Düşünebiliyor musunuz; -şayet cevabınız olumsuzsa kendinizi müstesna bir yere koyun- ABD'nin 100 küsür bin asker, on binlerce araç-gereç, reel rakamlara 3000 ölü ve yüz milyarlarca dolar harcayarak Irak'ta elde edemediğini, AB denen ABD'den bir harflik farkı olan kuruluş, henüz imal edilmeyen hayali bir elma şekeriyle Türkiye'den almasını bildi. Hem de fazlasıyla.
Cümle uzun geldiyse kısaltarak yazayım.
AB üyesi olmak için değil, sadece müzakere tarihi alabilmek için uğraşan Türkiye; ABD ve müttefiki ülkeler tarafından, ki Türkiye de bu tiftik sınıfındandır, işgal edilen Irak'tan daha beter bir haldedir.
Ara not; tiftik ve ittifak üç aşağı beş yukarı aynı kapıya çıkar.
Ekonomisi İMF isimli uluslararası bir tefeci kuruma emanet edilen,
Topraklarının % 30'u yabancılar tarafından satın alınan,
Bölücü misyonerlik faaliyetleri son sürat devam eden,
İnsanları her gün fakirleşen ve buna bağlı olarak milli duyguları zayıflayan,
Din duygusu deplasmana çıkan,
Nesli sürekli ve bilinçli Hıristiyanlaşan,
Kültürü, örfü, ahlakı son sürat yozlaşan,
Dış borcu son iki yılda 150 milyar dolar artan,
Her köşesinden "ekalliyün" makamında farklı farklı şarkılar çalan...bir ülkenin Irak'tan farkı ne kadardır sizce?
Hiç olsun Iraklı, millî bir direnç gösteriyor, bizde o da kalmadı!
Bütün bunlar ne için?
AB denen Hıristiyan oluşuma yamanma sevdamıza hiç olsun karşılık bulabilmek için.
Henüz bir ışık da yok bu delice sevdamıza.
Hatta bir kaş-göz işareti, bir dudak hareketi de yok yavuklumuzdan.
Hatta yavuklu biz, onlar hovarda.
Halimiz, evlenme vaadiyle kandırılıp tecavüze uğramış, zavallı kızcağıza benzemiyor mu?
Öyle ki, ne istendiyse harfiyyen yerine getirdik ama yine de delikanlı bizi oyalıyor.
Hükümet rest çıkıyor, dünya AB'den ibaret değil.
Peki bunca tavizi niye verdiniz?
Madem dünya AB'den ibaret değildi, niye dünyaları ayaklarına serdiniz bu adamların?
Lafı uzatmadan,
Fazla azıtmadan,
Ense kazıtmadan...tekrar tekrar ifade edelim ki, AB'den müzakere dilenen ve bunun için önüne konan herşeyi özümseyen Türkiye'nin Irak'tan hiçbir farkı yoktur, hatta daha da kötü durumdadır.
İnsanlık ve devletler tarihini inceleyin, göreceksiniz; dünyada hiçbir devlet bu kadar ucuza, -hatta sıfır masrafla- bir başka ülkeyi işgal edememiştir.
Türkiye bu işgal sürecindedir.
Haa, siz zannetmeyin ki, bize yardım diye gelen paralar İMF'nin ya da Dünya Bankası'nındır.
Onlar da masum Anadolu insanının devlete, vergi, gecikme faizi adı altında ödediği paralardır. O paralar işte o "ekalliyyün" korosu tarafından hortumne şarkısıyla çalınmış, hortumlanmış, yurt dışına ulaşmış, vatan hasreti çektiği için geri dönmüş, yardım olarak.
Kendi paramızla kendimizi satıyoruz.
Allah -eder mi bilmem ama- sonumuzu hayretsin.
Niye duamızı kabul etsin ki?
Başta da dedim ya, düşünebiliyorsanız bu yazıyı okuyun.
Aksi söz konusu ise okumayın, ciddiye da almayın!..
Cümle uzun geldiyse kısaltarak yazayım.
AB üyesi olmak için değil, sadece müzakere tarihi alabilmek için uğraşan Türkiye; ABD ve müttefiki ülkeler tarafından, ki Türkiye de bu tiftik sınıfındandır, işgal edilen Irak'tan daha beter bir haldedir.
Ara not; tiftik ve ittifak üç aşağı beş yukarı aynı kapıya çıkar.
Ekonomisi İMF isimli uluslararası bir tefeci kuruma emanet edilen,
Topraklarının % 30'u yabancılar tarafından satın alınan,
Bölücü misyonerlik faaliyetleri son sürat devam eden,
İnsanları her gün fakirleşen ve buna bağlı olarak milli duyguları zayıflayan,
Din duygusu deplasmana çıkan,
Nesli sürekli ve bilinçli Hıristiyanlaşan,
Kültürü, örfü, ahlakı son sürat yozlaşan,
Dış borcu son iki yılda 150 milyar dolar artan,
Her köşesinden "ekalliyün" makamında farklı farklı şarkılar çalan...bir ülkenin Irak'tan farkı ne kadardır sizce?
Hiç olsun Iraklı, millî bir direnç gösteriyor, bizde o da kalmadı!
Bütün bunlar ne için?
AB denen Hıristiyan oluşuma yamanma sevdamıza hiç olsun karşılık bulabilmek için.
Henüz bir ışık da yok bu delice sevdamıza.
Hatta bir kaş-göz işareti, bir dudak hareketi de yok yavuklumuzdan.
Hatta yavuklu biz, onlar hovarda.
Halimiz, evlenme vaadiyle kandırılıp tecavüze uğramış, zavallı kızcağıza benzemiyor mu?
Öyle ki, ne istendiyse harfiyyen yerine getirdik ama yine de delikanlı bizi oyalıyor.
Hükümet rest çıkıyor, dünya AB'den ibaret değil.
Peki bunca tavizi niye verdiniz?
Madem dünya AB'den ibaret değildi, niye dünyaları ayaklarına serdiniz bu adamların?
Lafı uzatmadan,
Fazla azıtmadan,
Ense kazıtmadan...tekrar tekrar ifade edelim ki, AB'den müzakere dilenen ve bunun için önüne konan herşeyi özümseyen Türkiye'nin Irak'tan hiçbir farkı yoktur, hatta daha da kötü durumdadır.
İnsanlık ve devletler tarihini inceleyin, göreceksiniz; dünyada hiçbir devlet bu kadar ucuza, -hatta sıfır masrafla- bir başka ülkeyi işgal edememiştir.
Türkiye bu işgal sürecindedir.
Haa, siz zannetmeyin ki, bize yardım diye gelen paralar İMF'nin ya da Dünya Bankası'nındır.
Onlar da masum Anadolu insanının devlete, vergi, gecikme faizi adı altında ödediği paralardır. O paralar işte o "ekalliyyün" korosu tarafından hortumne şarkısıyla çalınmış, hortumlanmış, yurt dışına ulaşmış, vatan hasreti çektiği için geri dönmüş, yardım olarak.
Kendi paramızla kendimizi satıyoruz.
Allah -eder mi bilmem ama- sonumuzu hayretsin.
Niye duamızı kabul etsin ki?
Başta da dedim ya, düşünebiliyorsanız bu yazıyı okuyun.
Aksi söz konusu ise okumayın, ciddiye da almayın!..
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024