Küresel ekonomik krize karşı en fazla mali önlemi Rusya, Güney Kore, Çin, ABD ve Japonya aldı. Kapitalizmin temel mantığına ters olan tüketimin teşvik edilmesi konusunda ülkeler, dünyaca ünlü Milli Ekonomi Modeli'den (MEM) istifade ettiler.
Merkez Bankası tarafından açıklanan Finansal İstikrar Raporunda yer alan verilere göre, küresel krizin ortaya çıkmasının ardından gerek gelişmiş, gerekse gelişmekte olan ülkeler, geleneksel ve geleneksel olmayan para politikası önlemleri ve finansal sisteme ilişkin önlemleri devreye soktu. Mali destek paketleri, ana hatlarıyla "firmalara dönük mali yardımlar, tüketicilere dönük mali yardımlar ve altyapı yatırımlarına yapılan harcamalar" olarak 3 gruba ayrıldı.
Birçok ülke tüketimi teşvik ettiBirçok ülke dünyada şu ana kadar ortaya konulan tek tüketim yanlı ekonomi modeli olan Milli Ekonomi Modeli'nden istifade ederek tüketimi teşvik projeleri hayata geçirdi. Tüketicilere dönük mali yardımlar birçok ülkede tüketicilere vergi indirimleri ya da sosyal güvenlik programları yoluyla yapılan yardımlar şeklinde gerçekleştirildi. Vergi indirimleri, ABD, Kanada ve Fransa'da doğrudan gelir vergisi indirimi yoluyla yapılırken, Brezilya, Hindistan ve Türkiye gibi ülkelerde bazı ürünlerin (otomotiv, elektronik, gıda maddeleri gibi) satış vergilerinin indirilmesi yoluyla hayata geçirildi.
Ülkeler sosyal güvenlik imkanlarını genişlettiAyrıca birçok ülke, krizin yarattığı sosyal sorunları azaltabilmek amacıyla, sosyal güvenlik imkanlarını genişletti ve yoksul kesimlere daha fazla kaynak transferinde bulundu. Altyapı yatırımlarına yapılan harcamalar çerçevesinde de, ülkeler kriz sürecinde düşen iç talebi canlandırmak amacıyla mevcut altyapı yatırımlarını artırdı veya ileride yapmayı planladıkları yatırımları öne çekti. Özellikle Çin ve Fransa gibi ülkeler, bütçelerinin önemli bir bölümünü altyapı yatırımlarına ayırdı.
2010 yılı için 5 trilyon dolarlık teşvik bütçesiSon G-20 Liderler Zirvesinde de, üye ülkelerin 2010 yılı sonuna kadar 5 trilyon dolar büyüklüğünde genişletici maliye politikalarını uygulamaya koymaları kararlaştırıldı. Çeşitli ülkelerin küresel krize karşı açıkladıkları mali paketlerin GSYH'ye oranı da raporda yer aldı. Buna göre, 2008 yılı içerisinde Çin, Güney Kore, ABD, Güney Afrika, Japonya ve Hindistan yurt içi gayri safi hasılalarının yüzde 0,3'ü ile yüzde 1,7'i arasında değişen oranlarda mali paket açıkladı. Mali paketlerin GSYH'ye oranı Çin'de yüzde 0,4, G.Kore ve ABD'de yüzde 1,1, G. Afrika'da yüzde 1,7, Japonya'da yüzde 0,3, Hindistan'da ise yüzde 0,6 oldu. 2009 yılında ise mali paketlerin GSYH'ye oranı Çin'de yüzde 3,1, G. Kore'de yüzde 3,9, Rusya'da yüzde 4,1, ABD'de yüzde 2, G. Afrika'da yüzde 1,8, Japonya'da yüzde 2,4, Almanya'da yüzde 1,6, Kanada'da da yüzde 1,9 olarak tespit edildi.
Merkez Bankası tarafından açıklanan Finansal İstikrar Raporunda yer alan verilere göre, küresel krizin ortaya çıkmasının ardından gerek gelişmiş, gerekse gelişmekte olan ülkeler, geleneksel ve geleneksel olmayan para politikası önlemleri ve finansal sisteme ilişkin önlemleri devreye soktu. Mali destek paketleri, ana hatlarıyla "firmalara dönük mali yardımlar, tüketicilere dönük mali yardımlar ve altyapı yatırımlarına yapılan harcamalar" olarak 3 gruba ayrıldı.
Birçok ülke tüketimi teşvik ettiBirçok ülke dünyada şu ana kadar ortaya konulan tek tüketim yanlı ekonomi modeli olan Milli Ekonomi Modeli'nden istifade ederek tüketimi teşvik projeleri hayata geçirdi. Tüketicilere dönük mali yardımlar birçok ülkede tüketicilere vergi indirimleri ya da sosyal güvenlik programları yoluyla yapılan yardımlar şeklinde gerçekleştirildi. Vergi indirimleri, ABD, Kanada ve Fransa'da doğrudan gelir vergisi indirimi yoluyla yapılırken, Brezilya, Hindistan ve Türkiye gibi ülkelerde bazı ürünlerin (otomotiv, elektronik, gıda maddeleri gibi) satış vergilerinin indirilmesi yoluyla hayata geçirildi.
Ülkeler sosyal güvenlik imkanlarını genişlettiAyrıca birçok ülke, krizin yarattığı sosyal sorunları azaltabilmek amacıyla, sosyal güvenlik imkanlarını genişletti ve yoksul kesimlere daha fazla kaynak transferinde bulundu. Altyapı yatırımlarına yapılan harcamalar çerçevesinde de, ülkeler kriz sürecinde düşen iç talebi canlandırmak amacıyla mevcut altyapı yatırımlarını artırdı veya ileride yapmayı planladıkları yatırımları öne çekti. Özellikle Çin ve Fransa gibi ülkeler, bütçelerinin önemli bir bölümünü altyapı yatırımlarına ayırdı.
2010 yılı için 5 trilyon dolarlık teşvik bütçesiSon G-20 Liderler Zirvesinde de, üye ülkelerin 2010 yılı sonuna kadar 5 trilyon dolar büyüklüğünde genişletici maliye politikalarını uygulamaya koymaları kararlaştırıldı. Çeşitli ülkelerin küresel krize karşı açıkladıkları mali paketlerin GSYH'ye oranı da raporda yer aldı. Buna göre, 2008 yılı içerisinde Çin, Güney Kore, ABD, Güney Afrika, Japonya ve Hindistan yurt içi gayri safi hasılalarının yüzde 0,3'ü ile yüzde 1,7'i arasında değişen oranlarda mali paket açıkladı. Mali paketlerin GSYH'ye oranı Çin'de yüzde 0,4, G.Kore ve ABD'de yüzde 1,1, G. Afrika'da yüzde 1,7, Japonya'da yüzde 0,3, Hindistan'da ise yüzde 0,6 oldu. 2009 yılında ise mali paketlerin GSYH'ye oranı Çin'de yüzde 3,1, G. Kore'de yüzde 3,9, Rusya'da yüzde 4,1, ABD'de yüzde 2, G. Afrika'da yüzde 1,8, Japonya'da yüzde 2,4, Almanya'da yüzde 1,6, Kanada'da da yüzde 1,9 olarak tespit edildi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.