Doğru zamanda tempo

Futbolda doğru zamanda tempoyu artırmak veya düşürmek maçı lehinize çevirmek için çok önemli bir unsur.

Fenerbahçe bu maçta doğru zamanda tempoyu artırıp doğru zamanda düşüremediği için 5-2 kazandığı maçı kaybedebilirdi.

Penaltıya kadar maçın temposu çok düşüktü. Her ne kadar Fenerbahçe 50. dakika itibariyle 2-0 öne geçse de tempoyu yükseltmediği için farkı artıramadı.

Karşılaşmaya Osayi iyi başladı. Henüz 5'te Serdar Dursun kötü vuruş yaparak Osayi'nin şut pasını ziyan etti.

Alanya'da ise oyuna iyi başlayan Efecan'dı. Fenerbahçe 1. bölgesini boş bırakıp 2. bölgeyi kalabalık tutuyordu. 16'da organize atakta Mesut'un şutunu Marafona kornere çeldi.

20-25 arası ise oyun Alanya'ya döner gibi oldu. Alanya bu arada 2 dakika içinde Fenerbahçe kalesine 3 şut gönderse de kalesinde başarılı Altay geçit vermedi.

Fakat 26'da Fenerbahçe golü buldu. Bu golde asisti kaleci Altay yaptı. Bu basit bir goldü. 6 dakika sonra Mesut'un şut pasında Serdar Dursun topu direğe nişanladı.

Son anlarda Kim'in topa hamlesi Fenerbahçe kalesine yönelirken Altay muazzam bir kurtarış ile takımının soyunma odasına önde gitmesini sağladı.

İkinci yarı 47'de Rossi'nin direkten dönen topu sonrası maçın döküleni Awaziem'in faulü ile yerde kalan Zajc penaltıyı aldı. Mesut'la gole dönen penaltı sonrası Alanya maçın temposunu yükseltti.

Bu dakikaya kadar durağan oynayan Fenerbahçe yükselen tempoyu düşüreceği yerde tempoya ayak uydurmaya çalışınca kalesinde 2 gol görmekten kurtulamadı.

İşte doğru zamanda doğru tempoyu yakalamanın önemi burada ortaya çıkıyor. Oyunu soğutması gerektiği anlarda bunu yapmayan Fenerbahçe'ye Alanya cezayı kesti.

67'de Fenerbahçe'nin yediği ikinci golde topu ceza sahasından uzaklaştıramayan Szalai oldukça hatalı. Beraberlikten sonra tempo yapması lazım gelen Fenerbahçe'ydi.

Ne var ki bu Alanya'ya yarabilirdi. Fenerbahçe'nin oyunu daha fazla savruklaşabilir ve kalesinde goller görebilirdi. 50 dakika durarak oynayıp sonra maçı soğutamamak skora denge olarak yansıdı.

Fakat 73'te oyuna giren Arda işin açıkçası maçı çevirdi. 78'de topu sağdan sola çevirerek başlattığı atağı kendi golüyle sonuçlandırdı. 90+5'te ise Arda nefis bir asistle Berisha'ya golü attırdı.

Bu dakikada böylece Fenerbahçe beşinci golü kaydetmiş oluyordu. Bunun öncesinde 81'de Kim omzuyla Efecan'ı itiyor. Bence faul olarak değerlendirilebilecek pozisyonda Alanya penaltı kazanabilirdi.

85'te ise maçın kahramanı Arda geçiş hücumunda zamanında Rossi'ye pası iletmeyerek çok önemli bir atağı harcadı. Fenerbahçe'nin dördüncü golünde ise Rossi'nin çabası takdire değer.

Fenerbahçe bir hafta önce Trabzon maçında iyi mücadele ederek moral bulmuştu. Fakat Arda olmasa bu maçı kaybedebilirdi de.

Taktik disiplin içinde kalıp 2. bölgeyi kalabalık tutarak rakibi karşılamak iyi futbol için yeterli değil. İyi oynarken dahi durgun bir hal sergileyen Fenerbahçe yeni bir hedef olarak ortaya koyduğu lig ikinciliğini nasıl yakalayacak.

Zaten çok önceden hedefsiz kalan Fenerbahçe kendisine pek de yakışmayan lig ikinciliği hedefi için daha istekli olmalı değil mi?

Daha derbi maçlar var. Bekleyerek oynamak bugünün futbolu ile hedeflere ulaşmak zor. Son sezonlarda Fenerbahçe ne hedef koyduysa o hedefe ulaşamadı.  Bu durum Fenerbahçe'ye yakışmıyor.