El Clasico mu, Derbi mi?

Camp Nou'da mı Santiago Barnebau mı? İnanın farketmiyor. Statlar 120 bin kişilik. Real Madrid ile Barcelona karşılaşacak. İşte bu statlar lebalep dolu. Bir düzen bir izan içinde. Art niyet yok. 250 den fazla karşı karşıya gelmişler El Clasico'da
Galatasaray-Fenerbahçe maçından hemen sora, bu El Clasico'da Real Madrid-Barcelona maçı var. Gerçekten insanın nutku tutuluyor. Ne maç öyle. Dünya futbolunun en büyük futbolcuları sahada, şiir gibi oynanan maç. Futbolcuların her hareketinde şeytani düşünce. Dikkat edin Messi'nin Barcelona'ya galibiyeti getiren golünde, neden ceza alanının dışında beklediğini anlayabilecek miyiz? Topa nasıl vurduğu hangi boşluğa attığı hiç önemli değil. Önemli olan bunları yapabileceği durumu kendisine oluşturmak..
Bir de teknik adamların işi var. Taktik falan. Savunma yaparım punduna getirirsem golü atarım gibi planlar yok. Kadrom bu, taktğim bu, her maça aynı anlayışla çıkarım futbolumu oynar golümü atarım yapısı var. Sonuç; yalan dolan yok ne lazımsa o var, günlük hesap yok.
Birde Allah muhafaza, bu El Clasico'nun siyasi tarafı var. Real Madrid Kralın takımı. Barcelona Katalanları temsil ediyor. Rekabetin altında, duygusunda için için bu rekabeti körükleyen bir durum da var.
Böyle olunca, mesela son maçı 650 milyon kişi izlemiş, 185 ülkede naklen yayınlanmış, 600 gazeteci görev yapmış...Vay vay vay... Ne diyeceksiniz şapka çıkaracağız...
Bunları niye yazdım? Bir maçın adının El Clasico olması için neler lazımmış diye aklıma geldi de ondan. Eee kulağa hoş geliyor, pekçok şey anlatıyor ve bizim de bir El Clasico'muz olması lazım diyenler hazırda bekliyor. Nasıl olsun? Fener Galatasaray maçları var ya, o olsun.
Be kadeşim yaaa, derbi yetmedi. El Clasico mu yapalım? Yapalım abi olur mu olur. Ben dedim oldu hesabı.
Şimdi son Galatasaray-Fener maçına bakın, herkes mutsuz böyle maç mı olur? diye. Hocalara bakın kendilerine göre takım yapmışlar.. Bütün istedikleri yenilmeyeyim de ne olursa olsun. Advocaat tecrübeli tabii "Galatasaray bizden daha iyiydi" diyor. Sezarın hakkını Sezara verecek ya. Tribünler tam dolu değil, stadta, evde maçı izleyenler mutsuz. Böyle futbol mu olur? diye.
Tamam da bunu nasıl allayıp pullayıp satacağız. Derdimiz bu. Size bir şey söyleyeyim mi? Bunu nasıl yüceltiriz diye uğraşmayın. Şimdilerde çok büyüyen futbolumuzdan önce, o günkü anlayış ve uygulamalarla zaten bu maçlar büyüktü. Daha da büyüsün diye bir taraflarını yırtanlar yoktu. Bırakın kardeşim o kendi kendini besler ve yüceltir. Özentileri, yalandan yüceltmeleri bırakın da kendi yolunda hedefini bulsun...