses kayıtlarını taklit ederek yaşlı bireyleri acil durumda olan bir aile üyesiymiş gibi kandırabilir.

2. Yapay Zeka ile Deepfake Dolandırıcılığı: Yapay zeka araçları, dolandırıcıların gerçeğe çok yakın sahte görüntüler ve videolar oluşturmasına olanak tanıyor. Bu yöntemle, kullanıcılar sahte kişilikler veya olaylarla kandırılabiliyor.

3. Spear Phishing ve Tapjacking: E-posta veya sosyal medya hesaplarını hedef alan bu saldırılar, kullanıcıları istenmeyen tıklamalar yapmaya veya zararlı web sitelerine yönlendirmeye çalışıyor.

4. Quishing: Sahte QR kodlar kullanarak kullanıcıları zararlı web sitelerine yönlendirme yöntemi. Bu kodlar, gerçek gibi görünen ancak kötü amaçlı yazılımlar içeren sitelere bağlantı sağlayabilir.


Uzmanların önerileri


FINRA Yatırımcı Eğitim Vakfı'na göre, insanlar belirli bir dolandırıcılık yöntemi hakkında bilgi sahibi olduklarında, onunla etkileşime girme olasılıkları yüzde 80 daha düşük.

Uzmanlar, özellikle internet üzerinden yapılan işlemlerde dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Kullanıcıların, tanımadıkları kişilerden gelen taleplere karşı tetikte olmaları ve kişisel bilgilerini paylaşmamaları önem taşıyor.

Uzmanlar ayrıca dolandırıcılık meydana geldiğinde bunu resmi makamlara bildirmenin önemini vurguluyor.

Teknolojinin getirdiği kolaylıkların yanı sıra, dolandırıcılık gibi tehditler de arttı. Uzmanlar, bu yeni dolandırıcılık yöntemlerine karşı uyanık olmanın ve bilgi sahibi olmanın önemini vurguluyor. Tüketicilerin, kendilerini korumak için sürekli olarak güncel bilgilerle donanmış olmaları ve şüpheli durumlarda resmi makamlara başvurmaları gerekiyor.

Meteorolojinin renkli kodları ne anlama geliyor?

Meteoroloji, doğanın diliyle konuşur ve bu dili anlamak için renkli uyarı kodlarından yararlanır. Türkiye'de Meteoroloji Genel Müdürlüğü, hava durumu tahminlerinde ve uyarılarda dört farklı renk kodu kullanır: yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı. Her bir renk, doğanın bize gönderdiği mesajların şiddetini ve önemini ifade eder
24.04.2024 13:05:00 / Güncelleme: 24.04.2024 13:08:29
Ahmet Haydar Tarhanlı
Meteorolojinin renkli kodları ne anlama geliyor?
Meteorolojinin renkli kodları ne anlama geliyor?
Yeşil (Tehlike Yok): Yeşil kod, hava durumunun sakin olduğunu ve herhangi bir tehlike beklemediğimizi gösterir. Bu renk, günlük yaşantımızı etkileyecek meteorolojik bir hadisenin olmadığını belirtir ve huzurlu bir gün geçirebileceğimizin işaretidir.

Sarı (Az Tehlikeli): Sarı kod, dikkatli olmamız gerektiğini söyler. Hava durumu olağanın dışında olmasa da, bazı faaliyetler için potansiyel riskler taşıyabilir. Bu uyarı, özellikle açık havada yapılacak etkinliklerde daha tedbirli olmamız gerektiğini hatırlatır.

Turuncu (Tehlikeli): Turuncu kod, tehlikenin arttığını ve olası hasarlar için hazırlıklı olmamız gerektiğini bildirir. Bu renk, nadiren gerçekleşen ve can veya mal kaybına yol açabilecek meteorolojik olayların beklendiğini ifade eder.

Kırmızı (Çok Tehlikeli): Kırmızı kod, en ciddi uyarıdır ve çok tehlikeli durumları simgeler. Bu renk, hayatı tehdit edebilecek, geniş alanlarda büyük hasarlara neden olabilecek son derece kuvvetli meteorolojik hadiselerin beklendiğini gösterir. Kırmızı kod gördüğümüzde, güncel meteorolojik koşulları sıkça takip etmeli ve gerekli tüm önlemleri almalıyız.

Bu renk kodları, doğanın bize sunduğu ipuçlarını çözmemize ve kendimizi olası tehlikelere karşı korumamıza yardımcı olur. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün bu renkli uyarı sistemi, "Haberdar olun, hazırlıksız yakalanmayın" sloganıyla bizlere doğru bilgiyi zamanında sunar ve güvenliğimizi sağlamak için önemli bir araçtır.

Yargıtay Başkanlığı seçiminde 21. turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 21. turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı

24.04.2024 12:27:00 / Güncelleme: 24.04.2024 12:31:28
AA
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 21. turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 21. turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla doldu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay üyeleri 25 Mart Pazartesi sandık başına gitti.

Seçimin ilk 20 turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması nedeniyle bugün 21. tur oylaması yapıldı.

Oylama sonucu Mehmet Akarca 100, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez 96, 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk ise 112 oy aldı. Seçime katılım 324 olarak kayıtlara geçerken, 2 boş oy kullanıldı, 14 oy da geçersiz sayıldı.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 22. tur oylamayla devam edilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor. 

BTP kurucu üyelerinden olan Veteriner Hekim Ali Özalpaydın Hakk'a yürüdü

Bağımsız Türkiye Partisi'nin (BTP) kurucu üyelerinden olan Veteriner Hekim Ali Özalpaydın Hakk'a yürüdü
24.04.2024 10:24:00 / Güncelleme: 24.04.2024 10:27:04
Haber Merkezi
BTP kurucu üyelerinden olan Veteriner Hekim Ali Özalpaydın Hakk'a yürüdü
BTP kurucu üyelerinden olan Veteriner Hekim Ali Özalpaydın Hakk'a yürüdü
25 Eylül 2001'de kurulan Bağımsız Türkiye Partisi'nin kurucu 40 üyesinden birisi olan Veteriner Hekim Ali Özalpaydın memleketi olan Kilis'te vefat etti.

Merhum Noter Ökkeş Özalpaydın ve merhum Hafız Fikret Özalpaydın'ın kardeşleri, Ziraat Mühendisi Bekir Sait Özalpaydın, Ziraat Mühendisi Bahadır Özalpaydın ve Diyetisyen Rabia Gül Kepekçi'nin babaları, Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi'nin kayınpederi, Bağımsız Türkiye Partisi kurucu üyesi, Prof. Dr. Haydar Baş'ın dava arkadaşı, emekli Kilis İlçe Tarım Müdürü Veteriner Hekim Ali Özalpaydın Hakk'ın rahmetine kavuştu.

Cenaze namazı 24 Nisan Çarşamba Günü (Bugün) ikindi namazına müteakip Kilis Asri Mezarlık Camii'nde kılınacaktır.

Merhumun ailesi taziyeyi 1 nolu Topçuoğlu Taziye Evi'nde kabul edeceğini açıkladı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.